. Bunu tanımlamak için kullanılabilecek başka hiçbir kelime yok. Yanan evlerin ve kiraz çiçeklerinin uzandığı yol boyunca için için yanan iskeletlerin ve ortadan ikiye bölünmüş kadınların, bir adamın vücudundan ayrılan başı ve çimenlerden esen rüzgarın dalgalandırdığı kahverengi saçların ve bakımsız, pis bir hastanenin yakınlarında yatan cesetlerin oluşturduğu bir dizi katliamın hikayesi bu. Sırplar, tüm bunları NATO'nun yaptığını söylüyor. Evet buralarda bir yerdeki yola ya da tarlaya saçılan Amerikan cephanelerinin kimi zaman cesetlerden, vücut parçalarından, insan kemiklerinden, parçalanmış traktörlerden, eski elbiselerden, çanak çömleklerden ve ortalığa dağılmış aile fotoğraflarından bir kaç metre uzakta bulunduğu çok doğru.
Buralara bir yere hava saldırısında bulunulduğu çok açık. Ve NATO bu vahşetin sorumlusu gibi görünüyor. Ancak dün öğleden Cakovica ile Prizren arasında uzayan yolda daha karanlık ve daha berbat şeyler de gördük. Otobüsler dolusu korkmuş Kosovalı Arnavutlar, kadınlar, çocuklar ve yaşlı insanlar, doğuya doğru sürülürken kara perdelerin arkasından, her dönemeçte karşılarına çıkan bazıları hala alevler içindeki yanmış, bazıları ise yeni ateşe verilmiş evlere bakıyorlardı. Ve makineli tüfeklerle saldırıldığı belli olan çok sayıda ceset yerlerde yatıyordu. Sırplar Çarşamba günü öğleden sonra bu yol üzerinde 74 Arnavut muhacirin katledildiğini söylediler.
Ben 15 kilometre karelik bir alan içindeki üç bombalama bölgesinde 20 ceset ya da ceset parçası sayabildim, Prizren morgunda ise yerde yatan kanlar içindeki yarı çıplak bir kadınla zayıf bir kızın cesedi bir parça bezle örtülmüştü. Morgda baldızı bulunan Esmet Sulca, gazetecilere olay bölgesine, üç hafta önce köyü Maltiç'i 'kendi güvenliği için terketmesini' ve Dobros'a gitmesini söyleyen Sırp yetkililer tarafından getirildiğini söyledi. Çarşamba günü Cakovica-Prizren yolunda 35 kişinin bulunduğu traktörünü sürerken, uçaklar bombalarını bırakmaya başlamışlar. Yüzünde yaralar bulunan 46 yaşındaki yaşlı adam hastane yatağında yatarken, römorkta bulunan yolculardan 5'inin öldüğünü söyledi.
Yol boyunca berbat görüntüler vardı. Sırplar bir çok cesedi olduğu yerde bırakmışlardı. Ağacın dibinde bedeni ortadan ikiye ayrılmış gri saçlı bir adam, içlerinde parlak elbiseler giymiş genç bir kadının bulunduğu 6 ceset sürüklenerek bir kenara konmuşlardı. 50 metre uzakta bir insan kafası ve bir başka römorkun arkasında ise yanmış bir insan iskeleti buldum. Yol üzerine yayılmış cephane parçalarının üzerinde çok sayıda Amerikan işareti vardı. Bir bomba parçasının üzerinde "MK82'ler için kullanılır" yazarken bir diğerinin seri numarası 96214assy78-201872, ve üretim tarini ise Mart 1978 olarak okunuyordu. Bir füze halkasının üzerinde ise fchem872110 kodu vardı. ------- ARA BASLIK ------------------