- Çavuşoğlu, Ankara ile Seul arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin de istikrarlı şekilde geliştiğini belirterek Güney Kore'nin, Türkiye'nin Doğu Asya’da Serbest Ticaret Anlaşması yaptığı ilk ve tek ülke olduğunu hatırlattı.
Güney Koreli şirketlere yatırım çağrısı
Bu durumun ekonomik iş birliğini güçlendirdiğini ve ekonomik bağları derinleştirmek için yeni yollar açtığını kaydeden Çavuşoğlu, "Daha fazla Güney Koreli şirketin ülkemizde yatırım yapmasını istiyoruz. Küresel tedarik zincirleri değişirken, Güney Koreli şirketler Türkiye'nin Avrupa'dan Afrika'ya kadar çok çeşitli pazarlara erişiminden yararlanabilir." ifadelerine yer verdi. Çavuşoğlu, Türkiye'nin araştırma ve kalkınma iş birliğini geliştirme konusunda istekli olduğunun altını çizerek özellikle Afrika, Orta Doğu ve Orta Asya’da Türk ve Güney Kore uzmanlık ve bilgi birikimini bir araya getirerek üçüncü ülkelerde iş birliği yapılabilecek alanlar olduğunu hatırlattı.
- Öte yandan Çavuşoğlu, iki ülke arasındaki güçlü bağlara ek olarak Türkiye ve Güney Kore'nin uluslararası forumlarda, özellikle Birleşmiş Milletler (BM), G20 ve MIKTA (Meksika, Endonezya, Güney Kore, Türkiye ve Avustralya) gibi platformlarda yakın iş birliği geliştirdiğini bildirdi.
"Yeniden Asya Girişimi" vurgusu
İlk aşamada, esas olarak ortaklarla ticari ve ekonomik iş birliğini geliştirmeye odaklandıklarına işaret eden Çavuşoğlu, bağlantı, lojistik ve ulaşım, savunma sanayisi, enerji, dijital teknoloji, finans ve kültürel alışveriş gibi çok çeşitli alanlarda ortak çıkar ve hedeflere dayalı somut sonuçlar elde etmeyi umduklarını belirtti.
Türkiye ile Asya arasında köklü bağlar var
Çavuşoğlu, Türkiye'nin Asya ile köklü bağları olduğuna dikkati çekerek "Yeniden Asya girişimimiz bu derin kökleri, bizim için daha parlak gelecek sağlayacak kazan-kazan iş birliğine dönüştürmek için bir vizyona sahip." değerlendirmesinde bulundu. Türkiye ve Güney Kore'nin, Afganistan'dan ağustostaki tahliyeler sırasında ve öncesinde iki uzun süreli kardeş müttefik olarak omuz omuza durduğunu anımsatan Çavuşoğlu, o zamandan beri Afganistan’da yeni bir siyasi gerçeklik olduğunu belirtti.
- Çavuşoğlu, şu an diplomatik sermayeye yatırım yapma ve insani çabaları oraya odaklama zamanı olduğunu bildirerek "Bu stratejik ülkede mevcut insani ve ekonomik krizin göz ardı edilmesi, bölgesel istikrarsızlık, düzensiz göç akışları ve terör faaliyetlerinde artış risklerini beraberinde getirecektir." ifadesini kullandı.