Uzun süre üzerinde tartışılan, can ve mal güvenliğinin hiçe sayıldığı ürünler artık üretilemeyecek. Konu ile ilgili son sözü Gümrük ve Ticaret Bakanlığı söyledi. Bakanlığın tebliğ değişikliği ile duyurduğu yasaklar listesi Resmi Gazete'de de yayımlandı. Yapılamayacaklar listesinin başında sigara, puro ve pipoların tutuşturulmasında kullanılan ve tabanca, oyuncak, çizgi film karakteri gibi şekilleriyle olduklarından farklı görünen çakmakların piyasada satılmasının yasaklandığı duyuruldu.
SOKAK VE MARKETLERDE ARTIK SATILAMAYACAK
Tabanca, el bombası ve silah türlerinden herhangi birine benzeyen yanıcı madde üretilemeyecek. Sokaklarda satılan ve marketlerde yer alan bu tip ürünler ise toplatılacak. Bu tür ürünlerin toplanması ve bir daha dağıtılmaması için üretici ve dağıtıcılara Bakanlık tarafından
3 aylık süre tanındı. Yönetmelikte yapılan değişikliğin yürülülük tarihi 3 ay sonrası olarak Resmi Gazete'de yayımlandı.
TOPLAMA YETKİSİ BAKANLIKTA
Yönetmelik çerçevesinde amacına uygun üretilmeyen ürünlerin toplatılmasına dair yetki de Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'na verildi. Bakanlık belirli değerlendirmeler sonucunda bir ürünün piyasaya arzını önleyebilecek, koşula bağlayabilecek veya ürünün piyasadan toplatılmasını isteyebilecek.
Talep edildiği takdirde üreticiler, uluslararası akreditasyona sahip veya Bakanlıkça yetkilendirilmiş laboratuvarlardan alınmış test raporlarını veya ürünün uygunluğunu gösteren tüm bilgi ve belgeleri Bakanlığa sunacak.
Çocuk ürününe standart
Bakanlık, çocuk sağlığını hiçe sayan ürünler için de bir dizi yasak getirdi. Buna göre silah ve benzeri oyuncak ürün üretilemezken, çocuk sandalyeleri, emzikler, yüzmeye yardımcı donanımlar ve elektrikli dış fırçalarının da aralarında bulunduğu bazı ürünlerin asgari güvenlik koşullarını karşılaması gerekecek.
İSTENMEYEN KAZALAR ÖNLENECEK
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı da konu ile ilgili bir açıklama yaptı. Bakanlık açıklamasında çocukların ilgisini çeken “olduğundan farklı görünen çakmakların” ciddi risk oluşturduğunun tespit edildiği söylendi. Açıklamada bu tür ürünlerin Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde olduğu gibi Türkiye'de de piyasada bulunmalarının yasaklanmasıyla olası risklerin bertaraf edilebileceğine vurgu yapıldı.