Anadol marka aracına 40 yıldır gözü gibi bakıyor

Coşkuner, klasik araba tutkunu birisi olarak yerli otomobil Anadol'a özel bir ilgisinin olduğunu söyledi.

Anadol'un ilk ve tek arabası olduğunu anlatan Coşkuner, şunları söyledi:

"Arabamı çok seviyorum. Çocuklarım arabayı satıp başka araba almam konusunda çok ısrar ediyorlar ama ben arabamı değiştirmedim, değiştirmeyeceğim o benim ilk göz ağrım. Ben Anadol hastasıyım. Arabama evladım gibi bakıyorum. Benim dört çocuğum var, beşinci çocuğum da Anadol'dur. Yağını, suyunu, her şeyiyle kendim ilgileniyorum. Arızalarını kendim yapıyorum. Beni hiç yolda bırakmadı. Arabamdan çok memnunum."

Anadol marka araba satın almanın çocukluk hayali olduğunu kaydeden Coşkuner, "1979 yılında İstanbul'a giderek o zaman 375 liraya aldım. Maaşımdan biriktirdiğim para yetmeyince eşimin altın zinciri vardı onu sattım. Aracı 40 yıldır kullanıyorum. Allah'a şükür ciddi bir kaza geçirmedim. Suyunu, yağını, lastiklerini kontrol etmeden yola çıkmam" dedi.

Ölümünden sonra da satılmasını istemiyor

Aracıyla uğraşmaktan zevk aldığını dile getiren Coşkuner, şunları söyledi:

"Bu benim hobim. Bunu satmayacağım, ölene kadar bende kalacak. Antikacılar çok geldiler güzel de para verip arabamı almak istediler ama ben satmadım. Çocuklarıma da nasihat etmişim, ben öldükten sonra da satmayacaklar hatıra olarak saklayacaklar."

4 kızının gelin arabası oldu

Arabasını yaptırdığı kapalı garajda muhafaza ettiğini anlatan Coşkuner, bundan dolayı da aracının temiz kaldığını belirtti.

Eski araba olduğu için aracının antika durumunda olduğunu vurgulayan Coşkuner, "Her gören buna hayran kalıyor. Gelin damat çekimlerinde arabamı fon olarak kullanıyorlar. Komşuların düğünlerinde gelin arabası bile yaptık. Mahalledeki çocukları arkaya bindirip gezdiriyorum çocuklar hem beni seviyorlar hem arabamı seviyorlar. 40 yıldır bu arabayla çok güzel anılarım var, 4 kızıma gelin arabası oldu. O anılar unutulacak gibi değil" diye konuştu.