Şirketlerin ellerinde taşınmazların değeri TBMM Plan Bütçe Komisyonu’nda önceki akşam kabul edilen kanun teklifi ile korumaya alındı. Yeni kanun teklifine göre bilanço esasına göre defter tutan işletmelerin ellerindeki taşınmazın değeri Yİ-ÜFE artış oranı ile yeniden belirlenecek. Karşılığında da yüzde 5 vergi alınacak. Ancak reel sektör verginin yüzde 2 olmasından yana. İşletmelerin taşınmazlarının bilançolarındaki değerinin güncel olmasını sağlayacak “yeniden değerleme” uygulaması 2005 yılında kaldırılmıştı. Yerine getirilen “enflasyon değerlemesi” ise taşınmazların değerinin enflasyon karşısında erimesinin önüne geçememişti.
GEÇİCİ SÜRE UYGULANACAK
Plan Bütçe görüşmelerinde Gelir İdaresi Başkanı (GİB) Adnan Ertürk, düzenlemeyi bir defaya mahsus ve geçici bir süre için getirdiklerini söyledi. Buna göre, finans ve bankacılık sektöründe faaliyet gösterenler, sigorta ve reasürans şirketleri, emeklilik şirketleri ve emeklilik yatırım fonları, sürekli olarak işlenmiş altın, gümüş alım-satımı ve imali yapan mükellefler yararlandırılmayacak. Kazançlarını bilanço esasına göre tutan gelir vergisi mükellefleriyle kurumlar vergisi mükelleflerinin bilançolarındaki taşınmazlarının bugünkü gerçek değerine yükseltilmesi sağlanacak. Taşınmazların değeri artırılınca bilançoların da kredibilitesinin artacağı, işletmelerin teknik iflastan kurtulacağı ve devletin de ciddi bir vergi geliri elde edeceği dile getiriliyor.
ÜST DÜZEYLE TEMASTALAR
Konunun bütün sektörleri yakından ilgilendirdiğine dikkat çekilirken, işletme varlıklarının gerçek değerleriyle bilançoda yer almasının sağlanması için Yİ-ÜFE yerine rayiç değer üzerinden olması isteniyor. Böylece bilançolarının da kredi kullanımına daha uygun hale geleceği belirtiliyor. Bu kapsamda reel sektörlerin çatı örgütü temsilcilerinin tasarının TBMM Genel Kurul’u görüşmeleri öncesinde Maliye Bakanlığı’nın üst düzey yetkilileri ile görüştükleri öğrenildi.
DEVLET DE KAZANACAK
Taşınmazların enflasyona endekslenme yerine, piyasa rayiç değeri üzerinden gerçek değerine kavuşacağı dile getirilirken, piyasa rayiç değerinin, Yİ-ÜFE’den yüksek olacağı ifade ediliyor. Yüzde 5 oranındaki verginin de mükellefler açısından yüksek olacağı belirtiliyor. Yüzde 2’ye düşürülmesine rağmen rayiç değer nedeniyle devletin daha fazla vergi imkanına kavuşacağı belirtiyor
- SEKTÖRDEN ÖNERİLER
- Sektör temsilcileri önerilerini şöyle sıraladı: “Bir defaya mahsus şirket aktifine kayıtlı taşınmazların kayıtlı değerlerinin SPK lisanslı değerleme şirketlerince belirlenen rayiç değerlerine yükseltilmesi sağlanmalı. Kayıtlı değer ile rayiç değer arasındaki fark ise pasifte özel bir fon hesabında tutulmalı. Fon hesabındaki tutar, gider artırıcı hesaplardan mahsup edilmesin. Böylece bilançolarda zarar yazılmasına fırsat verilmesin. Değer artışı da gelir veya kurumlar vergisine tabi tutulsun. Amortismanların da rayiç bedel üzerinden ayrılmasına izin verilsin. Bunların satışında, taşınmazın artırılmış değerleri kayıtlı değer olarak kabul edilsin.”
