|

'ABD havadaki jammerları harekete geçirmiş'

Yeni Şafak yazarlarının Türkiye ve dünyadaki gündeme dair analizlerini sizler için özetledik... Mehmet Acet köşesinde 'ABD uydu sinyalini Türk uçaklarını durdurmak için mi kesti?' sorusuna yanıt aradı. Yusuf Kaplan, Aydın Ünal, Fatma Barbarosoğlu ve Süleyman Seyfi Öğün de gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Yeni Şafak
08:41 - 3/07/2017 Pazartesi
Güncelleme: 09:03 - 3/07/2017 Pazartesi
Yeni Şafak
Fatma Barbarosoğlu, Süleyman Seyfi Öğün, Aydın Ünal, Mehmet Acet, Yusuf Kaplan.
Fatma Barbarosoğlu, Süleyman Seyfi Öğün, Aydın Ünal, Mehmet Acet, Yusuf Kaplan.

Mehmet Acet, Yusuf Kaplan, Aydın Ünal, Fatma Barbarosoğlu ve Süleyman Seyfi Öğün'ün yazılarının en dikkati çeken bölümleri:

Ankara Moskova ile harekete geçince...


İnsan bazen işittiği sözleri anlamlandırabilmek için uzun süre beklemek zorunda kalabiliyor.Hatta bu durum kimi zaman yıllar alabiliyor. Şimdi aktaracağım anekdotta olduğu gibi. 2014 ilkbaharında, yani bundan üç yıldan biraz daha fazla bir vakit önce, dönemin etkili bir hükümet üyesi ile seçim bölgesinden Ankara’ya dönüş yolunda sohbet halinde idik. Muhatabım bir ara sözü İmralı’dan Ankara’ya ulaşan yeni haberlere getirdi. Şöyle dedi: “Suriye işi çözüm sürecini olumsuz etkiliyor. Abdullah Öcalan, Suriye’deki militan sayısının 60 bine çıkartılmasını istiyor.”


Bir toplumun intiharıdır bu


Cumhuriyet tarihinin son üçte birlik dilimine “Kürt meselesi” damgasını vurdu.Bundan sonraki sürece, önce laiklik meselesi, sonra da laiklik üzerinden kaşınacak “Alevî meselesi” damgasını vuracak… Dikkatli olmamız, fikrî ve siyasî olarak iyi hazırlanmamız gereken zorlu bir süreç bizi bekliyor… “DEVLETSİZ” MİLLET! Neredeyse iki asırdır milletin kaderini milletin kendisi şekillendirmiyor bu ülkede. Özellikle son bir asırdır milletin tarihi, hafızası, medeniyet iddiası ve birikimi önce inkâr edildi, sonra adım adım linç edildi. Milletin devleti olmadı, devlet “ele geçirildi”. Hafızasız, tarihsiz, kimliksiz, nevzuhûr seküler bir devlet, dolayısıyla “devletsiz” bir millet icat edildi… KÜLTÜREL İNKÂR, SIĞLIK VE KÜLTÜREL İNTİHAR


Kazakistan’da Fetullahçıları kullanıyor


Bugünkü Kazakistan topraklarının bir kısmının da içinde bulunduğu geniş Türk havzası tarihte Türkistan olarak nam salmıştı ve İslam’ın en parlak ilim ve medeniyet merkezleri bu bölgede doğmuştu. 13. Yüzyıl’da Moğollar bütün bölgeyi işgal ettiler, Anadolu’ya kadar geldiler. Moğol istilasının ardından bölge iç karışıklıklar yaşadı, ardından da Rus işgali başladı.Bölgenin önemli devletlerinden olan Kazakistan, 16 Aralık 1991’de Nursultan Nazarbayev önderliğinde bağımsızlığını ilan etti. Asırlar süren işgal ve karışıklıklar nihayet sona erdi. Tarihi Türkistan bölgesi, şehirleriyle, şehirlerindeki medreseleriyle ve yetiştirdiği alimlerle İslam ilim ve medeniyetine en parlak dönemini yaşatmıştı. Ne var ki, Moğol ve Rus işgali, bölgeyi asırlar süren bir kuraklığa sevk etti.


'Türkiye’nin psikolojisi bozuluyor' haberi yapıldı


30 Haziran 2017 günü, 21.yüzyılın ruhunu temsil eden bir haber ile karşılaştık.Baba Savaş İçten, çocuklarının annesi bloger Nihan Kayalıoğlu aleyhine,   ticari kazanç elde etmek üzere çocuklarının vidyolarını kullandığı iddiası ile taciz davası açtı. Mahkeme  babayı haklı gördü. Suçlu bulunan annenin sosyal medya hesabında 200 bine yakın takipçisi var ve “çocuk dünyaya getirmekten korkan genç kadınları”,  “bu iş”in ne kadar eğlenceli olduğuna ikna etmek üzerine kendine bir misyon biçtiğini ifade ediyor “bloger anne”. Nihan Kayalıoğlu’nun  “hikayesini”, “sıradan  insan”ın fenomen olması bağlamında tekrar ele alacağım inşallah.  Sosyal medya, babayı haklı görerek annenin cezalandırılması yönünde fikir beyan etti. Ancak fikir beyan edenlerin kafasının pek de net olmadığını söylemek gerekiyor. Kafalar neden karışık?


Bağlantılı olan kurumsal din


Almanya’da eşcinsellerin evlenme hakkı tanındı.. PKK’lı militan kızlar, çevreci hassasiyetleri ve kozmetik bakım görmüş sûretleriyle modern Amazonlar olarak lânse ediliyor. Almanya’da bir dişi polis sosyal medyanın gözbebeği oldu.. Bunlar dikkâtimi çeken bir kaç haber. Ama bana çok düşündürücü geldi.Dünyânın gidişâtına bakıldığında artık kimsenin yaptığı entelektüel spekülasyonlar sebebiyle, “savaş çığırtkanlığı” yapmakla suçlanamayacağını söyleyebilirim. Arkaplânına dâir hatırlatmalar yapmayacağım. Bu konularda zâten yeteri kadar yazıyorum. Evet; kapitâl-dünyânın çevrimsel ve yapısal krizlerini idrâk ediyoruz. Yaygın bir savaş tehlikesi, bunun neticesi olarak her gün biraz daha dünyâyı kuşatıyor. Bildiğimiz bir şey daha var: Savaş artık sâdece top ve tüfekle değil; hayâtın her alanına sirâyet etmiş durumda. II.Genel Savaş, propaganda savaşlarının ilk ciddî tipini öğretti. Soğuk Savaş ise bu savaş tarzını alabildiğine derinleştirdi. Tabiî ki bu savaş özünde küt ideolojilere dayanıyordu. 


#​Mehmet Acet
#Yusuf Kaplan
#Aydın Ünal
#Fatma Barbarosoğlu
#Süleyman Seyfi Öğün
7 yıl önce