Tunus'ta, özellikle devrim sürecinde Libya'daki çatışmalardan kaçan Afrikalı işçilerin barındığı kampın kapatılması ihtimali, mülteciler arasında endişeli bir bekleyişe yol açtı.
Tunus merkezli Ekonomik ve Sosyal Haklar Forumu'nun başkanı Mesud er-Ramadani, düzenlediği basın toplantısında, BM Mülteciler Yüksek Komiserliği'nin (UNHCR), kapatılma talebinin ardından yaklaşık 2 bin mültecinin yaşadığı Şuşa kampında zor günler yaşandığını ifade etti.
Ramadani, 'BM Mülteciler Yüksek Komiserliği kampın kapatılmasını istiyor ancak mülteciler ne Libya'ya ne de öz vatanlarına dönebiliyor. Özellikle Eritreli, Somalili ve Çadlı mülteciler güvenlik sıkıntıları sebebiyle ülkelerine dönemiyor' dedi. Ramadani, Libya hükümetinden mültecilerin sorumluluklarını üstlenmesini, kamplar kurmasını ve mültecilere yönelik Cenevre Anlaşması'nı onaylamasını istedi.
Tunus'un Libya sınırında kurulan kampta yaşayan Çadlı mülteci Ahmed İbrahim ise AA muhabirine yaptığı açıklamada, 'Yaklaşık 18 aydır çok zor şartlar altında yaşıyoruz. Hiçbir çözüm yok ve durum daha da kötüleşiyor. Tunus hükümetinden bizi bu durumdan kurtarması için adım atmasını ve karar çıkarmasını talep ediyoruz' dedi.
UNCHR, Libya'da Kaddafi rejiminin devrilmesinin ardından çok sayıda mültecinin ülkelerine döndüğü gerekçesiyle kamptaki faaliyetlerini kademeli olarak azaltmış ve sonuç olarak kampın kapatılması çağrısında bulunmuştu. Tunus'taki BM Mülteciler Yüksek Komiserliği temsilcisi Ursula Schulz da Tunus yönetiminden Şuşa kampının kapatılmasına destek vermesini talep etmişti.
