15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında, İstanbul Atatürk Havalimanı'nda tankları egzozuna kıyafetlerini tıkayıp, durduranlardan biri olan 42 yaşındaki gazi Mehmet Şükrü Kıntaş, koronavirüs nedeniyle hayatını kaybetti. Memleketi Şanlıurfa'da toprağa verilen Kıntaş, hain darbe girişiminin yaşandığı geceyi şu sözlerle anlatmıştı: "Tankların egzozlarını tıkadıktan sonra stop etmeye başladılar. Ondan sonra diğer tankları durdurmaya çalıştık ve toplam 9 tankı durdurduk. Öyle bir imanla yürüyorduk ki sanki tank değil de karşımızda bir teneke parçası vardı."
1/ 9
5 çocuk babası Kıntaş'ın cenazesi, memleketi Şanlıurfa'ya getirildi. Lokanta işletmeciliği yapan Kıntaş için Yusuf Paşa Camisi'nde cenaze töreni düzenlendi.
2/ 9
Cenaze namazına Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin, Büyükşehir Belediye Başkanı Zeynel Abidin Beyazgül, ilçe belediye başkanları, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile çok sayıda kişi katıldı.
3/ 9
Mehmet Şükrü Kıntaş'ın cenazesi, kılınan namazın ardından Bediüzzaman Mezarlığı'nda toprağa verildi.
4/ 9
Öte yandan vefat eden Mehmet Şükrü Kıntaş'ın, 15 Temmuz'da Atatürk Havalimanı'na hareket eden 9 tankı arkadaşları ile egzoz deliklerine elbiselerini tıkayarak nasıl durdurduklarını anlatışı hala akıllarda.
5/ 9
Kıntaş, hain darbe girişiminin yaşandığı geceyi şu sözlerle anlatmıştı:
6/ 9
“15 Temmuz gecesi biz o gece haberi aldığımızda beynimizden vurulmuşa döndük. Hemen arkadaşlarımı topladım 80'lerde babalarımızın, 60'larda dedelerimizin yaşadığı zilleti yaşamamamız gerekiyor diyerek Dalyan kardeşimle birlikte Boğaz Köprüsü'ne gitmek istedik. Yolda da tankların havalimanına gittiğini görünce biz hemen tankların önüne bir tane tır çektik. O sırada da 'tankların egzozlarını kapatırsak tanklar stop eder' diye kalabalıktan bir ses duyduk. Ben ona Hızır Aleyhisselam diyorum. Çünkü hiçbir zaman bulamadık o arkadaşın kim olduğunu.
7/ 9
Tankların egzozlarını tıkadıktan sonra stop etmeye başladılar. Tanklar stop edince ben hemen tankın içine girdim. Bir tane komutan bana silah uzattı. O sırada ben de silahı elinden aldım. Çünkü o korkuyordu, Allah bizim kalplerimizden korkuyu almış onların kalplerine vermişti. Diğer askerleri de esir aldım ve oradaki polis arkadaşa teslim ettim. Ondan sonra diğer tankları durdurmaya çalıştık ve toplam 9 tankı durdurduk. Öyle bir imanla yürüyorduk ki sanki tank değil de karşımızda bir teneke parçası vardı. Bizim millet olarak bir kusurumuz varsa çok unutkan bir milletiz."
8/ 9
9/ 9
#İstanbul Atatürk Havalimanı
#Mehmet Şükrü Kıntaş
#Şanlıurfa
3 yıl önce