AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

Y A Z A R L A R
Okuyucu soruları

1- Demet Yakışır (Uzman): Ben bu elektronik mesajı bir yakınımın sorusunu size iletmek için gönderiyorum. Sözkonusu bey, işsizlik ödeneği almaya hak kazandı. Ancak alacağı işsizlik ödeneğini isteğe bağlı sigortalı emekliliğe esas SSK primi olarak ödemek için kullanmak istiyor. 506 sayılı kanun buna izin veriyor mu ? 1) Farzedelim ki işsizlik sigortasını SSK primi ödemek için kullanabiliyor. 1 yıl sonra emekliliğe hak kazandığında, işsizlik sigortası ödeneğini SSK primini ödemede kullandığı için, emeklilik maaşına bir zararı olur mu? Emeklilik maaşını düşürür mü? 2) SSK'dan emekli olurken, emeklilik işlemleri için neyi baz alırlar? Yani işsizlik sigortasını, emekliliğe esas SSK primini ödemek için kullanması aleyhine bir esas teşkil ettirilebilir mi ?

Okuyucumuzun yakını beyin işsizlik ödeneği hakettiği dönem için zaten işsizlik sigortası tarafından yaşlılık, malullük ve ölüm sigortaları primi ödenmektedir. Sigortalının bu durumu değiştirmesi mümkün değildir. Ve bu dönem için ayrıca isteğe bağlı sigortalı olarak prim ödemesi yersiz ve gereksizdir. İşsizlik ödeneği hakedilip alınan dönem sonrasında isteğe bağlı sigortalı olma başvurusu yapılıp prim ödenmesi mümkündür.

2- Esma SERDAR : Sigortaya başlangıç tarihim 01.05.1978. Yaşım 42, toplam prim günüm 5420 gün. Ne zaman emekli olabilirim?

Mail adresinden anladığıma göre, bayan olan okuyucumun 1961 doğumlu olduğunu hesaplıyorum. Ancak açık doğum tarihini verseydi, daha isabetli olurdu. Okuyucumun sigortalılığının başladığı 01.05.1978 tarihi dikkate alındığında, 20 yıllık sigortalılık süresini 01.05.1998 tarihinde tamamlamış olduğundan, yaş şartına tâbi olmaksızın 5000 prim ödeme gününü de aşarak yaşlılık aylığına hak kazandığını söyleyebilirim. Aynı bilgilerle sigortalının erkek olduğunu varsayarsak durumunu şöyle değerlendirebiliriz : 4759 sayılı Yasa ile değişik Geçici 81/B-a.maddesine, sigortalılık süresi 23 (dahil) yıldan fazla olan erkekler, 25 yıllık sigortalılık süresini, 44 yaşını ve en az 5000 prim ödeme günün tamamlamaları gerekmektedir. -Okuyucumun eğer erkek sigortalı ise 23.05.2002 tarihi itibariyle sigortalılık süresi 24 yıl 23 gündür- Prim ödeme gün sayısı 5420 gün olduğundan bu konuda eksikliği bulunmamakta ve 25 yıllık sigortalılık süresini 01.05.2003 tarihi itibariyle doldurmuş bulunmaktadır. Öyleyse 44 yaşını doldurması halinde (muhtemelen 2005 yılında) yaşlılık aylığına hak kazanacaktır.

3-İlhan AVCI- Ağabeyim, 5 Şubat 2003 de vefat etti. DSİ Van Bölge Müdürlüğü'nde çalıştığı esnada henüz hayattayken askerlik borçlanmasını yapmıştı. Ancak vefat ettikten sonra emekli tazminatını aldığımızda, primi ödendiği halde, 6 aylık süre için bize eksik ödeme yaptılar. Gerekçe olarak yaşadığı zaman emekli olursa bu haktan faydalanabileceği, yoksa öldükten sonra bu haktan geride kalacak olan varislerin faydalanamayacağı yönünde ifadede bulunulmuştur. Ağabeyimin 24 yıl 6 ay 14 gün hizmeti olduğundan, acaba tarafımıza yapılan ödemelerin doğru olup olmadığı yönünde tereddütlerimiz mevcuttur. Bu konudaki görüşlerinizi öğrenmemiz mümkün müdür ?

Okuyucumuzun sorusundan, ağabeyinin mirasçılarının kıdem tazminatının hesaplanmasında askerlik borçlanması süresinin dikkate alınmadığını anlıyorum. Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 15.04.1985 tarih ve E.1984/4, K.1985/3 sayılı Kararı ve benzer Kararlar (Resmi Gazete, 12.06.1985 / 18782, s.7-24; Tez-Koop-İş, 'Kıdem Tazminatı Uygulaması' Y. No: 18, s. 313-322) gereğince, borçlanılan askerlik süresinin kıdem tazminatı hesabında nazara alınabilmesi için, işçinin hizmet akdinin, son çalıştığı kamu kuruluşunda, bağlı bulunduğu kanunla kurulu kurum veya sandıklardan yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla feshedilmiş olması gerektiği; hizmet akdinin bunun dışındaki bir sebeple ya da ölümle sonlanması durumunda, borçlanılan askerlik süresinin kıdem tazminatına esas sürenin hesabına katılmayacağı sonucuna varılmış ve Yüksek Mahkemenin Kararları bu doğrultuda istikrar kazanmıştır. Ancak doktrinde ölen işçilerin mirasçılarının hakedişleri yönünden bu kararlar eleştirilmiştir. Bu doğrultuda Yargıtay'ın yeni kararlarında (Y9HD, 1.3.2000, 19876/2415, Tühis, C.16, S.2, Mayıs 2000, s.70-71) hizmet sözleşmesinin işçinin ölümü ile sona ermesi halinde de değişik kamu kuruluşlarında çalışılan sürelerin toplanması gerektiğine hükmedilmiştir. Okuyucumuza ağabeyinin mirasçılarının eksik ödenen kıdem tazminatı iddiasıyla İş Mahkemesi'nde dava açmalarının yararlı olacağını bildirmeliyim.


12 Mayıs 2003
Pazartesi
 
TAHSİN SINAV


Künye
Temsilcilikler
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED