Filistinli Bedeviler bölgeden zorla göç ettiriliyor. Stratejik bölgeye, Filistinli Bedevilerin zorla çıkarılmasının ardından, yasa dışı Yahudi yerleşim birimleri inşa edilmesi planlanıyor. Planın hayata geçirilmesi durumunda işgal altındaki Doğu Kudüs’ün Filistin topraklarının geri kalanıyla fiziksel bağı büyük ölçüde koparılacak.
Doğu Kudüs’teki Ayrım Duvarı’nın Batı Şeria tarafında kalan kısmında bulunan Han el-Ahmer ve Ebu Nevvar bedevi topluluklarına giden yolları dün sabahtan itibaren kapatan İsrail güçleri, Ebu Nevvar’daki 40 ev ve ağılı yıktı.
FİZİKİ BAĞ KOPACAK
Nüfusu 190 bin olan Han el-Ahmer, İsrail’in Doğu Kudüs’ten Ölü Deniz’e kadar uzanan yaklaşık 12 bin dönümlük araziden “Filistinlilerin çıkarılmasını öngören” E1 projesi kapsamındaki topraklarda yer alıyor. İsrail yönetimi, 1999’da aldığı kararla Han el-Ahmer bölgesine Yahudi yerleşim yeri kurulmasını onaylamasına rağmen uluslararası tepkiler nedeniyle bu planı uzun bir süredir rafta tutuyordu. Doğu Kudüs ile Batı Şeria arasında kritik bir öneme sahip bölgede yer alan Han el-Ahmer’de, İsrail’in 1953’te Necef Çölü (Negev) bölgesinden zorla göç ettirdiği Bedevi Filistinli aileler yaşıyor. İsrail’in bu planı hayata geçerse Tel Aviv ile Eriha kentleri arasında yer alan Batı Şeria’daki Ma’ale Adumim, Mishor Adumim and Kfar Adumim Yahudi yerleşim yerleri birleştirilecek ve Doğu Kudüs’ün diğer Filistin topraklarıyla fiziki bağı büyük ölçüde koparılmış olacak. Batı Şeria’da bulunan 250’ye yakın yasa dışı Yahudi yerleşim yerinde 400 bin civarında Yahudi yerleşimci yaşıyor.
ABBAS VE AB’DEN KINAMA
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, İsrail askerlerinin işgal altındaki Doğu Kudüs’te bulunan Han el-Ahmer’de bedevilere ait ev ve ağılları yıkmak için düzenlediği baskını kınadı. Abbas, İsrail güçlerinin Filistinlilere bir kez daha saldırmasıyla BM’nin üstüne düşen görevi yerine getirerek, Filistin halkına uluslararası koruma sağlamasının zaruretini ortaya koyduğunu belirtti. AB Komisyonu sözcülüğünden yapılan açıklamadaysa, “İsrail’in yıkımları ve aynı bölgede yeni yerleşim birimleri inşa etme planları iki devletli çözüm ve kalıcı barışa yönelik tehditleri artırıyor” ifadelerine yer verildi.
