Vahşet yargı önünde

17 Ocak'ta yapılan operasyonda deşifre olan terör örgütü Hizbullah davasına başlandı. Haklarında dava açılan 32 sanıktan 3'ünün idam cezasına çarptırılması talep ediliyor

.
Vahşet yargı önünde

ANKARA- 'Devletin Anayasa ve temel nizamlarını bozmaya kalkıştıkları' gerekçesiyle haklarında dava açılan, terör örgütü 'Hizbullah' üyesi oldukları bildirilen 32 sanığın yargılanmasına başlandı. Ankara 1 No.'lu DGM'de görülmesine başlanan davanın dünkü duruşmasına, 30'u tutuklu 31 sanık, avukatları ve müştekiler ile sanıkların 1. derece yakınlarından oluşan izleyiciler katıldı. DGM Cumhuriyet Savcısı Nuh Mete Yüksel tarafından hazırlanan 66 sayfalık iddianamede, sanıklar Mehmet Emin Alpsoy, Mustafa Gürlüer ve Şeyhmus Alpsoy'un, Türk Ceza Kanunu'nun "devletin Anayasa ve temel nizamlarını bozma" hükmünü düzenleyen 146/1. maddesine göre idam cezasına çarptırılması talep ediliyor.

Yıldız: Yargısız infaza uğradım

Mahkeme başkanı Mehmet Orhan Karadeniz, sanık Mustafa Gürlüer hakkında açılan başka bir davanın, "aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu" gerekçesiyle bu dava ile birleştirildiğini bildirdi. Kimlik tespitlerinin yapılması ve iddianamenin okunmasının ardından savunmasını yapan sanık Abdulsamet Yıldız, 16 yıllık devlet memuru olduğunu ifade ederek, üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini kaydetti. Yıldız, 21 Ocak 2000 tarihinde, görev yaptığı Başbakanlık İdari İşler Daire Başkanlığı'ndan gözaltına alındığını ifade ederek, "Basın tarafından linç edilerek, yargısız infaza uğradım ve suçlu ilan edildim. Oysa ki suçlu olup olmadığım mahkemede belli olacaktır" dedi.

'Ağır işkence gördüm'

Emniyet'te ağır işkencelere maruz kaldığını öne süren Yıldız, baskı nedeniyle sağlıklı bir düşünceye sahip olmadığı bir dönemde verdiği emniyet, savcılık ve yedek hakimlik ifadelerini kabul etmediğini kaydetti.

Yıldız, "Ahmet" kod adını kullanmadığını ve sanık Abdurrahman Alpsoy'u da annesini hastaneye yatırırken tanıdığını söyledi. Sanık Yıldız, Kur'an-ı Kerim okumasını bilmediğini savunarak, "Bu yüzden de dini dersler verdiğim iddiasını kabul etmiyorum" dedi.

'Hizbullah üyesi değilim'

Sanık Yıldız, "Hizbullah" üyesi olmadığını iddia ederek, "Eğer örgüt üyesi olsaydım, 16 yıllık memuriyet hayatım boyunca çalıştığım birimdeki arkadaşlarıma zarar vermiş olurdum" dedi. Yıldız, tahliyesini ve beraatini istedi.