Depremde kızını kaybeden terörle mücadelede oğlu yaralanan baba: Erdoğan garibanın babası oldu

Deprem bölgesindeki afetzedelere yönelik başlatılan linçe, depremde kızlarını kaybeden ve terörle mücadele sırasında oğulları yaralanan Nurten-Abdulgani Kıvanç çifti de tepki gösterdi. 62 yaşındaki Nurten Kıvanç, “Oğlum terörle mücadele ederken 3 kurşun yedi. Bize bu yapılan linçler terbiyesizlik, başka bir şey değil. ” diye konuştu.

Haber Merkezi Yeni Şafak
Nurten Kıvanç/ Abdulgani Kıvanç/ Semiha Çalı

Deprem bölgesindeki afetzedelere yönelik başlatılan linçe, depremde kızlarını kaybeden ve terörle mücadele sırasında oğulları yaralanan Nurten-Abdulgani Kıvanç çifti de tepki gösterdi. 62 yaşındaki Nurten Kıvanç, “Oğlum terörle mücadele ederken 3 kurşun yedi. Bize bu yapılan linçler terbiyesizlik, başka bir şey değil. ” diye konuştu.


'Terbiyesizlikten başka bir şey değil'

Kızının depremde vefat ettiğini ve geride kalan 4 torununa baktıklarını söyleyen 62 yaşındaki Nurten Kıvanç, “Oğlum terörle mücadele ederken 3 kurşun yedi. Gazi sayılacak. Bununla ilgili kararın yürürlüğü konmasını istiyorum. Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ı çok seviyoruz. Bize bu yapılan linçler terbiyesizlik, başka bir şey değil. Onların seviyesine inmemek lazım. Yapmasalardı keşke. Kollarını büküp almadık yardımları. Hayrı karşılık bekleyerek yaptılarsa, hiç yapmasalardı. Devletimiz yanımızdaydı zaten, dört dörtlük yaptı her şeyimizi. Hiç eksiğimiz yok şu anda” diye konuştu.



'Erdoğan'ın değerini bir kez daha anladık'

69 yaşındaki Abdulgani Kıvanç ise “Erdoğan’a Allah uzun ömürler versin. Erdoğan gibi ne gelmiş, ne de gelecek. Dünya lideri o benim gözümde. Onun eşi benzeri yok” diyerek, “Gözle görülen şeyleri inkar edenleri Allah’a havale ediyorum. Yardım yapılırsa ,insanın yüzüne kalkılmaz. Ya yapılmaz, ya yapılırsa söylenmez. Bu dinimizde de günahtır. İnsanları rencide etmek kimsenin hakkı değildir. Yoksul olabilir, fakir olabilir. Bir karşılık bekleyerek yardım etmek çok yanlış bir şey. Bu yüzden bir kez daha Erdoğan’ın değerini anlıyoruz. Bütün garibanların, yoksulların, fakirlerin babası, hamisi oldu. Bizi bu zihniyete mahkum etmediği için ona teşekkür borçluyuz. Allah bin kere razı olsun ondan” ifadelerini kullandı.



'Ölsek daha iyiydi'

Hataylı Alevi bir vatandaş olduğunu söyleyen Semiha Çalı ise depremden dolayı çok zorlandıklarını söyledi. Zarar görmeyen bir evde 4 aile birlikte kaldıklarını anlatan Çalı, depremzedelere yönelik hakarete varan açıklamaların yanlış olduğunu ve vicdana sığmadığını belirtti. “Karşılığında bir şey isteyeceklerse ölseydik daha iyiydi. Haram etmek ne demek. Yanlış, çok yanlış. Sen Allah için yardım yapıyorsun. Onların cahilliğine veriyorum” diyen Çalı, “Benden oy almak için verilen yardımı kabul etmem. Kim olursa olsun, aç kalırım daha iyi. Yardım dediğinizde kimsenin bilmesine gerek yok. Gizli yapılır. Menfaat için yapılmaz. Reklam yapacaksan yapma, bizi kullanma. Sağ elin verdiğini sol elin görmemesi gerekiyor. Şu an onlara Allah korusun bir şey olsa ilk yardıma koşacak olanlar biziz. Bir deprem olsa evimizin kapılarını sonuna kadar açarız, son lokmamızı da onlarla paylaşırız. İyilik iyiliktir, iyilik kazanmalı” şeklinde konuştu.



Adıyaman'daki deprem konutlarında örnek daire tamamlandı

Malatya'da deprem konutları 193 gün sonra teslim edilecek