TBMM Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu'na bilgi veren 41 kişiden en ünlüsü olan eski Başbakanlardan Mesut Yılmaz, "İtalya'da Başbakanlar yargılanırken, Türkiye'de başbakanlar niye yargılanmıyor anlamıyorum" dedi. Yolsuzlukları Araştırma Komisyonuna bilgi veren birçok tanığın ismini verdiği, Türkbank olayından, Beyaz Enerji'ye, Mavi Akım'dan, Örümcek opesyonuna kadar birçok olayda ismi geçen, önemli iddialara muhatap olan eski Başbakanlardan Mesut Yılmaz'ın TBMM yolsuzlukları Araştırma Komisyonunda 4 saat süreyle verdiği bilgiler 93 sayfalık tutanak haline getirildi. Yeni Şafak'ın ele geçirdiği tutanaklardan Yılmaz'ın birçok önemli konuya "bilmiyorum" diye yanıt verdiği, zaman zaman çelişkili açıklamalar yaptığı ortaya çıktı.

Yiğit'in referansı Org.Erkaya'

Yılmaz, 57 hükümet döneminde üst üste yaşanan ağır ekonomik krizde siyasiler olduğu kadar, ekonomi bürokratlarının da kusurlu olduğunu dile getirdi. Yılmaz, Türkbank'ın özelleştirilmesi sürecinde kendisiyle görüşen Korkmaz Yiğit'in "Hakkımı koruyun" sözü ve Kamuran Çörtük ile Merhum Oramiral Güven Erkaya'nın referansı ile ihaleye girmesinde sakınca görmediğini söyledi. Yılmaz, Korkmaz Yiğit-Alattin Çakıcı ilişkisinin tespit edilmesi üzerine ihaleyi iptal ettiklerini, Milliyet Gazetesi'ni satmaması için de Aydın Doğan'a telefon açtıklarını belirtti.

Yılmaz milyarlarca dolar zarara neden olan enerji ihaleleri ile ilgili olarak da "projelerle ilgilenmediğini " kaydederek, "Ben Başbakan olarak sadece talimat veririm" dedi.

Mesut Yılmaz'ın TBMM Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu'nda 13 haziran 2003 tarihinde, yaklaşık 4 saat süren bilgilendirme toplantısında 93 sayfalık tutanaktaki soru ve yanıtlardan bazıları şöyle:

- Cıngıllıoğlu kendisini faiz lobisinin batırdığını söyledi. Sizin görüşünüz nedir?

- Tabii böyle bir lobinin varlığı tartışılabilir ama netice itibariyle ortaya çıkan husus faizlerde önlenemez bir yükselişin yaşandığı idi.

- Merkez Bankası'ndan çekilen 5.166 milyar doları alan firmalar kendi kaynaklarını mı kullandılar yoksa hazine imkanlarını mı?

- Detaylar hakkında bilgim yok.

- Etibank özelleştirmesinde Vakıflar Bankası ve Halkbank'tan 30 milyon dolar alınıyor.

- Bir kamu bankasını alan grubun bir başka kamu bankasından kredi kullanmaması gerekir. Kamu açısından bir cepten diğer cebe para aktarılması söz konusudur.

Yiğit'le komisyonda yüzleşmem

- Çakıcı'yı tanır mısınız?

- Sizin kadar tanıyorum. Ama hiç görmedim hayatımda.

- Yavuz Ataç'ı tanıyor musunuz?

- Bir kere gördüm, bana geldi Bursa milletvekilimizle (İbrahim Yazıcı).

- Korkmaz Yiğit'le yüzleşmeyi düşünüyor musunuz?

- Eylül veya Ekim aylarınnda mahkemede yüzleşeceğim. Ama komisyonda olmaz.

- Kamuran Çörtük Türkbank'ın ihalesinde her aşamada bulunuyor. Sizinle, Güneş Taner'le Korkmaz Yiğit'le irtibatı var. Hangi güce ve gerekçeye dayanarak bunu yapıyor?

- Yiğit, Meclis'teki görüşmemizde bana, ihaleye Çörtük'le gireceğini söyledi.

- Erol Evcil'le görüştünüz mü?

- Evcil bana geldi. Yine Bursa'dan iki arkadaşla. Galiba İş Bankası'yla falan başı beladaydı o sırada.

MİT'ten Garipoğlu için not geldi

- Şimdi, Hayyam Beyin "Biz, POAŞ ihalesine girdik, 600 küsur milyon dolardaki fiyatı 1 milyar doların üzerine taşıdık, 1 milyar 160 milyon dolara taşıdık, dolayısıyla, bu noktada biz hedef seçildik" ifadesi var.

- Özelleştirme Yüksek Kurulu olarak orada yasal yetkimizi kullandık. Ama, niye; elimizde özel bilgiler var. Maalesef, Sümerbankın satışının onaylanmasına da gerekli hassasiyet gösterilmemiş, bu şahısla ilgili gerekli inceleme yapılmış. O şahsın cinayetle ilgisi olmaması demek, Nesim Malki'yle mali ilişkileri olmadığı anlamına gelmez.

- Zaten kabul ediyor.

- Mafyayla ilişkileri olmadığı anlamına gelmez. Alaattin Çakıcı telefon etmiş; adam hiçbir teklif vermedi Türkbank'ta, çekildi ihaleden. Dolayısıyla, mafyayla doğrudan doğruya ilişkili bir adam. Bana gelen özel notlar var MİT'ten.

- Sizin ve Sayın Tansu Çiller hakkında kurulan soruşturma komisyonlarında karşılıklı olarak aklandığınız gündeme geldi. Bu aklama olayları size ve Tansu Çiller'e zarar verdi mi?

-Bu iddiaların bana ve partime çok büyük zararı oldu. İtalya'da Başbakan yargının önüne çıkarken, Türkiye'de niye çıkmaz. Niye Türkiye'de bakanlar yargılanmaz ben bunu hala anlayabilmiş değilim.

'20 yıllık siyasi hayatım sonunda zenginleştim'

- Aktif siyasette bulunduğunuz dönemde malvarlılğınızda bir değişme oldu mu?

- Ben 20 yıllık siyasi süreç sonunda zenginleştim. Yani siyasette girdiğim nokta ile siyasetten ayrıldığım nokta arasında malvarlığım arttı. Ama bu artış babamdan kalan malvarlığından ve eşimin ortaklıklarından kaynaklandı. Babamın 250 işyeri olan bir işhanı vardı. O bizim malvarlığımızı arttırdı. Ben ticari faaliyetlerimin bir kısmını siyasete girdikten sonra tasfiye ettim. Bir tanesi, kardeşim ile ortaklığım vardı. Onu tasfiye etmedim. Büyüdü. Bunlar olmasaydı, milletvekili maaşıyla servetim artmazdı.

-Eski Başbakan olarak Türkiye'deki yolsuzluk olayları hakkındaki değerlendirmeniz nedir?

- Yolsuzlukların tamamen önlenmesi mümkün değildir. Yolsuzluk insani zaafla ilgili bir konudur. Her zaman yolsuzluk olacaktır.

SAMİ GÖKÇE/ANKARA

« Geri Dön