|

ABD-İran arasında 36 yıl sonra bir ilk

Amerika Birleşik Devletleri'nde yaşayan milyonlarca İranlı, ABD ile İran arasında diplomatik ilişkilerin kopuk olması sebebiyle Tahran'a gidebilmek için Dubai ve Avrupa ülkeleri üzerinden transfer yapmak zorundaydı. Ancak uluslararası toplumun İran ile gerçekleştirdiği nükleer program görüşmeleri sonrasında kaldırılan ambargonun ardından New York ve Los Angeles'tan Tahran'a direkt uçuşlar başlayacak.

Yeni Şafak
10:11 - 27/01/2016 Çarşamba
Güncelleme: 10:24 - 27/01/2016 Çarşamba
Yeni Şafak

İran Dışişleri Bakanı'nın onayladığı, ABD ile İran arasında yeniden başlatılması düşünülen ticari uçuşlar için pazarlıklar başladı. İran Dış İşleri Bakanlığı Sözcüsü Jaber Ansari'nin duyurduğu görüşmelerin halen devam ettiği kaydedilirken, görüşmelerin sonuçlarının uygun bir zamanda kamuoyu ile paylaşılacağı söylendi.



İran'da yayımlanan Şark gazetesinin haberine göre, İran tarafında görüşmelerden sorumlu olan İran Ulaştırma Bakanı Abbas Ahmad Akhundi ve İran sivil hava trafiğinin otoriteleri tarafından yürütülen görüşmelerin devam ettiğini söyledi.



''Tahrangeles''


Amerika Birleşik Devletleri'nde yaşayan milyonlarca İranlı vatandaşı ilgilendiren bu süreçte, anlaşma sağlanması durumunda, artık ABD'den Tahran'a direkt uçuş gerçekleştirilebilecek. New York ve Los Angeles şehirlerinin Tahran'a direkt sefer yapması öngörülen muhtemel şehirler arasında olduğu İsrail gazetesi Haaretz'deki haberde belirtildi. Öte yandan haberde, Los Angeles şehrinde ikamet eden birçok sayıda İran asıllı vatandaşın bulunduğunun altı çizildi ve Los Angeles'taki İranlılara ''Tahrengeles'' şeklinde takma isim koyulduğunu belirtti.





''Ruhani'nin seçilmesinden sonra İran'la ilişkiler canlandı''


ABD ve İran arasında 36 yıldır resmi anlamda diplomatik ilişkilerin kopuk olması, iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin de durmasıyla sonuçlanmış, bu süre boyunca İran uluslararası toplum tarafından ambargoya tabi tutulmuştu. 2013 yılında Ruhani'nin seçilmesinden sonra, iki ülke arasındaki görüşmeler yeniden başladı ve özellikle İran'ın nükleer program çalışmalarının kontrollü bir şekilde devam etmesi şartıyla İran'a uygulanan ekonomik ambargo geçtiğimiz Temmuz ayında kaldırıldı. ABD ve İran arasında henüz tam olarak inşa edildiği söylenemeyen diplomatik ilişkilerin eksikliğine rağmen, geçtiğimiz yıl İran'ın nükleer programı üzerindeki anlaşmanın bir sonucu olarak iki ülkenin artık birbirini düşman olarak görmediği ifade edildi.



''Ambargonun kısa tarihi''


İran Devrimi'nden önce, 1951-1953 yılları arasında İran petrolünün millileştirilmesi sonrasında, dönemin İran Başbakanı Musaddık, İngiltere'nin İran petrolü üzerindeki hakimiyetini sona erdirmiş ve bunun sonucunda kendi petrolünü dünya pazarına ihraç etme girişimine başta İngiltere olmak üzere birçok ülke tarafından ambargo koyulmuştu. Ardından ABD destekli gerçekleşen İran askeri darbesinin ardından Musaddık iktidardan düşmüş ve ambargolar sona erdi.



1979'daki İslam Devrimi'nden sonra yeni bir sürece giren İran'a uygulanan çeşitli ambargolar, özellikle 1980 yılındaki bazı üniversite öğrencilerinin ABD'nin Tahran büyükelçiliğini işgal etmesi ve 66 Amerikan diplomatı rehin almaları uzun yıllar sürecek olan ambargoların başlangıcına neden oldu.



Özellikle, gıda, bankacılık, lojistik, sağlık, teknoloji, ulaşım, sanayi ve askeri alanlarda uygulanan ambargolar neticesinde İran petrolü yaklaşık 4 kat gelir kaybetmiş, İran'ın ambargolardan önce 4 milyon varil olan petrol ihracı 1 milyon varile gerilemişti.



Rehin tutulan 66 diplomatın 444 gün sonra salıverilmesinin ardından İran'a uygulanan ambargolar sona erdirilmiş ancak İran'ın Amerika'da el konulan 12 milyar dolar civarındaki mali varlığı serbest bırakılmamıştı.



Öte yandan İran-Irak savaşı döneminde ABD, yaklaşık 20 ülkeyle İran'a askeri mühimmat satışının yasaklanması üzerine görüştü ve yine bu dönemde ABD'den İran'a bazı kimyevi maddelerin satışı yasaklandı.



1997 yılına kadar olan dönemde ABD senatosu çıkardığı bir takım kanunlarla uluslararası toplumu İran ile ticari ilişkilerde bulunulmaması konusunda sıkıştırmaya çalışmış olsa da birçok Avrupa ülkesi ve Japonya gibi ülkeler İranla ticari ilişkilerine devam etti. 1997 yılında ise İran Cumhurbaşkanı seçilen Muhammed Hatemi döneminde, ABD'de Clinton öncülüğünde gevşetilen, özellikle gıda ve ilaç gibi bazı ambargolar kaldırıldı ancak 2001 yılında ABD'de George Bush'un başkan seçildiği dönemde ambargolar tekrar gündeme alındı.



2004 yılında Ahmedi Nejad'ın İran yönetimine seçilmesiyle sıkılaşan ambargolara ek olarak ABD ve İsrail, İran'ı askeri olarak da kıskaca almak istemiş, bu sebeple bir takım tehditlerde bulunmuşlardı.



2005 ortalarında İran, Birleşmiş Milletler'e (BM) bağlı Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın (UAEA) ülkenin nükleer faaliyetlerini inceleme talebini kabul etmesiyle barışçıl nükleer enerjiye sahip olma çalışmaları kapsamında uranyum zenginleştirmeye devam etti. İran'ın yeni uranyum oksit üretimi kurması ve yeni füze denemeleri bir kez daha uluslararası toplumda Tahran yönetimi arasındaki gerginliği artırdı.



2009'da ambargolar arttı


2006'da İran'la görüşmelerin aksaması nedeniyle bu ülkenin nükleer faaliyetlerini içeren dosya ilk olarak BM Güvenlik Konseyi'ne götürüldü ve BM üyesi ülkelerin oylamasıyla da bu ülkeye uygulanan ambargolar tanındı. BM'de ambargoların süresi 4 kez uzatıldı.



Yine aynı yılın ocak ayında, Londra'da bir araya gelen BM Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesi ve Almanya (5+1) İran'ı nükleer silah yapmaya yönelik çabalarda bulunmakla suçladı. Bu oturumda İran'ın iki siyasi müttefikinden Rusya kararı onaylarken Çin çekimser kaldı.



2009 yılında ABD'de yapılan seçimleri kazanan Barack Obama'nın işin başına gelmesiyle iki ülke arasındaki ilişkilerin yumuşayacağı düşünülürken dönemin İran Cumhurbaşkanı Ahmedi Nejad'ın izlediği dış siyaset politikasındaki sertlik ve İkinci Dünya Savaşı sırasında gerçekleştiği iddia edilen Yahudi soykırımı Holokost'a karşı çıkan açıklamaları nedeniyle ambargoların kapsamı genişletildi ve şiddeti arttırıldı.



O dönemde, İran'ın en yakın müttefiklerinden Rusya dahi ambargoları desteklediğini açıkladı. 2010 eylül ayında bazı İranlı iş adamlarının banka hesapları bloke edildi ve ihracatları engellendi.



2011 sonlarında İran Merkez Bankası ambargo kapsamına alındı.



2015'in ilk aylarında da İranlı bazı şirketlerin yurt dışı faaliyetleri durduruldu.



İran ile Birleşmiş Milletler'in (BM) beş daimi üyesi ABD, Rusya, Çin, İngiltere, Fransa veAlmanya'nın oluşturduğu 5+1 ülkeleri arasında yürütülen müzakerelerde 2015'in Temmuz ayı itibariyle ambargolara son verilmişti.







#iran abd
#iran uçuş
#iran los angeles
#tahrangeles
8 yıl önce