Sırbistan devlet televizyonuna konuşan Daçiç, düne kadar paralel yapılar olarak adlandırılan Kosova'nın kuzeyindeki Sırp kurumları ve toplumun uluslararası anlamda ilk kez tanındığını söyledi.
Daçiç, Sırbistan'ın Kosova'nın bağımsızlığını tanımadığını ve Kosova'nın statüsüyle ilgili müzakerelerin devam edeceğini ifade etti.
"Uluslararası toplum, ilk kez Sırpların tarafında yer aldı" diyen Daçiç, Brüksel'de sadece Kosova Başkanı Haşim Taçi ile değil "Batı'nın tamamıyla müzakere ettiklerini" söyledi.
Kosova'daki muhalefet partilerinden oluşan Vetevendosye Hareketi Genel Başkanı Albin Kurti de Kosova Başbakanı Haşim Taçi'nin imzaladığı anlaşmanın Kosova'da devlet inşasını sabote ettiğini ve ülkedeki Sırp yapılarına yasallık verdiğini söyledi.
Basın toplantısı düzenleyen Kurti, Brüksel'de imzalanan anlaşmanın Kosova'nın çıkarlarına uygun bir anlaşma olmadığını kaydetti.
Vetevendosye Hareketi Genel Başkan Yardımcısı Shpend Ahmeti ise anlaşmanın Kosova'ya değil, Sırbistan'a yardım eden bir anlaşma olduğunu dile getirdi.
Ahmeti, şunları kaydetti:
"Bu anlaşma Taçi'nin kişisel anlaşmasıdır. 15 maddelik bu anlaşmayla Priştine ile Belgrad Kosova üzerindeki egemenliği ve hükümdarlığı paylaşmış oldu. Bu anlaşmayla oluşturulan Sırp Birliği ve Kosova devleti arasındaki ilişkiler Bosna Hersek ile Bosna Sırp Cumhuriyeti arasındaki ilişkilerin benzeri haline geldi. Kuzey Mitrovica, Banya Luka olurken, Graçanitsa ise Pale oldu."
