Bugün, 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü. Dünyanın yüz yüze kaldığı en kötü mülteci kriziyle karşı karşıyayız.
BM Mülteciler Yüksek Komiseri Filippo Grandi,
şu anda dünya üzerinde 68 buçuk milyon insanın zorla yerinden edildiğini açıkladı
İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra yaşanan büyük krizi bile geride bırakan bu insani dram, ülkeler, toplumlar ve insanlar için pek çok sorunu da beraberinde getirdi.
Yıllarca iyi şartlarda yaşayan insanların mülteci olarak başka ülkelere sığınmaları, kamplarda hayatlarını idame ettirme durumunda kalmaları, çocukların arkadaşlarından, okullarından ve alışık oldukları çevrelerinden ayrılmaları mültecileri psikolojik anlamda zor bir hale getirdi.
Milyonlarca insan müteci
Birleşmiş Milletler verilerine göre, bugün ülkesini terk etmek durumunda kalan 65 milyon insan mülteci olarak yaşıyor. Bu rakamın yarısından fazlasının 18 yaş altında olduğu ve çocuk mültecilerin ağırlıkta olduğu biliniyor. Bu sayı her gün biraz daha artıyor.
İnsanların ülkelerini terk ederek yaşanabilir yeni bir yer arayışının birinci sebebi savaş.
Mülteci ülkeleri arasında ilk sırada elbette Suriye var. İç savaş en önemli faktör.
Diğer sebepler ise açlık ve işkence. Afrika kıtasını derinden sarsan açlık, Myanmar'da yaklaşık bir milyon Rohingya Müslümanını mülteci durumuna getiren işkence ve zulüm Bu insanların tamamı, ailelerini güvenli bir ortamda yaşatabilmek için vatanlarını terk ediyor.
Mültecilerin tercih ettiği rotalar ise belli; gelişmekte olan ülkeler. Mültecilerin çoğu, gittikleri ülkelerde daha iyi şartlarda yaşamak için mücadele veriyor. Kimi ülkede hoşgörü ile karşılanırken, kimisinde istenmiyorlar.
Milyonlarca çocuk mülteci var
Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu'na göre (UNICEF) dünyadaki mültecilerin 50 milyona yakını çocuk.
UNICEF Genel Direktörü Anthony Lake mülteci çocuklar gerçeğine değinerek şu ifadeleri kullandı:
- "İnsanlık, son zamanlarda asla hafızasından silemeyeceği mülteci çocuk fotoğraflarına şahit oldu. Minik bedeni sahile vuran Aylan, kanlar içinde sessizce hastaneye gitmeyi bekleyen Umran bebek onlardan sadece birkaçı"
Mülteci bayrağı: Can yeleği gibi turuncu siyah
Rakamlarla mülteci krizi
- Dünya üzerinde zorla vatanından çıkarılan 68 milyon insan var. Bunların 10 milyonu 'vatansız', yani hiçbir devletin vatandaşı değil. 189 bini 2016'da bir ülkeye yerleşti. Mültecilerin yüzde 30'u Afrika kökenli, yüzde 26'sı Ortadoğu, yüzde 11'i Asya. Geri kalanları ise Avrupa ve Amerika. Mültecilerin yüzde 55'i şu 3 ülkeye mensup, Suriye, Güney Sudan ve Afganistan.
En çok mülteciye ev sahipliği yapan ülke ise Türkiye. 3.3 milyon mülteci ile birinci sırada bulunan ülkemizi, 1 milyon mülteci nüfusuyla Lübnan takip ediyor.
Mültecilerin ulaşmak için uğruna can verdikleri hedef Avrupa. Buraya ulaşmak için Akdeniz üzerinden geçen sığınmacı sayısı geçtiğimiz yıl 205 bin 613 iken, bu yıl sayının 43 bin 204 olduğu açıklandı.
Akdeniz mültecilere mezar oldu
Akdeniz, son yıllarda binlerce göçmene mezar oldu. 2017'nin başından bu yana 1089 mülteci Akdeniz'de hayatını kaybetti. 2014-2016 yılları arasında ise Akdeniz'de 10 binden fazla mülteci hayatını kaybetti.
Birleşmiş Milletler (BM) Mülteciler Yüksek Komiseri i, dünya genelinde 68,5 milyon insanın yerinden edilmiş durumda olduğunu belirterek, şu ifadeleri kullandı:
Bu nüfus içindeki her on kişiden dokuzu kendi ülkesinde veya komşu bir ülkede evinden kopmuş olarak yaşıyor ve bunun hem mülteciler hem de onlara kapılarını açan topluluklar üzerindeki etkisi büyük. Mültecilerin ihtiyaçlarına cevap vermenin, ortak bir küresel sorumluluk olarak üstlenilmesine şimdi her zamankinden daha fazla ihtiyaç var.
Grandi, Dünya Mülteciler Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, bugünün mültecilerle ve onlara ev sahipliği yapan topluluklarla dayanışma zamanı olduğunu kaydetti.
Dünyada yaklaşık 68 milyon insan zorla yerinden edildi. 22,5 milyonu mülteci konumunda, 40,3 milyon kendi ülkeleri içinde yerinden edildi. 2,8 milyon kişi ise sığınmacı durumunda.
Ortaya çıkan, tekrar eden, devam eden ve derinleşen çatışmalarsonucunda, dünya genelinde 68,5 milyon insanın yerinden edilmiş durumda olduğuna dikkati çeken Grandi, "Bu nüfus içindeki, her on kişiden dokuzu kendi ülkesinde veya komşu bir ülkede evinden kopmuş olarak yaşıyor ve bunun hem mülteciler hem de onlara kapılarını açan topluluklar üzerindeki etkisi büyük. Mültecilerin ihtiyaçlarına cevap vermenin, ortak bir küreselsorumluluk olarak üstlenilmesine şimdi her zamankinden daha fazla ihtiyaç var." ifadelerini kullandı.