AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

Y A Z A R L A R
Sancılı dönemden geçerken...

Şimdi Vecdi Gönül'ün bilgi ve gözlemlerine sahip olmayı o kadar isterdim ki... Biliyorsunuz, hükümet kurulurken, Kocaeli milletvekili için öngörülen makam farklıydı. Abdullah Gül, Çankaya Köşkü'ne, Vecdi Gönül'ün adını dışişleri bakanlığı karşısına yazdığı bakanlar kurulu listesiyle gitti; dışarı çıktığında, Vecdi Gönül'ün adını milli savunma bakanı olarak okudu... Cumhurbaşkanı ve başbakan karşılıklı oturmuşlar ve Vecdi Bey'in milli savunma bakanlığına daha fazla yakıştığı kanaatine varmışlardı...

Kendisi bu gelişmeyi nasıl karşıladı, bilmem; ancak, içimden, "İsabetli bir tercih" düşüncesinin geçtiğini çok iyi hatırlıyorum. Çeşitli illerde valilik, merkezde müsteşarlık ve emniyet genel müdürlüğü yapmış olan, Sayıştay başkanlığından sonra siyasete giren Vecdi Gönül, meslek basamaklarını tırmanırken, her adımda önemli kişilerle yakınlaşma fırsatı bulmuştu. Genelkurmay başkanlığından emekli Org. Necdet Üruğ'la yakın dostlukları olduğunu biliyorum. Üruğ'un "2000'ler Planı" adını taşıyan hazırlığı Evren-Özal ikilisi tarafından bozuldu; ama konuyu içeriden bilenler, "Org. Hüseyin Kıvrıkoğlu ile birlikte plan yeniden yürürlüğe kondu" görüşündeler...

Geçen gün, askeri kesimi yakından izleyen bir dostumla hükümet-genelkurmay ilişkileri üzerinde sohbet ederken, birden, "İki kesim arasında iletişim kanalı bulunmaması ciddi bir sıkıntı" deyiverdi. "Milli savunma bakanı var ya!" cevabım dostumun bakışıyla havada kaldı...

Askerlerle olağanüstü ilişkiler kurabilecek biri Vecdi Bey; bir askerî öğretmenin oğlu olarak subaylarla aynı havayı koklayarak büyüdü. Gelmiş geçmiş en başarılı savunma bakanı olabilecek yeterliliğe sahip. Bilgi, deneyim, iyi niyet; ne dersen onda var... MGK genel sekreteri Org. Tuncer Kılınç'ın "Savunma bakanları seçmenleriyle daha çok ilgili" şikâyetine hiç uymayan tipte bir politikacı o...

Askerler Vecdi Gönül ile yapıcı bir ilişki kurdular mı? Sanmıyorum. Kaygı ve endişelerini, umut ve beklentilerini öteki siyasilere mükemmel aktarabilecek biri 'kanal' olabilseydi, sıkıntıların bir bölümü yaşanmayabilirdi. Bakan Gönül 'anayasal kanal' olma görevini yapma fırsatı bulabilseydi, Org. Hilmi Özkök'ün basın toplantıları yapmasına gerek kalmayabilirdi...

Bazıları, ihtilâfı, Abdullah Gül'ün hükümetini kurunca karşı karşıya kaldığı Yüksek Askeri Şura'ya (YAŞ) bağlıyor. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in Anayasa Başkanı olduğu dönemde sıkça gündeme getirdiği, şimdiki Anayasa Mahkemesi başkanı Mustafa Bumin'in de katıldığı "YAŞ kararlarının da yargı denetimine alınması" görüşünü siyasiler de paylaşıyor. 'Resen emeklilik' kararlarına şerh konulması ondandı...

Ak Parti lojmana karşı. Bilinen birkaç istisnadan biri Vecdi Gönül... Milli savunma bakanları üst düzey askerlerin de ikâmet ettiği bir mahallede bulunan lojmanda otururlar. Vecdi Gönül de âdeti bozmadı ve lojmana taşındı. Ne kadar sorarsam sorayım, "Acaba, komutanlar, mahallelerinin yeni sâkinine, âdet olduğu üzere, 'Hoşgeldiniz' ziyaretinde bulundular mı?" soruma cevap alamadım. Eşler arasında karşılıklı ziyaretler söz konusu oluyor mu? Bu sorum da cevapsız kaldı...

Kısa süre önce, bir gazete, 'AWACS' konusunu manşetine taşıdı. AWACS yüksek teknoloji kullanılan bir rasat uçağı; istihbarat faaliyetlerine, hava trafiğinin güvenli biçimde yapılmasına yarıyor... Uçakları Boeing firması üretiyor. Türkiye'nin almak istediği dört AWACS için 1,5 milyar dolar ödenecek. Ecevit hükümeti döneminde alınması planlanmış uçakları Genelkurmay çok istiyor. Önceki hafta, başbakan ve bakanın tâlimatıyla, AWACS'ların yapımı için start verildi...

1,5 milyar çok yüksek bir meblâğ. Özel donanım istediğinizde firmanın istediği fiyatı kabul etmek zorundasınız. Bazı ülkeler, AWACS yerine aynı işlevi daha küçük uçaklarla veya uydu teknolojisi kullanarak yerden sağlayabiliyor; çok daha ucuza... Sanıyorum, bu bilgilerle, hükümet çevreleri, "Ecevit hükümeti söz vermiş, ama almasak olmaz mı?" diye düşündü... Genelkurmay ısrarlı olunca, Vecdi Gönül'ün de tavsiyesiyle, sorun çıkarmamak için tâlimat verildi...

Ancak, gazetenin manşetine "ABD'ye 1,5 milyarlık jest" biçiminde taşınmasının, tâlimatta en ciddi rol Vecdi Gönül'e ait olduğu halde, askerler tarafından olayın farklı değerlendirildiği anlaşılıyor. Yanlış değerlendirmenin ipucu, dün, çok satan bir gazetenin dedikodu sütununda yer aldı. Uzun yıllar Sayıştay başkanlığı yapmış Vecdi Bey'in, "Demokrasi bakımından aksayan en önemli husus, 1,5 milyar dolarlık bir alış-verişte Meclis ve Bütçe Komisyonu onayı olmaması" demesi ve "Genelkurmay 'İhtiyacımız yok' dese belki bu AWACS'ları almazdık" tespiti rahatsızlık kaynağıymış...

Gazete şunu da yazdı: "Hükümetin ve Milli Savunma Bakanı'nın görevi Anayasa'nın 117. maddesinde 'Milli güvenliğin sağlanmasından ve Silahlı Kuvvetlerin yurt savunmasına hazırlanmasından, TBMM'ye karşı, Bakanlar Kurulu sorumludur' şeklinde tanımlandığına göre, Gönül'ün sözlerinin buna ters düştüğü de konuşuluyor. Gönül'ün ise bu konudaki karar alma sürecinde Milli Savunma Bakanı olarak dışlanmasından dolayı bu şekilde konuştuğu söyleniyor."

Org. Özkök'den sonra belki Vecdi Gönül de bir basın toplantısı yapar...


27 Mayıs 2003
Salı
 
TAHA KIVANÇ


Künye
Temsilcilikler
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED