Şile Bezi yeniden dünya markası oluyor

150 yıllık geçmişe sahip Şile Bezi, İstanbul’un coğrafi işaretli tek değeri olarak, geçmişi geleceğe taşımaya hazırlanıyor. Üretim ağını tek bir noktada toplamak ve dünyaya tanıtmak için harekete geçen Şile Belediyesi, Üretim Tesisi Projesi ile entegre üretim tesisi açacağının müjdesini verdi. Şile Bezi Üretim Tesisi projesinin temeli Eylül-Ekim aylarında atılmış olacak.

Haber Merkezi Yeni Şafak
“Ritüelleriyle Şile Bezi” etkinliğinde Şile Bezi’nin üretim süreci birebir canlandırıldı.

Bu yıl 33’üncüsü düzenlenen Uluslararası Şile Bezi Kültür ve Sanat Festivali’nde düzenlenen “Ritüelleriyle Şile Bezi” etkinliğinde Şile Bezi’nin üretim süreci birebir canlandırıldı. A-la Kadınlar Plajı’nda Şile Belediye Başkanı İlhan Ocaklı’nın katılımıyla gerçekleştirilen etkinliğe, Kaymakam Mehmet Nebi Kaya, Garnizon Komutanı Albay Hazel Yılmaz, Işık Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan Bülent Kahraman’ın yanı sıra ünlü oyuncu Oktay Kaynarca ve davetliler yer aldı. Şile Bezi Dokuma Atölyesi’nde

çalışan kadınların sahilde kurulu ocak ve tezgahlarda üretim sürecini canlandırdığı “Ritüelleriyle Şile Bezi” etkinliği davetliler tarafından büyük bir ilgiyle izlendi.

TANITIM SEFERBERLİĞİ

İstanbul’un ilk coğrafi işaretli ürünü olan Şile Bezi’ni dünyaya tekrar duyurmak için büyük bir seferberlik başlattıklarını belirten Başkan İlhan Ocaklı, “Ünü dünyaya ulaşmış ve İstanbul’un ilk coğrafi işaret tesciline sahip ürünü olan Şile Bezi’ni bugün bulunduğu yerden kadınlarımızın katkılarıyla daha ileri götüreceğiz. Şileli kadınların elinde doğan Şile Bezi, yüz yılı aşkın süredir kadınlarımızın elinde hayat bulmaya devam ediyor. Şairlere, ressamlara ilham kaynağı olan Şile Bezi’mizin öyküsünü tüm dünyaya anlatacak ve ilçemizde dokuduğumuz bezlerimizi tüm dünyaya ulaştıracağız. Bizler de ilçemizin kültürel değeri olmaktan çıkıp, ülkemizin kültürel değeri haline gelmiş bu kıymetli ürünü hak ettiği yere taşımak için çalışmaya devam ediyoruz. Şile Belediyesi olarak köklerimize, geleneklerimize sıkı sıkıya tutunmaya devam ediyor, Şile için heyecan duyuyoruz. Tüm dünyayı Şile Bezi’nin tene dokunduğunda ipekleşen hikâyesine birlikte kulak vermeye davet ediyoruz” dedi.

ÜRETİM TESİSİNİN TEMELİ ATILIYOR

Şile Bezi’ni dünya markası haline getirebilmek ve üretimi artırabilmek adına Üretim Tesisi projesinin de en kısa sürede hayata geçirileceğini müjdeleyen Başkan Ocaklı, Eylül – Ekim aylarında tesisisin temellerinin atılacağını söyledi. Başkan İlhan Ocaklı, “Şile geneline yayılmış olan üretim ağını tek bir noktada toplayabilmek adına TOKİ ile planladığımız Şile Bezi Üretim Tesisi projesinin temelini kısa bir süre sonra atacağız. Toplamda 1450 m2 alan üzerine kurulacak tesis, 2 adet dokuma atölyesi, çözgü atölyesi, konfeksiyon atölyesi, satış alanı, idari ofis, yemekhane ve diğer sosyal donatı alanlarıyla entegre bir üretim tesisi olarak kurgulandı. Bu tesisin hayata geçirilmesiyle yerel üretim yapan tüm Şile Bezi butiklerine büyük bir katma değer sağlanacak” diye konuştu.

TARİHİ FESTİVAL ŞEHRİ CANLANDIRDI

Adını yıllardır yörenin ekonomisinin ve sanatının alt yapısını oluşturan coğrafi işaretli ürünü Şile Bezi’nden alan Uluslararası Şile Bezi Kültür ve Sanat Festivali 1986 yılından bu yana devam eden Türkiye’nin ve İstanbul’un en eski festivallerden biri olma özelliğine sahip.

Pandemi sebebiyle geçtiğimiz iki yıl düzenlenemeyen festivalin 33’üncüsü bu yıl tüm İstanbul’u kucaklayarak büyük bir coşkuyla başladı. “Şile Bezi”nin değerini ve kültürünü koruma misyonuyla gerçekleştirilen, farklı ülkelere, kültürlere el sanatı değerlerini tanıtmayı ve korumayı amaçlayan festival, her yıl olduğu gibi yine birbirinden ünlü sanatçıları da ağırlıyor. Çok sayıda panel, söyleşi, atölye ve gösterilerin gerçekleşeceği festival boyunca; Mazhar Alanson, Bora Duran, Uğur Arslan, Haluk Levent, Simge ve Cengiz Kurtoğlu & Taksim Trio sahne alacak. Uluslararası Şile Bezi Kültür ve Sanat Festivali, Festival süresi boyunca Şile destinasyonuna canlılık kazandırarak yörenin ticari ve turizm potansiyelini artırdığı gibi Şile Bezi değerini de korumaya devam edecek.

COĞRAFİ İŞARET

Şile Bezi, İstanbul’un ilk coğrafi işaretli ürünü olmanın gururunu sürdürmeye devam ediyor. Coğrafi işareti, belirgin bir niteliği olan, ünü ya da diğer özellikleri bakımından kökenin bulunduğu bir yöre, alan, bölge veya ülke ile özdeşleşmiş ürünleri gösteren işaretler olarak tanımlamak mümkündür. Şile Bezi’nin bu denli özel, kültürel ve sanatsal olan değerini koruma altına almak için coğrafi işaret başvurusunda bulunuldu ve 12.12.2017 tarihinde Şile Bezi mahreç işaretini alarak İstanbul’un ilk coğrafi işaretli ürünü oldu. Üretim aşamalarının yöreye özgü olması, her bir dokumasında, ilmeğinde ve işlemesinde Şile’nin ve Şile kadınlarının izini, emeğini taşıması bu bezi koruma altına almayı zorunlu kılıyor. Şile Bezi kültürel değerlerini koruyarak, sürdürülebilir üretim modelleriyle, geleneksel dokuma ustalarımızla beraber, genç modacıların da ellerinde şekillenerek gelecek kuşaklara aktarılıyor.

ŞİLE BEZİ’NİN TARİHÇESİ

150 yılı aşkın bir geçmişe sahip olan Şile Bezi, 1950 yılına kadar yerli halkın kendi giyim ihtiyaçlarını karşılamak için üretilmekteydi. İlçe merkezinden Doğu’ya doğru uzanan Karadeniz kıyı köylerinde Kabakoz, Karacaköy, Bozgoca, Kızılcaköy ve Yeşilçay’a kadar uzanan köylerde Şile Bezi’nin ilk defa dokunduğu söylenmektedir. Şile Bezi’nin tarihçesine baktığımızda; Natalia Adamantidu yayımladığı “Mübadele Öncesinde Şile’de Yaşam” adlı kitabında 1923 senesinden önce kadınların kızlarına çeyiz hazırlamak amacıyla yünlü, pamuklu ve ipekli kumaşlar dokuduğunu belirtmiştir. 1970’ler başında Şile’deki 500’ü aşkın dokuma tezgâhında çalışan yaklaşık 1500 kadın ortalama 130 bin top ya da 2 milyon 600 bin metre Şile Bezi üretmekteydi. 1971 yılında Batı Almanya, Fransa, Hollanda, İsviçre ve Amerika Birleşik Devletleri’ne yaklaşık olarak 30 milyon liralık Şile Bezi ihracatı yapılmıştır. 1972 senesinde İngiltere’de bulunan bazı satıcılar dergi ve gazetelere Şile Bezi’nden giysiler ile ilgili reklam vermiş, müşterilerine özel sipariş ile Türkiye’den Şile Bezi’nden üretilmiş giysiler getirtebileceklerini yazmışlardır. 1998’de ise Şile’ye bağlı 4 köyde dar enli bez üretebilen 20 el tezgâhı vardı. Bir tezgâhta 12 saatlik bir çalışmayla 20 metre Şile Bezi dokunabilmekteydi. 2005 yılına gelindiğinde ise Şile’ye bağlı Bozgoca, İmrenli ve Kabakoz köylerinde Şile Bezi üreten 10 adet yarı otomatik dokuma tezgâhı vardı. Zaman içerisinde konvansiyonel tekstil ürünleri karşısında gücünü ve bilinirliğini yitiren bu özel el dokuması ürün, günümüzde değişen tüketim alışkanlıkları nedeniyle tekrar aranan ve talep edilen önemli bir ürün haline gelmiştir. Özellikle Şile Belediyesi’nin uzun süredir sürdürdüğü çalışmalarla ve projelerle kaybolmaya yüz tutmuş bu kıymetli ürün, günümüzde hala eski yöntemler devam ettirilerek, coğrafi işaret kurallarına uygun bir şekilde üretilmektedir.


ŞİLE BEZİ NEDİR?

-Yüzyıllardır süregelen kültürlerin ve değerlerin bile yok olmaya başladığı günümüz dünyasında, varlığını devam ettirebilen el emeği geleneksel dokuma ve geleneksel sanat ürünlerinden biridir; Şile Bezi.

-Şile Bezi, bez ayağı tekniğiyle dokunan bürümcüklü bir dokuma türüdür. Bürümcük dokumanın yüzeyinde, kıvrım kıvrım ince yollar gibi kendine özgü doğal bir deseni vardır. İpliklerin büküm oranına göre boyut kazanan ve eni daralan dokumanın buruşuk yapısı nedeniyle, dokuma ile vücut arasında hava kalır; kumaş vücuda yapışmadığı için ısı yalıtımı sağlanır.

-Birinci sınıf, %100 ham pamuk iplerinin odun ateşinde, bakır kazanda, su ve un çorbasında kaynatılması ile başlayan üretimin dokuma çözgüsünün hazırlanması, bezin dokunması gibi aşamalarında, Şile insanının eli ve emeği binlerce tel ipliğe değmektedir.

-Geleneksel yöntemlerle gerçek kenarlı olarak dokunan Şile Bezleri Karadeniz’in az tuzlu sularında yıkanıp Şile sahillerinin ince taneli kumlan üzerine serilerek kurutulur. Bu sebeple gerçek Şile Bezi, Şile insanının emeğiyle olgunlaşarak, Şile’nin denizi ve kumuyla yöreye özgü kimliğine kavuşur. Şile kadınları ise, bezlerin üzerine işledikleri nakışlar ve oyalarla beze hüznü, mutluluğu, sevinçleri, özetle hayatı nakşeder.