|

Linden: Müzakere sürecinde tren kazası olmaz

Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi Başkanı Rene van der Linden, AB ile Türkiye arasında yürütülen müzakerelerde bir “tren kazası” yaşanacağına inanmadığını belirterek, “Reform sürecinin devamı hem AB'nin hem de Türkiye'nin çıkarınadır” dedi.

Anka
00:00 - 26/10/2006 Perşembe
Güncelleme: 18:08 - 26/10/2006 Perşembe
Yeni Şafak
Linden: Müzakere sürecinde tren kazası olmaz
Linden: Müzakere sürecinde tren kazası olmaz

Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Başkanı Rene van der Linden, AB ile Türkiye arasında yürütülen müzakerelerde bir “tren kazası” yaşanacağına inanmadığını belirterek, “AB, Türkiye ile müzakareleri devam ettirme konusunda istekli. Siyasi taahhüt aynı zamanda resmi bir taahhüttür. Reform süreci hem AB'nin hem de Türkiye'nin çıkarınadır” dedi.


Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ile görüşen ve Ankara'daki temaslarını tamamlayan Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi Başkanı Rene Van Der Linden, basın toplantısı düzenledi.


“TÜRKİYE İLE MÜZAKERELER ÜÇ ADIM İLERİ BİR ADIM GERİ”

Linden, Türkiye ve AB ilişkileri, Fransa'da kabul edilen Ermeni Soykırımı Yasası ve 301. Madde ile ilgili açıklamalarda bulundu.


Türkiye ile AB arasında yürütülen üyelik müzakerelerinin “üç adım ileri, bir adım geri” yürütüldüğünü belirten Linden, “Her iki tarafın da nihai hedefi ortak bir gelecekte buluşmaktır. Türkiye, bu sürecin bir parçası olmak için reformlara devam etmelidir” diye konuştu.


“AKP HÜKÜMETİNİN PERFORMANSI AB'Lİ SİYASETÇİLERİ ŞAŞIRTTI”

AKP hükümetinin iktidara gelmesinden sonra, Avrupa'daki pek çok siyasetçinin Türkiye ile ilişkilerin kötüye gideceğini düşündüğünü dile getiren Linden, “AKP hükümetinin performansı bizi şaşırttı” dedi. Barış, istikrar ve refah gibi kazanımların tüm Avrupa için geçerli kılınması gerektiğine işaret eden Linden, “Hükümetler, barış ve refah için gereken reformları uluslararası toplum içinh değil, öncelikle kendi vatandaşları için hayata geçirmelidirler” diye konuştu.


“TREN KAZASI NE AB'NİN NE DE TÜRKİYE'NİN ÇIKARINA”

Linden, bir gazetecinin “Türkiye ile AB arasında bir tren kazası yaşanabilir mi?” sorusuna ise şöyle yanıt verdi:


“Tren kazası terimini kullanmamayı tercih ederim. Çünkü bazı siyaset adamlarının sürece baskı kurmak için bazı terimler bulduklarını görüyorum. Ben bu terimi kullanmayı tercih etmiyorum. Böyle birşey ne AB'nin ne de Türkiye'nin çıkarınadır. İki tarafın da dengeli bir yaklaşım göstermesi gerekiyor. Kimi zaman, Türkiye'nin bazı konularda çok gergin olduğunu görüyorum. Ama 15 yıl sonra Avrupa bugünkünden çok farklı olacak. Tıpkı 15 yıl önce Sovet Bloku'nun yıkılmasından sonraki Avrupa ile bugünkü Avrupa'nın aynı olmadığı gibi. Artık Türkiye ile AB arasında ortak değerlerden ve ortak hedeflerden bahsediyoruz.”


“SİYASİ TAAHHÜT, AYNI ZAMANDA RESMİ BİR TAAHHÜTTÜR"

AB'nin Türkiye ile müzakereleri sürdürmek konusunda istekli olduğunu vurgulayan Linden, müzakere süreci boyunca dengeli bir yaklaşım belirlemeye çalıştıklarını, her iki tarafın da sürece güvenle bakması için çaba sarfettiklerini kaydetti. Linden, Türkiye'nin AB'ye tam üye olması konusunda ise AB'nin tavrını, “Siyasi taahhüt aynı zamanda resmi bir taahhüttür” söleriyle açıkladı.


“FRANSA'NIN TAVRI AVRUPA'DA ATILMIŞ GERİ BİR ADIM”

Çok tartışılan 301. Madde ve Fransa Parlementosu'nun kabul ettiği Ermeni Soykırımı Yasası'na ilişkin görüşlerini de açıklayan Linden, “Türk hükümetinin 301. maddeyi değiştirmesi gerekiyor. Türkiye'de herkesin fikirlerini açıklama özgürlüğüne sahip olması gerekiyor. Olaya ifade özgürlüğü ekseninden bakarsak, Fransa'nın getirdiği yasa teklifi de ifade özgürlüğüne zarar vermektedir. Fransa'daki bu girişimi Avrupa'da atılmış geri bir adım olarak değerlendiriyorum” dedi. Fransa Parlamentosu'nun aldığı kararın Fransız Senatosu'nda kabul edilmeyeceğini umduğunu dile getiren Linden, “Bu konuda uzlaşmaya ihtiyacımız var. İki taraf arasında köprü kurulması gerekiyor” diye konuştu.


“TÜRKİYE GEÇMİŞİ İLE YÜZLEŞMEK ZORUNDA”

Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecinde geçmişi ile yüzleşmesi gerektiğinin altını çizen Linden, “Geçmişten kaçınmak, geleceği engeller” dedi. Üyelik sürecinin zor ve uzun bir süreç olduğunu ifade eden Linden, “Sürecin en yavaş unsuru sürecin hızını da belirleyecek” diye konuştu.



“UYGULAMA, ZAMAN ALACAK”

Linden, bir gazetecinin KKTC üzerindeki izolasyonların kaldırılıp kaldırılmayacağına ilişkin soruya ise şu yanıtı verdi:

“Reform sürecinin ilk olarak yeni yasalara ihtiyacı var. İkinci olarak uygulama gelir. Uygulama, zihniyetin değişmesi ile ilgili bir durum olduğu için biraz daha zaman alır. Bu sürecin doğası gereği, zaman zaman insanları ikna etmek konusunda biraz zorlanabilirsiniz. Önemli olan, aynı nihai hedeften bahsediyor olmaktır.” (ANKA)


18 yıl önce