Başbakan Gül, Üniversitelerarası Kurul'un, hükümeti eleştiren açıklamasının sorulması üzerine, hükümetin üniversiteler üzerinde hakimiyet kuracağı iddialarının hoş olmadığını söyledi. "Satır aralarında neler söylenmek istendiğini ben çok iyi anlıyorum" diyen Başbakan Gül, Türkiye'de köklü reformlar, köklü dönüşümler yapılacağını, bundan üniversitelerin de nasibini alacağını söyledi. Gül, "Dolayısıyla Türkiye'de statükoya müsaade etmeyeceğiz. Statükoya hayır diyecek kurumların başında üniversiteler olacaktır. Üniversitelerde de çok büyük değişiklikler olması gerekir" dedi. Bildiri ve demeçleri Anadolu Ajansı bülteninden okuduğunu ifade eden Gül, "Üniversiteye giriş sistemindeki adaletsizlikleri, haksızlıkları gidereceğiz. Bunlar hep yasal yollardan olacak şeylerdir. YÖK, üniversiteleri koordine edecek, üniversitelerin her şeyine karışan, onları zapturapt altına alan bir kurum olmayacaktır" diye konuştu.

Gül: ABD ile görüşüyoruz ama hiçbir vaat vermedik

Başbakan Gül, ABD ile görüşmelere açıklık getirdi: Senaryoya göre hazırlık yapmak görevimiz. ABD'ye bir taahhütte bulunmadık ama kısa sürede cevap vereceğiz.

Başbakan Abdullah Gül, Irak'a yönelik olası bir operasyon için ABD'ye herhangi bir taahhütte bulunmadıklarını, ancak kısa sürede bir cevap vereceklerini bildirdi.

CNN Türk'te önceki akşam gazeteci Taha Akyol'un sorularını cevaplayan Gül, "Türkiye'deki üslerin ABD'ye açıldığı" haberlerinin hatırlatılması üzerine, şunları söyledi: "Türkiye ve ABD stratejik bir işbirliği içindedir ama daha önemlisi NATO'nun bir üyesi olarak Türkiye'deki bazı havaalanlarının kapasitesi, neler var, neler yok ve imkanları nedir bunlar zaten NATO kayıtları içindedir. Söylediğiniz şey, bunların bir kez daha gözden geçirilmesinden başka bir şey değildir. Sadece Türkiye'de değil, NATO üyesi ülkelerde de yapılıyor. Bu havaalanlarının kullanılmasına yönelik veya havaalanlarında herhangi bir şey stok edilmesine yönelik bir gelişme söz konusu değildir."

En kötüsüne hazırlık

Türkiye'nin, ABD'ye ne tür yardım yapacağına ilişkin soruyu üzerine de Gül, Türkiye'nin savaş istemediğini ancak, Irak'ta olabilecek şeylerin Türkiye'nin elinde olmadığını, bir müdahale olursa Türkiye'nin gözünü kapalı tutamayacağını, her türlü alternatife karşı hazırlıklı olduklarını anlattı. Gül, "En iyiden en kötü senaryoya kadar her şeyi çalışmak ve buna göre hazırlık yapmamız görevimizdir. Burada önemli olan nokta, ABD ile bizim ne derece ne yapacağımız, ne derece beraber olacağımızdır. Bizim, şu anda herhangi bir taahhüdümüz söz konusu değildir" dedi.

Müzakereler sürüyor

"Müzakereler devam ediyor mu?" sorusuna ise Gül, "Muhakkak ki görüşmeler hep devam ediyor. Türkiye demokratik bir ülkedir. Demokratik bir ülkede halkın düşünceleri dikkate alınır. İkincisi, Meclis vardır. Bazı konular vardır ki bunlar TBMM'nin yetkisi içindedir" karşılığını verdi. Gül, Türkiye'nin Irak'a olası müdahalede nasıl bir tutum izleyeceği konusunda şu anda kesin bir kararının olmadığını da belirterek, "Bu kararı kısa bir süre içinde alacağız. ABD ile dost bir ülkeyiz. Dolayısıyla onların da bilmek hakkıdır. Türkiye ne kadar bu işin içindedir, ne kadar değildir. Bunları ABD'nin de bilmesi gerekir" diye konuştu.

İngiliz askeri konusu

"Hükümetin, Türkiye'de İngiliz askeri istemediği" haberlerinin anımsatılması üzerine de Başbakan Gül, tarihi gerçekleri dikkate almak zorunda olduklarını, bir karar alırken geçmişi tahlil ve gelecekle ilgili projeksiyonlar yapmaları gerektiğini kaydetti.

Referandum doğru olmaz

Gül, Anayasa değişikliğiyle ilgili "kişiye özgü değişiklik" iddiasının da doğru olmadığını belirterek, paketin sadece AK Parti'nin değil CHP ve bağımsız milletvekillerinin de oylarıyla kabul edildiğini hatırlattı. Paketin, değiştirilmeden aynen Köşk'e gönderilmesi görüşünde olduğunu belirten Gül, Cumhurbaşkanı Sezer'in "referandum" yolunu denemeyeceğine inandığını söyledi.

Savcıların önünü açacağız

Gül, "Ciddi yolsuzluklar var mı?" sorusunu da şöyle cevapladı: "Önemli konular var ama, biz bunları sansasyonel yaparak kendi çalışmalarımızı gölgelemek istemiyoruz. Savcıların önünü sonuna kadar açacağız. Yolsuzlukları siyaset malzemesi yapmayacağız ama karanlıkta olanların aydınlığa çıkması için her türlü imkanı yargıya, savcılara vereceğiz."

Denktaş ile 'ton farkı' olabilir

Kıbrıs konusunda KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ile hükümet arasında bir ton farkının olup olmadığı sorusuna Gül, "Olabilir ama onu da normal karşılamak gerekir. Hükümet olarak eğer bizi tatmin etmeyen bir netice olursa Kıbrıs Türkleri'nin hakkını korumak için sonuna kadar direniriz. Ben doğrusu umutluyum. Karşılıklı bir mutabakata varalım diye dürüst ve samimi bir şekilde gayret edeceğiz 28 Şubat'a kadar" dedi.

Hablemitoğlu cinayeti düşündürücü

Başbakan Gül, Hablemitoğlu cinayetiyle ilgili olarak, şunları söyledi: "Çok önemli bir olay. Böyle bir ortam içinde eski sıkıntılı günleri andıran bir cinayet oldu. Bizi, hükümet olarak bu çok düşündürdü. İçişleri Bakanı ve MİT başkanıyla görüştüm. Çeşitli alternatifler olabilir dediler. En azından bir haftaya ihtiyaç var. Güvenlik ve istihbarat teşkilatına olayın ortaya çıkarılması için gerekli her türlü destek ve talimatları verdim. Açıklanacak, açıklanmayacak hususlar vardır ama herkes emin olsun ki hiçbir dönemde olmadığı derecede her iki kurumumuz da büyük bir ciddiyetle bu olayı çözmek için çalışıyorlar."

İhale yasası neden çıkmadı

Başbakan Gül, Kamu İhale Yasası'nın ertelenip ertelenmeyeceği konusunda birkaç gün içinde karar vereceklerini söyledi. Gül, "Problem şu: İhale Yasası'nın uygulanması için yüzlerce sayfa yönetmeliklere ihtiyaç var. Bunlarda eksiklikler, hatta bazılarında yanlışlıklar var. Biraz süreye ihtiyaç var. Birkaç gün içinde buna karar vereceğiz" dedi.

Bakanların dikkatini çektim

Başbakan Gül, bakanların çelişkili açıklamalarının ekonomiyi olumsuz etkilediği hatırlatılarak, "Bakanları tembih ettiniz mi, uyardınız mı? sorusu üzerine de, "Şüphesiz. Arkadaşlarımızın bazıları yeni. Bazen iyi niyetten dolayı niyetlerini aşan, yanlış anlamalara vesile olacak konuşmalar ortaya çıkıyor. Arkadaşlarımızın hepsinin tekrar tekrar dikkatlerini çektim" dedi.