Etrafı mübarek kılınan ve Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa’da 22 Osmanlı eseri bulunuyor. Geçtiğimiz günlerde İsrail askerlerinin postallarıyla saldırdığı kutsal mekândaki eserlerin de tehdit altında olduğu ortaya çıktı. Bölgenin alttan oyulmak suretiyle kazı faaliyetine tabi tutulduğunu anlatan Mirasımız Derneği Başkanı Muhammed Demirci, yapılan kazı çalışmaları nedeniyle Osmanlı eserlerinin de tehlike altında olduğunu söyledi.
KANUNİ'NİN ÇEŞMESİ DURUYOR
Mescid’i Aksa içerisinde Osmanlı Padişahı Kanuni Sultan Süleyman tarafından yaptırılan Süleyman Çeşmesi, başta olmak üzere 22 Osmanlı eseri yer alıyor. Süleyman Namazgâhı’nın güneyinde bulunan Çeşme, 1536 yılında Kanuni Sultan Süleyman döneminde inşa edildi. IV. Mehmet tarafından yaptırılan Mescid Şalan Çeşmesi de bir diğer Osmanlı eseri. Kubbet-us Sahra’nın kuzeybatısında yer alan çeşmenin 1651 yılında inşa edildiği biliniyor. Şu an mihrapsız olan çeşme, güvenlik odası olarak kullanılıyor.
Yine Mescid-i Aksa içinde Osmanlı Medresesi adıyla bir medrese bulunuyor. Eşrefiye Medresesi ve Mathara kapısı arasında yer alan ve iki kattan oluşan medresenin bir kısmı, Mescid-i Aksa’nın dışında yer alıyor. 1436 yılında yapılan eser, daha sonra İsrailliler tarafından zorla ele geçirildi. Pencereleri taşlarla kapatılan medresenin pencereleri, Aksa’nın avlusuna bakan tarafında bulunuyor.
İNZİVA ODALARI MUHASEBE OFİSİ
Kubbet-üs Sahra’nın avlusunun batı tarafında bulunan ve güney kemerinin kuzeybatı tarafında yer alan ofis de Osmanlı tarafından yaptırıldı. Şu an Mescid-i Aksa’nın imar heyeti, muhasebe ofisi olarak kullanıyor. Muhasebe ofisi olarak kullanılan odanın alt kısmında yer alan bir başka oda ise Kudüs şehrinin zekât komisyonunun ikamet yeri olarak kullanılıyor. Her iki oda daha önce inziva odası olarak da kullanıldı.