AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

S P O R

HİÇ OLMAZSA ALKIŞLAYIN

Fanatizmin üstüne düşmüş duru bir su damlası gibi saf. Şu fotoğrafa bakıp bir düşünün lütfen. Gerçekten görmek istediğiniz, arzuladığınız bu mu, yoksa deli gömleği giydirilecek kadar kendisini kaybetmiş birilerinin görüntüleri mi? Kararınızı verdiğiniz an, bu fotoğrafta kendinizi göreceksiniz.

Kazanırken, kaybederken, sevinirken ve üzülürken duygularımıza gem vuramıyoruz. Bazen gözyaşı döküyoruz. Hem sevincimize, hem de üzüntümüze tercüman oluyor. Haksızlığa elbette tepki gösteriyoruz. Ama freni patlamış bir kamyon gibi dalıyor, zarar veriyoruz. Sadece neden olanlara değil, kendimize de.

Maç bitmiş, Beşiktaş Galatasaray'ı Sergen'in attığı golle yenerek şampiyonluğunu ilan etmişti. İnönü Stadı'nı dolduran onbinlerce Beşiktaşlı, hakettiği sevinci yaşıyordu. Biz de sayfalarımıza düşen fotoğraflar arasında tercih hakkımızı kullanıyorduk. Maçın dinamik fotoğrafları esprisini kaybetmiş, coşkuyu, sevinci ifade edenler ön plana çıkmıştı. Biz de öyle yaptık..

PAYLAŞMAK VARKEN

Görür görmez etkisinde kaldığım şu fotoğrafı biraz yerimizin darlığından, biraz da kenarda kıyıda, kibrit kutusu kadar kullanmaya gönlümüz razı olmadığından kullanamadık. Ama bugün hakkını vermekten duyduğumuz duygunun adı MUTLULUKTUR. Babasından ötürü doğuştan Beşiktaşlı bir bebek, belki Beşiktaş'ın şampiyonluğundan bile haberi olmadan tebrikleri kabul ediyor. Şaşkınlık içinde kendisini kutlayan iki Galatasaraylı yavrunun yanaklarına kondurduğu öpücükler arasında.. Büyüklerin başaramadığı müthiş bir tablo. Sevgi ile büyüyen ve aklı kötülüğe yetmeyenlerin, dostluğu unutmuşlara verdiği insanlık dersi. Büyükler bu dersi almalı ve hiç olmazsa Beşiktaş'ı alkışlamalı. Tüm babalar bu fotoğrafı kesip çerçeveletmeli. O bebekler de birgün kendi bebeklerine göstersin diye. Toplumun kanayan yarasını ancak böyle sarabilir, fanatizmin batağına düşenleri, ancak böyle kurtarabiliriz. Ve konuyu Kayahan Usta'nın bir dörtlüğü ile noktalamak istiyorum;
Bizimkisi bir aşk hikayesi
Siyah-Beyaz film gibi biraz
Gözyaşı, umut ve ihtiras
Bizimkisi alev gibi biraz...
Alev gibi!

TERİM'E SALDIRANLAR

Lucescu'nun başarısını alkışlıyorum. Beşiktaş'ı hakkettiği başarıya ulaştırdığı için. O'nu tercih eden ve sonuna radar arkasında duran Beşiktaş'ın genç başkanı Serdar Bilgili ve yönetimini de kutluyorum. Bu cümledeki en önemli ayrıntı "genç" olmaları. Aklın, hem yaşta, hem başta olduğunu gösterdiler. Ayrıntılara girmek istemiyorum. Çünkü herşey ortada. Ancak kabullenemediğim tek konu, Beşiktaş sevdasına düşmüş Beşiktaşlıların, Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim'e saldırmaları. O'nun başarısını görmezden gelecek kadar bakar kör olmak, yorumcuların hakkı değildir. Terim, içinde bulunduğu koşullar nedeniyle yine de başarılıdır. Düne kadar Lucescu'ya "korkak" damgası vuranlar, O'nu bugün göklere çıkarıyor!. Korkaklığından değil, akıllılığından sözediyorlar. Fatih Terim de asla korkak değil, üstelik en az Lucescu kadar akıllıdır da. At gözlüğü ile bakıp yazanlara duyurulur.

DÜŞMEYE GÖR

Kocaelispor ile Göztepe düştü. Düşmeye aday 3 takım daha var. Elazığspor, Bursaspor ve Altay. Puan farkı, ikili averajlar ve genel averaj nedeniyle bir dolu hesap var. Hangisi düşer, bilemem. Bildiğim tek gerçek, düşmemek için kazanmak gerek. Herşey futbolcuda bitiyor. Bu duruma onlar düşürdü, yine onlar çıkaracak.

Bu arada Süper lige yükselen Konyaspor, Akçaabat Sebatspor ve Çaykur Rizespor'u kutluyorum. Başarılarının sürekli olmasını diliyorum. Sonuçta futbolumuzdaki kalite artacaktır.
Sağlık ve mutluluk dileğiyle...

  • HAFTANIN YORUMU
    SALİH SEZER



  • 27 Mayıs 2003
    Salı
     
    Künye
    Temsilcilikler
    Abone Formu
    Mesaj Formu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Röportaj | Karikatür | Çocuk

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED