Sakarya Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı tarafından düzenlenen Şubat ayı kültür-sanat etkinlikleri devam ediyor. Etkinliklerin geçen akşamki bölümünde bir konferans gerçekleştirildi. 'Kendini Arayan Türkiye' isimli konferansa, sosyolog ve siyaset bilimci olan Prof. Dr. Doğu Ergil konuşmacı olarak katıldı. Adapazarı Kültür Merkezi (AKM) Tiyatro Salonu'nda gerçekleştirilen konferansa, Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Fevzi Kılıç, davetliler ve Sakaryalılar katıldı. Türkiye'nin iç siyasi tartışmalarından, başka ülkelerle yaşadığı etkileşime kadar birçok konuda yorumlar yapan Doğu Ergil, katılımcıların da sorularını cevapladı.
İlk olarak siyaset konusunu ele alan Doğu Ergil, siyasetle ticaretin birbirine çok benzediğini söyledi. Doğu Ergil, “Siyasetle ticaret birbirine çok benzer. Ticarette de bir malınız vardır veya bir hizmetiniz vardır. Ama başka malı olan, başka hizmeti olanlar da vardır. Getirirsiniz toplumun önüne koyarsanız, toplum da hangisini arzu ederse onu alır. Siyasette böyle bir şey. Kendisine verilecek olan hizmetin niteliğine gider oy verir toplum. Siyaset bir yarışmadır. Her yarışmada olduğu gibi izleyicileri tatmin etmek zorundasınız. Kurallar içerisinde, diğerine saygı duyarak mücadele etmektir siyaset” dedi. Türkiye'deki muhalefet anlayışını da irdeleyen Ergil, istemezükçülüğün muhalefet demek olmadığını söyledi. Doğu Ergil, “İstemezükcülük muhalefet demek değildir. Muhalefet alternatif sunabilmektir. Ben iddia ediyorum ki bir sürü parti bugün seçmenini tanımıyor” diye konuştu.
GÜLEN HAREKETİ GÖNÜLDEN ÇALIŞIYOR
Sorulan bir soru üzerine Fethullah Gülen hareketini de yorumlayan Doğu Ergil, “Türkiye'nin en gelişmemiş bölgesinden çıkmış bir köy çocuğu, bir imam. Nasıl oluyor da geliyor ve Türkiye'deki kentli kesimi etkiliyor? Yerellikten ulusallığa, ulusallıktan da uluslararasılığa evrilen bir dayanışma kümesi oluşturuyor. Bir düşünce tarzına önderlik ediyor. Gülen cemaatine bağlı finans kuruluşları var, yayın kuruluşları var, okullar var, üniversiteler var. Burada şunu sormak lazım ki Fethullah Gülen Hoca bu kadar kabiliyetli bir adam mı? Bir iktisat dehası mı, bir eğitim dehası mı? Hayır. Hepimiz biliyoruz ki değil. Ama insanlara verdiği ilhamla ve gösterdiği doğru yolla insanlar bunu yapabildiler. Bakın buna önderlik denir. Türkiye'de devlet görevinden başka, bir gönüllü olarak yurt dışında çalışma yapan böylesine bir teşkilat ben bilmiyorum. Fethullah Gülen olgusu Türkiye'nin en büyük ihraç olgusudur” dedi.