Dilmen: Yurt dışından aldığım tek teklif...

Fenerbahçe ve Milli Takım'ın efsane oyuncusu Rıdvan Dilmen futbolculuk kariyeri boyunca yurt dışından sadece bir takımdan teklif aldığını söyledi. Dilmen, teknik direktörlük lisansının Barcelona'yı çalıştırmaya yettiğini de sözlerine ekledi.

İha
Dilmen: Yurt dışından aldığım tek teklif...

Fenerbahçe'nin efsane futbolcuları arasında yer alan yorumcusu Rıdvan Dilmen mezun olduğu Muğla Turgutreis Lisesi'nin 150. kuruluş yıl dönümü etkinliklerine katıldı. Dilmen, Muğla Ticaret ve Sanayi Odası (MUTSO) salonunda katıldığı söyleşide, antrenörlük lisansının derecesi, yabancı takımlardan teklif alıp almadığı ve anları anlattı.

'Aldığım tek teklif Atalanta'dan'

Yabancı ülke takımlarından teklif alıp almadığı yönündeki soruyu ise Dilmen, "O zamanlar ortalama yılda iki veya üç milli maç, bir de Avrupa liglerinden iki veya dört maç oynuyorduk. Uluslararası maç oynamadığımız için, uluslararası arenada izlenmiyorduk. Futbol hayatım boyunca tek teklif aldım. O da İtalya'nın Atalanta takımından. Atalanta haricinde bana hiçbir teklif gelmedi' diye cevap verdi.

'Lisansım Barcelona'ya yetiyor'

Futbol dünyasını çok yakından takip ettiğini vurgulayan Rıdvan Dilmen, "Benim lisansım Barcelona'yı çalıştıracak kriterlere uyuyor. Ben bütün kurslara katılıyorum. Ne demek istiyorum. Şöhret fazla götürmez bilgin olmadığı zaman. Özellikle televizyon dünyasında hiç götürmez. Geride kalmamak için mümkün olduğunca dünya futbolunu takip ediyorum. Ben futbol programlarının sürelerinin çok uzun olduğunu düşünüyorum. 45 dakikayı geçmemeli. Aynı zamanda sahanın dışına çıkmamak da önemli. Bence bizim programın en büyük özelliği de bu olsa gerek. 90 dakikayı 45 dakikada özetlemeye çalışıyoruz. Tarafsızlık gibi söylem bana mantıksız geliyor. Ben tarafım. Ama objektif birisiyim. Taraf olmakla objektifliği ayırmak gerekir. Ben taraf değilim, dersem insanlar güler. Ben bir Fenerbahçe taraftarıyım. Güntekin Onay gibi birisi de partnerim olması benim en büyük şansım" diye konuştu.

'En büyük pişmanlığım...'

Rıdvan Dilmen en büyük pişmanlığının ise "Sakatlığım nedeni ile oynamayı çok istiyordum. Bir taraftan da yönetimin baskısı vardı. 6 ay oynamamam gerekirken, 1-2 ay sonra oynama isteği sonrası futbol hayatım fazla sürmedi. Doktorları dinlememek" şeklinde konuştu.

Güldüren anılar

Spor programında tatlı anılarının da olduğunu belirten Dilmen, 'Güntekin Onay bazen maçları izlemiyor. İnternet ile uğraşıyor. Bana maç nasıl gidiyor, kim iyi oynuyor diye soruyor. Program başlıyor, benim söylediklerimi söylüyor. O dönemde yayıncı kuruluş tarafından ücreti karşılığında bize üçer dakikalık görüntü veriliyordu. Rize-Beşiktaş maçı idi. Bana dedi ki, 'Hocam stüdyoya yayına çıkınca şu yayıncı kuruluşa bir çakalım. Böyle görüntü mü olur' dedi. Ben de dolduruşa geldim ve yayında 'Ya böyle görüntü mü olur' dedim. Bana ne dese iyi. 'Hocam ne yapsınlar, zor şartlarda çalışıyorlar' dedi. Ben dondum kaldım. Aradan bir süre geçti. Fenerbahçe şampiyonluğu Denizli'de kaybetmişti. Güntekin yine maçı seyretmiyor. Yine maç nasıl gidiyor diye soruyor. Teknik Direktör Daum maçın sonlarında Anelka'yı çıkardı, Nobre'yi aldı. Ben de 'Nobre çıktı Anelka girdi' dedim. Bana 'sence nasıl yaptı doğru mu' diye sordu. Ben de 'çok doğru yaptı' dedim. Yayın başladı. İlk söylediği 'Daum daha ne yapsın, Nobre'yi çıkardı, Anelka'yı aldı' dedi. Ben de 'yoo' dedim, 'Nobre'yi niye çıkarsın antrenör, Nobre oyundaydı' dedim. Zaman zaman böyle tatlı anılarımız olabiliyor' dedi.

Söyleşi sonunda Turgutreis Lisesi Müdürü Ayhan Bacak, Rıdvan Dilmen'e plaket verdi.