Abouu… ile söze başladı, Bakaar… dedi, Baghdadi… diye devam etti.

DEAŞ lideri Ebubekir Bağdadi’nin öldürüldüğünü anlatmaya çalışıyordu ABD Başkanı Tramp yaptığı basın toplantısında.

Epeyce keyifliydi.

Uzun uzun konuştu.

Operasyonu film gibi seyrettiğini söyledi.

Biz ne gördük?

Yıkılmış binaların kalıntılarını.

Bir yanda ince bir duman tütüyordu.

Binalar yerle bir edilmiş, iki tuğla bile üst üste kalmamıştı.

Film gibi seyrettiği görüntülerden bir kısmını dünyaya gösterseydiler keşke.

Rusya şüphe duymakta haklı.

*

DNA testi yapmışlar, doğrulanmış.

İyi de ortada hiçbir görüntü yok.

Cesetten en ufak bir iz yok.

Baskın sırasında Bağdadi bombalı yeleğini patlatmış, yanında çocukları da ölmüş, dünya büyük bir beladan kurtulmuş, teröristlerin sonu işte böyle olurmuş.

Gerçekten öyleyse, Tramp’ın dediği gibi teknoloji müthiş bir şey ise, operasyona katılan askerlerin üzerindeki kameraların çektiği görüntüleri dünyaya göstermek çok daha inandırıcı olmaz mı?

Bu haliyle bir masal havası görüyoruz.

Şüphe duyan sadece Ruslar değil.

Bize de inandırıcı gelmiyor.

*

Bağdadi eğer öldürüldüyse, Tramp hiç vakit kaybetmeden Obama’ya başsağlığı dilemeli.

Daha önce DEAŞ’ı onun kurdurduğunu söylemişti.

Öyle bir açıklama yapmamış olsaydı da bütün dünya biliyor.

ABD kendi eliyle kurdu, besledi, büyüttü.

Diğer Batı ülkeleri de eleman göndererek katkıda bulundular.

Bazı kafa kesme görüntülerinin stüdyoda grinbaks dedikleri yeşil perde önünde yapıldığı, montajlandığı ortaya çıktığında ABD rezil olmuştu ama pek çabuk unutuldu.

DEAŞ o sahte çekimlerin gerçeklerini de yapmıştı tabii, hepsi montaj değil.

Bir kısmı öyle, bir kısmı böyle idare ettiler işte.

Terör örgütünü uzaktan idare etmek kolay mı?

*

İşlevini tamamladığı için şimdi defterini dürüyorlar.

Bağdadi belki uzak bir yere kaçırıldı, tatile çıkarıldı. Ne malûm?

Evvelce de Bin Ladin’in cesedini gösterememişlerdi.

Denize attık deyip çıktılar işin içinden.

İster misiniz Bin Ladin’le Bağdadi aynı yerde olsunlar?

Sakalları kesmiş, gözlükleri takmış, rugan ayakkabılarına bakarak saçlarını düzeltiyorlarsa, tropik bir adada sefa sürüyorlarsa, şaşırır mıyız?

*

Karşımızda aklı başında, ilkeleri olan, sözüne güvenilen, gücünü kötüye kullanmayan, doğru dürüst yönetilen, kimseye haksızlık etmeyen, her milletin ve her insanın hukukunu gözeten bir devlet yok ki.

Bir dediği bir dediğini tutmayan, bir gün öyle bir gün böyle söyleyen bir başkanları var.

Sabah yerin dibine soktuğunu, öğleden sonra göklere çıkarabiliyor.

Başkanlarının böyle tutarsız olduğu yetmezmiş gibi, her bir kurumunun başındaki de kendi kafasına göre ayrı telden çalıyor.

Pentagon kendi bildiğini okuyor…

Bakanlar, CIA, bakanlık sözcüleri her biri ayrı âlem.

Ciddiyetini kaybetmiş bir devletin yaptığı açıklama o yüzden şüpheyle karşılanıyor.

Farzı misal, önümüzdeki ayın sonunda Pentagon’dan bir üst düzey yetkili çıkar ve Bağdadi’yi tekrar öldürdüklerini açıklarsa, hiç sürpriz olmaz.

Zira o herif, daha önce de iki defa öldürülmüştü.

*

Tekrar aynı varsayım üzerine dönelim.

DEAŞ lideri eğer gerçekten öldüyse, Allah günahlarını affetmesin.

Ne onun, ne de o rezil örgütü besleyip büyütenlerin.