|

Batı'nın ne dediği beni enterese etmez

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Esenyurt'ta toplu açılış töreninde idam cezası tartışmalarıyla ilgili olarak Batı'ya sert mesajlar verdi: Milletin idam talebine parlamento kararını verir. Parlamento karar verir de bana gelirse "Ben de bunu onaylarım" dedim. "Batı şöyle diyor böyle diyor" derler, beni enterese etmez.

Yeni Şafak
14:36 - 10/12/2016 Cumartesi
Güncelleme: 15:22 - 10/12/2016 Cumartesi
Yeni Şafak

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Esenyurt'ta toplu açılış töreninde 15 Temmuz, idam tartışmaları ve Anayasa değişiklik paketiyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. İşte Erdoğan'ın açıklamalarından bazı notlar:



20 yıl önce nasıl bir Esenyurt vardı, şimdi nasıl bir Esenyurt var. Bu ilçemizin çehresini değiştiren belediye başkanımızı tebrik ediyorum. İnşallah Esenyurt daha da gelişecek. Esenyurt aynı zamanda kahramanlığıyla da göz dolduruyor. 15 Temmuz gecesi buradan havalimanına kadar olan 22 km yolu yürüyerek o çağrıma farklı bir cevap verdiniz ve 29 gün meydanlarda demokrasi nöbeti tuttunuz. Şahadete yürüyen kardeşlerimizi unutmak mümkün mü? Gazilerimizi unutmak mümkün mü? Çanakkale unutulur mu, Kurtuluş Savaşı unutulur mu? Bazıları "Unutturulmak isteniyor" diyor. Ne unutacağız ne unutturacağız. İstanbul 98 şehit, 948 gaziyle, sokaklara dökülen milyonlarca kişi ile en güçlü direnişi gösteren şehirlerimizin başında geliyor. Tüm kardeşlerime bir kez daha teşekkür ediyorum. Biz Allah'tan başka gücün karşısında eğilmedik. Sadece rükuda eğiliriz. Böyle bir millete sahip olduğumuz için hamdolsun. 15 Temmuz, 5 ay. Hala bazılarının 15 Temmuz'u tarihin akışı içinde hakettiği yere tam olarak oturtamadığını düşünüyorum. Batı çıldırıyor. Türkiye "Yarışın içinde ben varım" diyor. "Kişi başına milli gelirde ben varım" diyor. Milletin idam talebine parlamento kararını verir. Parlamento karar verir de bana gelirse "Ben de bunu onaylarım" dedim. "Batı şöyle diyor böyle diyor" derler, beni enterese etmez. Bizi yıkmak için yapılan hamleler birliğimizi, kardeşliğimizi güçlendiriyor. Üstad ne diyor, "Herşey akar, su, tarih, yıldız, insan ve fikir oluklar çift. Birinden nur akar, birinden kir"... Birileri bizim oluklarımızdan kir akıtmaya çalıştıkça milletimiz inadıyla nur akan oluğun önünü açmıştır.



"Geceleri yapılan beddualar tutmadı"

Kardeşlerim 15 Temmuz'da darbeciler bize darbe indirmeye kalktı ama milletimin tokadıyla darbe yediler. Türkiye'yi millet kurtarabilir. Biz çareyi dışarıdan ithal ürünlerle, o formüllerle çözmeye çalıştık. Bizi nasıl erittiler? Bizi nasıl yediler, bitirdiler... Siz varsınız ya evelallah. Bu gençlik olduktan sonra bu millet yıkılır mı? Önümüzdeki dönem, eğitim sistemimizi ana sınıfından başlayarak yüksek öğretime kadar her alanda tarihimizle, kültürümüzle barışık bir zemine oturtacağız. 15 Temmuz ne kadar küllenirse küllensin, bu milletin özünde, kökünde var olan o asil duruşun tüm canlılığıyla olduğunu göstermiştir. Gölbaşı'ndaki polis özel harekat merkezinde 56 aslan gibi polisimiz şehit oldu. Allah yolunda öldürülenlere "Ölü" demeyiniz. Onlar Allah katında diridir. Meclis'i bombaladılar, Boğaziçi Köprüsü'nde 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde, Büyükşehir Belediyesi binası önünde, Çengelköy'de, Ankara'da Genelkurmay önünde sivil halkı silahlarla vurarak şehit etmenin izahı yoktur. 8'de harekete geçen darbecilerin netice alamayacakları 3-4 saatte belli olmuştu. Minarelerden selalar okunduğu anda iş bitmişti. İlerleyen saatlerde döktüğü kanlar kendi alçaklıklarının eseridir. Pensilvanya'dan yardım gelmedi. Pensilvanyalı buraya ulaşamadı. Geceleri yaptıkları beddualar tutmadı. Tam aksine şu topluluğun duaları onları vurdu. Buna rağmen devlete teslim olmak yerine, ihanete teslim olup milletin kanını döktüler. Milletimle iftihar etmeyeyim de kiminle edeyim? Benim milletim İstiklal Marşı'nı hazmetmiş. "Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma sakın, Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın". Bu millet ölümü göze aldı. Benim milletimin elinde imanı vardı, bayrağı vardı. Milletimizin bu kutlu kıyamını Akif'in duasını yad edelim: "Kükremiş arslan kesilir her nefer. Döktüğü kandan göğe vursun zafer. Toprağa bir damlası boşa akmasın. Amin desin hep birlikte yiğitler. Allahu ekber gökten şehitler... Amin, Amin, Allahu ekber..".



"Milletimiz Osmanlı tokadını esirgemez"

FETÖ'yü en çok motive eden hususlar başında devleti ve milleti kendilerinin yönettiği kısmına kapılmaları. Devlet kurumsal bir mekanizma ama bundan ibaret değil. Bizim milletimizde devlet üst değerdir. Dağdaki çobanından profesörüne kadar her bir fert kendisini devletin sahibi olarak görür. Böyle durumda kimseden emir beklemeden harekete geçer milletimin her ferdi. Çanakkale'de devletin zorlamasıyla harekete geçen millet değildi benim milletim. FETÖ'cüler kerameti kendilerinde görmeye başladılar. Kamu kurumlarındaki mensuplar, "Devlet biziz" demeye başladı. 17-25 Aralık'tan beri kendileriyle aralarındaki mesafeyi milletimiz gösterdi. Bizim milletimiz Osmanlı tokadını esirgemeyen bir millettir. Merhum Arif Nihat Asya'nın dizeleriyle milletim şu şekilde haykırdı: Ey şimdi süzgün, rüzgârlarda dalgalı; Barışın güvercini, savaşın kartalı. Yüksek yerlerde açan çiçeğim. Senin altında doğdum. Senin altında öleceğim. Tarihim, şerefim, şiirim, her şeyim:


Yer yüzünde yer beğen! Nereye dikilmek istersen, Söyle, seni oraya dikeyim!" Bizim bayrağımız bu. 15 Temmuz'u en iyi gençliğimiz anlayacaktır ve anlatacaktır.



"İşgalci değiliz, işgalcilerin karşısındayız"

14 yıldan daha iyi çalışacağız. 2023 ve 2071 vizyonlarımız için sağlam bir altyapı kurduğumuzu düşünüyorum. Hepimiz faniyiz, kimse gururlanmasın. Vakit geliyor, ne zaman, nerede, ne olacak belli olmaz. Ne bir an ileri, ne bir an geri. Emaneti sahibine teslim edecek miyiz? Her nefis ölümü tadıcıdır. Sonunda, Allah'a döneceğiz. Bir gün biz de veda edeceğiz hayata. Geleceğe kararlı, donanımlı gençler bırakmış olmak en büyük iftihar kaynağım olacaktır. En büyük görev siz gençlerimize düşüyor. Gençler, iki şeye aynı anda sahip çıkmalısınız. Birincisi inancınıza, tarihinize, medeniyetinize, kültürünüze sahip çıkacaksınız. Bunu yapmazsanız küresel kargaşada kaybolur gidersiniz. İkincisi ülkenize, milletinize, davanıza, mağdurlara, mazlumlara sahip çıkacaksınız. Bunu yapmadığınızda da varlığınızın anlamı kalmaz. Onun için "Tek millet" diyoruz. 80 milyon, tek millet. Ayrım yok. Biz yaradılanı yaradandan ötürü sevdik. Ayrım yok. Tek bayrak. Bizim bayrağımız, şehidimizin kan rengidir. Hilal bağımsızlığımızın ifadesi. Her yıldız, bir şehidimiz. Üçüncüsü tek vatan. Dört, tek devlet. Türkiye Cumhuriyeti devletinden başka devlet var mı? "Yok şurada bu olacakmış, şu olacakmış..." Kim ayağa kalkıp birşey yapmak isterse bak, Güneydoğu'da neler oluyor? Bu tarla değil, vatan. Tarlanın vatan olması uğrunda şehitler olmasıyla bakidir. "Şüheda fışkıracak toprağı sıksan, şüheda! Canı, cananı, bütün varımı alsın da Huda..." Biz işgalci değiliz ama işgalcilerin karşısındayız. Türkiye olarak öyle gelişmelere şahit oluyoruz ki diğer ülkeler bizi gıptayla izliyor. Evelallah, tarihini de yakından bilen bizler için fotoğraf çok açık. Ne zaman kendimizi toparlamaya çalıştıysak aynı şey oldu. Kimi zaman dışarıdan, kimi zaman içeriden yapılan saldırılar oldu. Bu defa da aynı oyun. Tutmayacak.



"Yeni Anayasa inşallah yeni bir dönemin başlangıcı olsun"

Yeni Anayasa çalışmaları var. Hükümet, hazırlıkları parlamentoya sunacak. Parlamentodan başarılı bir referandum oylamasıyla 330'u aşacak şekilde geçer. Ve ondan sonra da parlamento bunu milletimize taşıyacak. İnşallah parlamentomuz da buna hazır olduğunu sizlere getirmek suretiyle ortaya koyar. İnşallah yeni bir dönemin başlangıcı olsun.








#Esenyurt
#Recep Tayyip Erdogan
#Toplu açılış
7 yıl önce
default-profile-img