|

Bakan Selçuk: Her ay örnek sorular yayımlayacağız

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, dün yayımlanan LGS örnek sorularına ilişkin, "Hangi dersten, ne tür sorular çıkacağını her ay yayımlayacağız" ifaderini kullanırken okul kantinlerinde satılan ürünlerin obeziteyi arttırdığına yönelik eleştiriler ile ilgili olarak ise "Okul kantinlerindeki her bir ürün, bir QR kod çerçevesinde uzman heyetin denetiminden geçecek" dedi.

Yeni Şafak
10:55 - 25/10/2018 الخميس
Güncelleme: 14:13 - 25/10/2018 الخميس
Yeni Şafak
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk

Katıldığı AA Editör Masası programında gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ayrıca, geçtiğimiz gün açıklanan 2023 Eğitim Vizyonu'na ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Selçuk'un konuşmasından öne çıkan başlıklar:

Kantinlere denetim

Okul kantinlerindeki her bir ürün, bir QR kod çerçevesinde uzman heyetin denetiminden geçecek

“Bu bir millet, ülke ödevidir”

Geldiğim gün çok yüksek bir beklenti oluştu. Hiçbir vaatte bulunmadan, kelime sarf etmeden böyle büyük bir beklenti oluşması benim sorumluluğum değil. Yine de ne yapacağız, nasıl yapacağımız üzerine uzun yıllar çalışmamıza rağmen uyku düzenim kalmadı. Yeterince çalıştık mı? Sorusu aklımı çok meşgul ediyor. Elbette şikayet etmiyorum sadece sorumluluk benim değil, milletin. Bu bir millet, ülke ödevidir.

“Her ay örnek sorular yayımlayacağız”

Dün örnek sorular çıkardık, dedik ki, hiç endişelenme bir sürprizle karşılaşmayacaksın. Biz sana her ay örnek sorular göstereceğiz. Öğretmenlerimize diyoruz ki, ezber sorusu değil, yorum sorusu sor. Bu çocuklara ezber yaptırarak bir yere varamayız. Başka bir öğrenme yöntemi arzu ediyoruz. Çocuklara ezber yaptırmayın. Biz size her türlü kaynağı sunacağız. Seneye sınav daha az stresli, ne olduğu belli olan, çocukların neye çalışacağını bildiği bir düzen haline gelecek.

“Vizyon dokümanın 10 sayfası felsefe ve kuramla ilgili”

Bu mesele felsefesi kurulmadan, üzerine teorisi yapılmıyor. Mesele insandan ne anlıyoruz meselesi. Biz insan yetiştirmekle uğraşıyorsak, bizim insan görüşümüz ne ki? Buradan başlamak gerekiyor. Vizyon dokümanın 10 sayfası felsefe ve kuramla ilgili. Hiçbir alıntı, haber yok. Bütün haberlerle ilgili analizlere ve köşe yazılarına bakınca dikkatimi çeken, sadece Külliye'deki sunum başlıklarından hareket etmişler. Formasyon meselesinde olduğu gibi. Okunmamış demek ki.

“Her ülkenin eğitim kalitesi öğretmeninin kalitesini aşamaz”

Öğretmeni şu açıdan çok önemsiyorum. Öğretmene belli bir bağlamı, rutini verdiğimizde onun üzerinde kendi vicdanıyla beraber gerekeni yapıyor. Bundan endişe duymuyoruz. Sadece mesele sistemi tasarlamak. Mesele sistemi ölçmek, iyileştirmek. Her ülkenin eğitim kalitesi öğretmeninin kalitesini aşamaz. Öğretmene yatırım yapmadan, onlara katkı sağlamadan onlardan beklersek çok adil olmaz.

“Bütün ana mesleklerin kanunu var da öğretmenlerin niye yok?”

Askerlerimiz, hekimlerimizle ilgili o mesleğe ait kanunlar var. Ancak öğretmen 657’nin içinde, sıkışmış vaziyette. Ataması, yükselmesi, disiplini, kariyer meselesi, tazminatları aslında hepsi özelleşmeli. Ancak 1970’lerden beri temenni edilen, arzulanan kanundur, öğretmenlik meslek kanunu. Bir türlü çeşitli nedenlerle çıkmamış. Şimdi çıkması için bir ortam var. Cumhurbaşkanımızın da payı var. Bizim vazifemiz sadece girişiminde bulunmak, kararı meclis verir. Öğretmenlerin kimlik ve aidiyet meselesi. Sadece para meselesi değil. Bize ait bir kanunumuz var. Bütün ana mesleklerin kanunu var da, çok değerli gördüğümüz öğretmenlerin niye yok?

"İtirazımız hukuki bir değenlendirmeye dayanıyor"

Andımız ile alakalı hukuki bir mesele var o yürüyor. Oturup da bu böyledir, böyle değildir demenin hem tabiatım hem de eğitimin iyiliği icabı uygun bulmuyorum. Hukuki bir süreç olduğunu söylemek istiyorum. Hukuki değerlendirmeye dayanıyor itirazımız.


"Çocuklar teneffüslerde çok şey öğreniyor"

Teneffüs kelimesi, nefes almak, solunmak demek. Öncesinde bir dalgıç suyun dibine girip nefessiz kalıyor, ondan kurtulmak için suyun yüzüne çıkıyor. Ders öyle bir şey mi ki? Buna teneffüs demişler. Burada ince mana var.
Teneffüsler bizim en önemli derslerimiz aslında vizyon belgesine göre. Çünkü çocuklar teneffüslerde çok şey öğreniyorlar. Sosyalleşiyorlar, oyun oynuyorlar. Bu nedenle teneffüsler artacak. Bazen sahada yalvar yakar teneffüs uzasın istiyorlar. Mesele bunun süresini azaltıp uzatmak değil. Bunu nasıl zenginleştireceksiniz?

"5 yaşında okula başlanmaz"

Okul öncesi zorunlu olsun ifadesi güzel. Ancak bunun 18 bin öğretmen gerektirdiği, altyapısı için Türkiye’de hangi katmanda ne kadar açık olduğuyla ilgili ciddi bir hesaplama gerekiyor. Eğitim bilimci olarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim, 5 yaşında okula başlanmaz. . Bu iki yaş grubunu (5-6) alınca karışıyor. Burada bir düzenleme yapılacak.

"Artık emekliler kadar öğretmen alınacağı bir evreye doğru gidiyoruz"

Türkiye eğitim sistemi öğretmen yönünden bir doyuma ulaşıyor. Artık emekliler kadar öğretmen alınacağı bir evreye doğru gidiyoruz. Öğretmenlerimizi daha iyi değerlendirirsek, ihtiyaç da azalma da söz konusu olabilir. Şu an 100 bin ihtiyaç gibi gözüküyor. Ancak 20 bin atama olunca 80 bine inecek. Sonraki karar hükümet kararı. Bakanlığın şu kadar öğretmen alacağız demesi söz konusu değil.

"Devlet her bölgedeki çocukların geleceğini düşünmek zorunda"

Sözleşmeli öğretmenlerle ilgili ihtiyacı aslında çok net görüyoruz. İki sene önce yaklaşık 27 bin civarında atama yapmışken, bu öğretmenlerimizin 25 bin kadarının eş durumu ya da farklı nedenlerle o bölgelerden ayrıldığını görüyoruz. Devlet her bölgedeki çocukların geleceğini düşünmek zorunda.

"Ücretli öğretmenlik maaşlarında yılbaşından sonra artış olacak"

Ücretli öğretmenlerle ilgili yılbaşından sonra bir girişimimiz olacak. Ücretli öğretmenlik maaşlarında yılbaşından sonra artış olacak. Gündemde olan bir konu.

"İlgimi, becerimi çok bilmiyormuşum diyen yüzlerce çocuk var"

Biz 9’uncu sınıfı doğrudan bir mesleğe hazırlık gibi görüyoruz. Genel liselere geldiğimizde çocuklarımızın daha önceden yönlendirilmesiyle ilgili eksikliğimiz olduğu için çocuk lisede de olsa hatta bazen üniversitede de yüz binlerce öğrencimiz bir yeri kazanıp sonra yine sınava giriyor. Bu şunu gösteriyor, nereyi seçeceğimi, ilgimi, becerimi çok bilmiyormuşum diyen yüzlerce çocuk var. O zaman ortaokuldan itibaren yeni geliştireceğimiz beceri, yetenek testiyle mesela meslek liseleri için genel beceri testi oluşturuyoruz, bitmek üzere bir çocuk hangi mesleğe uygundur, bununla ilgili güzel bir test çıkıyor.

"4 sene önceki bilgiyi çocuğa soruyoruz"

Üniversite hazırlığında mesela yükseköğretime giriş sınavının ilkinde 9’uncu sınıftan çok soru çıkıyor. aradan 3-4 sene geçmiş, 4 sene önceki bilgiyi çocuğa soruyoruz. neden bunu 12’nci sınıftan yapmıyoruz. 9’uncu sınıf çocuğun 10’uncu sınıfa hazırlanması için olmalı. Bizim çocuğa kuyu kazdırma, şahsiyet inşa etme, kendini tanımasına fırsat verme düşüncemiz var. Böylece daha dar alanda, daha derinleşebilir.

"Başladıkları seneki gibi mezun olacaklar, kimseye sürprizler yapmayacağız"

Müfredat değişecek. Ancak bu sene değil, küçük ölçek çalışacağız ilk sene. İkinci sene pilot ölçek yapacağız. Üçüncü sene uygulamaya geçeceğiz. Her öğrenciye şunu taahhüt ediyorum, başladıkları seneki gibi mezun olacaklar. Kimseye sürprizler yapmayacağız.

16 ders meselesi azalacak, belki yarıya kadar azalacak

16 ders meselesi azalacak. Belki yarıya kadar azalacak. Yoksa çocuklarımızı telef ediyoruz. Bir çocuğun her şeyden bu kadar anlaması mümkün değil. Gereksiz bilgi yoğunluğu var.

"Fen ya da imam hatipli çocuklar üzerinden kavga olduğunda çocukların ruhu örseleniyor"

İnsanımızın muhalefet ihtiyacını çocuklarımız üzerinden karşılamasına karşıyım. Hepsi benim evlatlarım, bu çocuklar, şu çocuklar tartışması benim karakterime uygun değil. Vizyonda fen lisesi de, meslek lisesi de yazıyor. Bu çocukların her biri bizim öz evladımız. Fen ya da imam hatipli çocuklar üzerinden kavga olduğunda çocukların ruhu örseleniyor. Ben her çocuğun hukukunu korumak istiyorum. Kimseyi ötekileştirmek istemiyorum. Biz bütün renklerle ilgiliyiz. Bir Milli Eğitim Bakanı, masalar, okullar, öğretmenler niye var? Hepsi çocuk için. Çocuğun üzerinden bu meseleyi zenginleştirirsek çok daha mutlu olacağız.

"Bizim derdimiz çocuğu ölçmek değil, kendimizi ölçmek"

Şu ana kadar yapılmış bütün TEOG gibi sınavların sonuçlarına bakarak bir çözümleme yapmamız lazım. Hangi sınıf kritik sınıftır. Bu sınavlar merkezi yapılmayacak. Bizim derdimiz çocuğu ölçmek değil, kendimizi ölçmek. PISA nasıl yapılıyorsa, bunu da kendi ülkemiz için yapmayı arzu ediyoruz. Bunu karneye koyalım çocuklar notunu görsün gibi asla yapmayacağız. Okulumun durumu nasıl, sorunları nasıl çözeriz diye yapıyoruz.

"Bir öğretmenin şefkatini her şeyin önünde görüyoruz"

Müfredat kelimesi fertten geliyor yani bireysel olana müfredat denir. Toplu olana müfredat denmez. Ancak dünyada böyle bir yaklaşım var. Bizim müfredatla ilişkimiz, müfredat değişirse her şey değişecek değil. Müfredat araçlardan sadece biri, hatta küçük biri. Bir öğretmenin şefkatini her şeyin önünde görüyoruz. Şefkat yoksa, dünyanın en iyi müfredatı hiçbir işe yaramaz.

"Yabancı dil eğitiminde herkese aynı teknik uygulanmaz"

Yabancı dil eğitiminde herkese aynı tekniği uygulayarak başarı sağlanamaz. Hikaye temelli, proje temelli, tiyatro ile yabancı dil öğrenme gibi yaş gruplarına göre tekniğin, stratejinin değiştiği, esnek ve modüler bir yapıya ihtiyacımız var. Önümüzdeki 2 yıl içinde 5 ya da 6 çeşit yabancı dil öğretme yaklaşımını pilot olarak Türkiye'nin değişik okullarında uygulayacağız.

Vizyon dokümanının en güçlü tarafı, burada söylenen her şeyin fizibilitesinin yapılmış olmasıdır. Bunun parası var, bunun projesi var, bunun siyasi iradesi var. Bunun hiçbir dönem olmadığı kadar bir toplumsal kabul alanı var.

"Özel öğretime verilen bu teşvikler verilmeyecek"

Önümüzdeki süreçte, özel öğretime verilen bu teşviklerin verilmeyecek ,bunu daha önce ilan ettik,

"Mesleki eğitimde önümüzdeki yıl modüler yapıya geçiyoruz"

Mesleki eğitimde hemen önümüzdeki yıl modüler yapıya geçiyoruz çünkü orada elimizdeki birçok şey hazır.

"Okul gelişim bütçesi her okula standart verilmeyecek"

Okul gelişim bütçesi her okula standart verilmeyecek, ihtiyaca göre farklılaşan bir endeks üzerinden saptanacak.

Meslek liselerinde erkek öğrencilerin askerlik teciliyle ilgili bir avantaj elde etmeye çalışıyoruz.


Meslek lisesi üretimlerinde Hazine payını yüzde 1'e düşürerek rekabet gücünü artıracağız ve bu okulları 10 kat, 20 kat, belki 100 kat daha fazla üretimin içine sokacağız, belki bir yılın içerisinde.

"Sistemde tıkanma oluşuyor"

Yüz binlerce insana para vererek formasyon alma imkanı verdiğimizde onları gereksiz bir beklentiye sokuyoruz, sistemde tıkanma oluşuyor.

Okul müdürleriyle ilgili bir kadro ihdas etmeyi planlıyoruz, taslak kanunumuz hazır.

"YÖK Başkanımızla konuştuk karar verdik"

YÖK Başkanımızla konuştuk ve karar verdik. Öğretmenlik hakkını kim elde ettiyse, öğretmenlik mesleği uzman programını onlar alacak.

"Okul kantinlerindeki her bir ürün uzman heyetin denetiminden geçecek"

Okul kantinlerindeki her bir ürün, bir QR kod çerçevesinde uzman heyetin denetiminden geçecek.

"Ödevin anlamını değiştirmek istiyoruz"

Ödevin çeşidini, tabiatını, veriliş biçimini, anlamını değiştirmek istiyoruz. Bu, ödevin mahiyetinin de değişmesi anlamına gelir.

#Ziya Selçuk
#MEB
٪d سنوات قبل