Yeniden: Bostan ve Gülistan

Sadî-i Şîrâzî’nin “Bostan ve Gülistan”ı hem kendi hatıralarını, tecrübelerini, hem de edindiği bilgi ve bilgelikleri derlediği bir kitaptır. Bizzat yaşadığı ve karşılaştığı olaylardan hareketle yazdığı için bu kitaptaki öğütler, asla yabana atılmamalı.

Haber Merkezi Yeni Şafak
Bostan ve Gülistan Sadî-i Şîrâzî çev. Cemal Aydın Sufi Kitap 2022 424 sayfa

FUNDA ÖZSOY E.

13.yüzyılda yaşayan İranlı şair Sadî-i Şîrâzî’nin 1257 yılında yazdığı manzum eseri “Bostan” ile 1258 yılında yazıp “Gülistan” ismini verdiği mensur eseri, “Bostan ve Gülistan” olarak Sufi Kitap tarafından okura sunuldu. Anadolu’nun Yunus Emre’si misali, kelimeleri en sade haliyle ama derin anlamlar yükleyerek kullandığı için eserleri çok sevilmiş olan Sadi-i Şirazi’nin yüzyıllardır okunmaya devam eden “Bostan ve Gülistan”ı, medreselerde ders kitabı olmuş, sadece İslam aleminde değil, Batı dillerine de çevrilerek birçok şerh ve tercümesi ile bugün bile hâlâ insanları aydınlatmaya devam etmektedir.

Cemal Aydın’ın tercüme ettiği elimizdeki kitaba “Evrensel Bilgeliğin Kitabı” şeklinde bir alt başlık da eklenmesi, yerinde bir tercih olmuş; zira Sadî-i Şîrâzî bu eseriyle sadece Müslümanlara değil, bütün bir insanlığa sesleniyor ve son derece kıymetli öğütler veriyor. Bu bilge şahsiyetin eserlerindeki hikmetli öğütlerin zaman içinde kadim bilgiden atasözlerinin içine kadar sokulmuş olması da zaten sözünün kıymetini vermesi açısından bir ölçü kabul edilebilir.

HERKESE ÖĞÜT VAR

Sadî-i Şîrâzî’nin “Bostan ve Gülistan”ı hem kendi hatıralarını, tecrübelerini, hem de edindiği bilgi ve bilgelikleri derlediği bir kitaptır. Bizzat yaşadığı ve karşılaştığı olaylardan hareketle yazdığı için bu kitaptaki öğütler, asla yabana atılmamalı.

Eserinde önce devlet başkanlarına seslenir Sadî-i Şîrâzî ve şöyle der onlara:

“Yüce Allah’ın emir ve yasaklarına gönülden boyun eğen devlet başkanı, Allah’ın koruması ve yardımı altında yaşar. Allah sevdiği ve dost edindiği kimseleri asla düşmanlarının insafına bırakmaz! Tutulacak en doğru yol işte budur! Bu yolun kurallarını çiğnememeye dikkat et, bu istikamette kararlılıkla, azimle yürü! Mutlaka hedefine ulaşırsın!”Sadece devlet başkanlarına mı? Günümüzün diliyle söylersek bütün siyasîlere seslenir aslında ve sayısız tarihî misaller vererek bu kişilerin nasıl bir yol izlemeleri gerektiğininin altını çizer.

Sadî-i Şîrâzî, zor durumda olanları da unutmaz kitabında; çaresizlere kol kanat germe konusunda pek çok öğütler verir. Kendisi de babasız büyüdüğü için belki, yetimler üzerinde özellikle durur:

“Yetim ağlayınca onun gözyaşlarını sileni bulunmaz, öfkelendiğinde de onun hoş göreni olmaz! Bir öfke boşalmasına kaptırsa kendini, onu sakinleştirecek biri bulunmaz! Sen onun gözyaşı dökmemesi için çalış, gözyaşları Allah’ın Arş’ını bile sallar. Onun ıslak gözlerini nazikçe kurula, yüzünü karartan tozu Allah korkusuyla sil! Başını koruyan gölgesini kaybetmiş o, başını kaldırabilmesi için onu kendi gölgenin altına al!” Kısacası Sadî-i Şîrâzî, bir insanın –devlet başkanı olsun, vatandaş olsun- gündelik hayatında karşılaştığı her meseleyi enine boyuna ele alır ve çıkmazdan nasıl kurtulmak gerektiği üzerine kendi tecrübelerine dayanarak yol gösterir, rehberlik eder “Bostan ve Gülistan” kitabıyla. İnsanca yaşamanın, insanların yardımına koşmanın ve gönül huzuru içinde hayatını tamamlamanın hemen hemen bütün reçetelerini bu büyük eserde okumak mümkün.

O halde sevgili okur, “Bostan ve Gülistan” kitabını bir başucu kitabı yapmaya ve en bunaldığınız zamanlarda sayfalarını çevirip bir iki satır okumaya bakın. Göreceksiniz ki, içinizin huzursuzluğu dinecek, gönlünüz rahatlayacak.