Geçen hafta Almanya'nın açığa satış işlemlerini yasaklaması açıklaması ile düşüş gösteren Avrupa'nın önemli borsaları, bu hafta ise ispanya Merkez Bankası'nın Cajasur'u kurtarmasının ardından bankacılık hisselerine gelen satışlar sonrası, düşüş eğilimine girdi. Avrupa borsalarında düşüşler ortalama yüzde 0,5 düzeyinde ogerçekleşti. New York Borsası'nda ise bu oran yüzde 0,3'te kaldı. Uzmanlar bu düşüşlerin önüne geçmek için açıklanan önlemlerin sadece teoride kaldığını, bu sebeple finansal alanda bir çöküş yaşanacağını, ve bu çöküşün de reel sektöre yansıyacağı belirtiyor.
SIRADA BAŞKA ÜLKELER VAR
Ekonomist Şafak Erseven, Yunanistan krizinden farklı sebeplerle de olsa İrlanda, İspanya, Portekiz gibi diğer Avrupa ülkelerinde de önemli bir kırılganlığı olduğunu söyledi. Gerek spekülatif gerek ekonomik nedenlerden olsun önümüzdeki kısa donemde söz konusu ülkelerden en az birinin veya birkaçının daha krize girmesi ihtimalinin yüksek olduğunu söyleyen Erseven, “Yüzde 300'luk borç/GSMH oranıyla İrlanda önemli bir hassasiyet taşımaktadır ve sıradaki ülke olma ihtimali yüksektir. Alınan önlemler içinde de Yunanistan programı oldukça sert bir politikadır ve 2 yıllık bu programın sonunda borç/GSMH oranı yüzde 120'ten yüzde150'ye getirilecektir ki yine batak bir sonuç olacaktır” dedi.
BASKI DEVAM EDECEKTİR
Söz konusu bu program destek paketlerine 1 trilyonluk bir bütçe ayrıldığını ve finansman kaynaklarının iyi etüt etmek gerektiğinin altını çizen Erseven, “Zira problemli bazı ülkelerin de bu destek planının içine katılması öngörülmektedir. Buna ilaveten destek paketlerinin önemli bir bolumu ise Alman vergi mükelleflerine yüklenecektir. Bu konuya Almanların ne diyeceği de çok önemlidir. Keza bu risklerden dolayı avroya önemli bir satış baskısı oluştu ve piyasalar tatmin edici sonuçları duymadıkları surece bu baskı sürecektir” şeklinde konuştu. Erseven ABD'de ise hala ticari mortgage kriz riskinin mevcut olduğunu belirtti.
Kahin 'Yüzde 20 daha düşecek' diyor
Kredi krizini 2006'da tahmin etmesiyle ünlenen New York Üniversitesi Profesörü Nouriel Roubini, hisse senetlerinin dünya ekonomisinde zayıflamaya bağlı olarak düşmeye devam edeceğini ve yüzde 20 değer kaybedeceği açıklamasını yapmıştı. Roubini, Avro Bölgesi ekonomilerinin zayıf kalması ve ABD'de ekonominin yavaşlamasıyla, yatırımcıların önümüzdeki aylarda daha zor durumda kalacaklarını söyleyerek, "Dünya ekonomisinde çift dip görme riski taşıyan yerler var. Bu noktadan sonra işlerin daha kötüye gideceğini görüyorum" demişti. Yatırımcıların ekonomik açıdan sağlam olan ülkelerin borçlarını satın alabileceklerini söyleyen Roubini, "Nakit tutma dışında; büyük bir borç sorunu olmayan Almanya ve Kanada gibi ülkelerin ve zayıf ekonomilere nazaran mali açıdan sağlıklı bazı başka gelişmiş ekonomilerin kısa vadeli hükümet tahvillerine yatırım yapabilirim" ifadesini kullanmıştı.
Avro ikiye bölünebilir
Halle İktisat Araştırmaları Enstitüsü (IWH) Başkanı Ulrich Blum, avronun ikiye bölüneceğini iddia etti. Avro kullanan 16 ülkenin önceki milli para birimine dönmeyeceğini kaydeden Blum avronun 'Kuzey Avro'su' ve 'Güney Avro'su' veya 'merkez Avro' ve 'çevre Avro' olarak ikiye bölünebileceğini söyledi. Avro'yu kullanan ülkelerin ekonomik sorunlarının para birimini zayıflattığını belirten tecrübeli ekonomist "Buna rağmen avrodan geriye dönüş zor olur" şeklinde konuştu. Avronun zayıflamasının pek çok risk içerdiğini vurgulayan Ulrich Blum iç piyasanın ve ihracatın olumsuz etkilenebileceğini kaydetti. "İlk bakışta ihracat artıyor gibi görünse de bu bir yasa değildir" şeklinde konuşan Blum avronun zayıflamasıyla para biriminin geleceğinin belirsizleştiğini, bu durumda da üreticilerin yatırımı azaltacaklarını vurguladı.