Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü 28 Şubat soruşturması kapsamında ifade veren ve nöbetçi hakimlikçe serbest bırakılan MHP Milletvekili emekli Korgeneral Engin Alan, savcıların itirazının ardından 28 Şubat Soruşturması'nda da tutuklandı. Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan Alan, sabah saatlerinde cezaevi aracı ile eskort eşliğinde Ankara Adliyesi'ne getirildi. Alan, 28 Şubat soruşturması kapsamında soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Mustafa Bilgili'ye ifade verdi. Engin Alan daha sonra tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi. Alan, 28 Şubat soruşturması kapsamında tutuklandı. Kararın ardından Engin Alan, geldiği cezaevi aracıyla Silivri'ye götürüldü.
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nin duruşma salonundaki sorguya Alan'ın avukatı Yakup Akyüz de katıldı. Eylül 1996 ile Ağustos 2000 arasında Genelkurmay Başkanlığı Özel Kuvvetler Komutanlığı yaptığını ifade eden Alan, atılı suçlamalara ilişkin dönemde, sınır ötesinde, Kuzey Irak'ta PKK terör örgütüyle mücadele ettiğini anlattı. Batı Çalışma Grubu'na (BÇG) dair hiçbir çalışmadan haberdar olmadığını kaydeden Alan, hakkındaki suçlamaları reddetti. Alan'ın avukatı Akyüz de ''müvekkilinin askeri dehası ve vatanseverliğiyle örnek bir isim olduğunu'' ifade ederek, Akyüz, suçlamaları kabul etmediklerini sözlerine ekledi.
Alan'ın, 7 gün içinde karara itiraz edebileceği de tutanakta yer aldı. 28 Şubat Soruşturması'nı yürüten savcılar, soruşturma kapsamında ifadesini aldıktan sonra tutuklama talebiyle sevk ettikleri Alan'ın nöbetçi hakimlik tarafından serbest bırakılmasına itirazda bulunmuştu. İtirazı, Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nce karara bağlayan mahkeme, ''atılı suçun niteliğini'' dikkate alarak, Alan hakkında ''yakalama kararı'' çıkartmıştı.
Hakim Uslu, ifadenin alınmasının ardından Alan'ın, ''Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni cebren devirmek, hükümetin görevlerini kısmen veya tamamen engellemek, engellemeye teşebbüs etmek, darbeye teşebbüs etmek'' suçlamalarından tutuklanmasına karar verildiğini açıkladı. Tutuklama kararının gerekçesinde, Alan'ın,
mülga 765 sayılı TCK'nın 147. maddesinde belirtilen eylemleri işlediğine dair kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösterir olguların bulunması, sevk maddesinde belirtilen eylemler için öngörülen cezaların alt ve üst sınırları, adli kontrol kararının yetersiz kalacağı ve eylemlerin TCK'nın 100/3 (a) maddesinde sayılan katalog suçlardan olmasının dikkate alındığı kaydedili.