|
ABD’ye mi acımalı, titrek başkanlarına mı?

Kürsüde sözlerini tamamladıktan sonra elini boşluğa uzatmak ve bir süre öylece beklemek… Karşısında tokalaşacak kimse olmadığını fark edince toparlanıp yürümek…

ABD Başkanı Baydın böyle yaptı.

Bunun eleştirilecek bir yanı yok.

Acınası bir sahne.

*

Kırmızı merdiven basamaklarını çıkarken, ayağı takılıp sendeleme ve düşme… Bir defa da değil üstelik. İki saniye içinde peş peşe üç defa.

Yine Baydın işi.

Bunu da siyaset malzemesi yapmak ayıptır. İnsan ancak üzüntü duyabilir.

*

Bu gibi sahneler çok. Yaşlılık… Sağlık problemi… Anlaşılan, ikisi bir arada.

Tamam, eleştirilmesin.

Siyaset malzemesi olarak kullanılmasın.

Acıyalım, üzüntü duyalım, merhametle yaklaşalım.

Ekrem Bey’in dediği üzere “Ayem okey”.

İnsanlık hâli. Hepimiz her gün yaşlanıyoruz. Bugün dünden daha ihtiyarız.

Ama vaziyet bu kadar ağırsa, o makamda devam etmek niye?

ABD’ye mi acımalı, başkanlarına mı?

Bunlar, hükümeti devirip bizi hizaya sokacaklardı!

*

Dünyanın süper gücü ABD’nin başında böyle titrek bir başkanın oturması, normal bulunup geçilecek, göz ardı edilecek bir durum mu?

Geçelim Fransa’ya.

Makron tuhaf pozlarla seçime yürüyor.

Servis edilen fotoğrafların birbiriyle tarz olarak hiçbir bağı bağlantısı yok.

Bir Zelenski’yi taklit ediyor, bir bağrını açıp kıllarını sergiliyor.

Gençleri etkileyecekmiş… Maksat oymuş.

*

Zelenski’yi geç, Putin’e gel.

Uzun masadaki fotoğrafı hatırla… Nasıldı?

Bu numaraların hepsi, oradaki aşağılanmayı örtmek, unutturmak için mi?

Putin bunu orta yerde tek başına bırakıp salondan çıkmıştı. Giderken arkasına bile bakmadı.

Unutulur gibi değil.

Aktif, dinamik, heyecanlı pozlar verme çabasındaki Makron, bunları yapmasa da seçimi alacak kadar şanslı. Şansı, rakiplerinin çapsızlığı.

*

Gazeteciler soruyor o kıllı fotoğrafı.

Servis edilen fotoğraflara siz bakıp onay vermiyor musunuz? Size sormadan mı piyasaya çıkıyor?

Doğru dürüst cevap vereceği yerde lâfı dolandırıyor, başka yerlere çekiyor.

Gazeteci kül yutar mı?

Tamam da mösyö, siz bu fotoları onaylamıyor musunuz?

Kem küm ile bir yere varamayacağını, aynı soruya üçüncü defa muhatap olmanın kıllarını ve kendini daha fazla zora sokacağını anlayan Makron “Evet öyle ama hızla baktığım için bu gözden kaçmış. Araya karışmış” diye cevap veriyor.

*

Görüyor musunuz dünya liderleri bunlar.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ni oluşturan beşlinin ikisi.

Biri elini boşluğa uzatıp bekliyor, merdivende tökezliyor.

Candan Erçetin’in söylediği gibi “ve daha bir sürü şey”.

Diğeri sihirbaz Mandreke gibi kılıktan kılığa giriyor.

Ne yapsınlar, çok istediği hâlde Ukrayna savaşıyla ilgili olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan rol mü çalsınlar?

Başaramazlar ki. Ellerinden bu kadarı geliyor.

*

Fransa, İngiltere, ABD, Polonya, Yunanistan, Almanya… Tek tek sayın.

Üstüne yirmi ülke daha ekleyin… Yetmezse otuz daha.

Ukrayna Rusya savaşına dair yazılar yazan, yorumlar yapan basın organlarındaki ifadelere bakın.

Kimden bahsediyorlar?

Türkiye’den, Erdoğan’dan, Çavuşoğlu’ndan.

Çok sevdikleri içindir.

Yandaş bunlar yandaş.

#ABD
#Fransa
#Zelenski
#Putin
2 yıl önce
ABD’ye mi acımalı, titrek başkanlarına mı?
Türkiye barış köprüsünü enerjiyle kuracak
Bereket
Azınlığın zenginliği ile 1 Mayıs'ın yoksulluğu
Tadımlık hile
Öğrenci hareketleri: İsrail’e karşı ama düzene karşı mı?