|

Bir ayağı tarımda bir ayağı yolda

Bir buçuk yıldır dünyayı gezen Türk genci Kutluhan Özdemir, Avrupa ülkelerine sunduğu doğal tarım projesini şimdi de İtalya’da gerçekleştiriyor. Gittiği ülkelerin büyükşehirlerine gitmektense kasabalarını ziyaret eden Özdemir, yaşama şekliyle de toprağa dönülmesi gerektiğini göstererek, "Dünya doğal tarımı benden öğrensin" diyor.

Yeni Şafak ve
04:00 - 11/09/2016 Pazar
Güncelleme: 19:27 - 10/09/2016 Cumartesi
Yeni Şafak

Bisikletin özgür ruhu, arabayla gezmenin verdiği aile sıcaklığı derken dünyayı gezenlerden birçok hikaye dinledik. Bu hikayelerden en farklısını Kutluhan Özdemir yaşıyor. Gezdiği ülkelerde doğal tarım hakkında projeler hazırlayıp çeşitli işlerde çalışan Özdemir'in macerası Adana'da başlıyor. Henüz 14 yaşında Anadolu'yu gezen Kutluhan Özdemir, çok çeşitli insanların evine konuk olmuş. Bu geziler sayesinde ufku genişleyen Özdemir dünyayı gezmeye karar vermiş. Liseyi bitirip üniversite eğitimi için geldiği İstanbul'da farklı işlerde çalışarak Matematik bölümünden mezun olmuş. Öğrenci evinde ağırladığı gezgin misafirlerin anlattığı anılar sayesinde dünyayı gezme fikri iyice güçlenmiş. İlk olarak dil öğrenmeye başlamış. İnsanın ancak toprakla uğraşarak mutlu olacağına inanan Özdemir, bir buçuk yıl önce çıktığı dünya turunda da büyükşehirlerin aksine kasabaları geziyor ve oralarda kalıyor. Doğal tarımla ilgili çalışmalar yapan gezginin hazırladığı bir proje İtalya'da hayata geçiriliyor.





KENDİ KENDİNE YETEN BİR TOPLULUK


Şu an İtalya'da olan Özdemir'in Kolombiya ve Brezilyalı 2 proje ortağı var. Burada dağlık bölgelerin kalkınması ve kırsal alan tarımı üzerine çalışmalar yapan ekip Avrupa Birliği'nden hibe kredisi de almayı başarmış. Kiraladıkları arsaya tamamen doğal materyaller kullanarak evler inşa edecek olan Özdemir ve arkadaşları, daha sonra bu evlerin yanına kimyasalsız tarım alanları kuracaklar. Böylece küçük bir toplum kendi enerjisini solar panellerle üretip yemeğini tarlasındaki ürünlerle pişirecek. Yani projenin temel hedefi kendi kendine yeten bir topluluk kurmak. Okuduğu bölümden bağımsız bir alanda uğraş edinen Özdemir, “Matematik hayatın kendisini anlamak için gerekli olan bir yol. Matematik kullanarak ekonomiyi de doğayı da inceleyebilirsiniz. Ben doğayı incelemeyi seçtim. Matematik ve doğa birbirinden ayrı olarak incelenemez. İyi bir matematikçi aynı zamanda iyi bir doğa gozlemcisidir” diyor.





İNSAN RUHU ONURLANDIRILMALI


Geçen sene Nisan ayında başladığı dünya turu öncesinde aslında yurtdışına defalarca giden Özdemir, bir konferans için 19 yaşında Almanya'ya, otostop yapa yapa da Balkanlar'a gitmiş. Bosna'nın dağlarında defalarca kamp yapan Özdemir, her defasında daha uzaklara gitmesi gerektiğini, yeni yerler görmek için kendini cesaretlendirdiğini söylüyor. Dünyanın her bir karışında insanın kendinden bir parca bulabileceğini ve kendini keşfedeceği mucizevi bir yer olduğunu söyleyen 26 yaşındaki Özdemir, “Sanırım ömrümüzün tamamını aynı yerde geçirmek insanın dünyaya ve kendine yapacağı en büyük haksızlık olur. İnsan ruhunu onurlandırmak için dünyayı gezmek gerektiğine inandığım günden beri yollardayım” şeklinde konuşuyor.





Gittiğim yerlerdeki insanlar gibi yaşıyorum


Dünya turu için ilk yolculuğunu Güney Brezilya'da yer alan Sao Paulo şehrine yapan Özdemir, “Aslında kişisel bir seçimden daha çok şartların en uygun olduğu yerdi. Uçak bileti gayet uygundu. Güney Brezilya'da konuşulan Portekizce de İtalyanca'ya gayet yakın ve anlaşılır olduğu için ilk oraya gittim” diye anlatıyor. Yolculuğa başlarken cebinde 2 bin Türk lirası ile 700 dolar olan Özdemir, zamanla gittiği şehirlerde yatacak yer ve yemek karşılığında insanlara yardım etmeye başlamış. Bunu çalışmak olarak görmeyen Özdemir, “Gittiğim yerlerdeki insanların hayatına dahil olmak ve onlar gibi yaşamak nihai amacımdı. Gezinin temeli bu düşünce ile atılmıştı” ifadelerini kullanıyor. Bu zamana kadar otellerin resepsiyonlarında, tarlada, boya badana işlerinde çalışıp at bakıcılığı yapıp çocuklara İngilizce dersi vermiş. Amazon kabileleriyle balık tutup web sitesi açmış. Bildiği dillerle ilgili çevireler de yapan Özdemir, “Otelerde turistlere sörf tahtası, sörf kıyafeti ve bisiklet kiraladım. Şeker kamışı ve Hindistan cevizi toplayıp suyunu sattım. Bazı ülkelerde kuru tuvalet yapımı üzerine seminer verdim. Doğal materyaller ile evler yaptım ve seminerlerini verdim. Doğal tarım ve permakültür çiftliklerinde çalıştım. Bazen de taş taşıdım” diye anlatıyor.





Öncelik vizesiz ülkelere


Ulaşımını her zaman en ucuz şekilde yapan Özdemir, kimi zaman tren yolculuğu kimi zaman otobüs yolculuğu kimi zaman ise otostop ile ülkeler arası geçişini sağlıyor. Yolda olduğu bu uzun zaman diliminde hiç bir bürokratik engelle karşılaşmayan Özdemir, “Birçok insan soruyor vize işini nasıl yapıyorsun?' diye ama belirtmeliyim ki Güney Amerika'daki hiçbir ülke bizden vize istemiyor. Hatta Orta Amerika'daki çoğu ülkeye vizesiz gidebilirsiniz. Keza bu durum Asya ülkelerinin bir kısmı için de geçerli” şeklinde anlatıyor.



200 kişilik medeniyet


Amazon bölgesi ve Karaiplerdeki tropikal iklim kuşağının şu ana kadar en çok beğendiği yer olduğunu söyleyen Özdemir, “İnsan oralarda doğanın en güçlü halini görüyor ve bunu tecrübe ediyor. Panama Kolombiya sınırında geçirdiğim bir ay hayatımın en unutulmaz zamanlarıydı diyebilirim. 200 kişinin yaşadığı ve en yakın medeniyet belirtisinin iki saat tekne yolculuğu ile yapıldığı küçük bir balıkçı kasabası ve etrafı tahmin dahi edemeyeceğiniz kadar hayvanlarla dolu orman” olduğunu anlatıyor.





Adım adım keşfetmeye devam


Kutluhan Özdemir, bütün Avrupa ve Balkan ülkelerini gezdikten sonra uzun bir vakit geçirmek için Güney Amerika'ya gitmiş. Brezilya, Paraguay, Uruguay, Arjantin, Şili, Bolivya, Peru, Kolombiya ve Panama Özdemir'in şu ana kadar Güney Amerika'da


bulunduğu ülkeler. Yaklaşık bir aydır da doğal tarım projesinden dolayı İtalya'da. Projesini hayata geçirdikten sonra Asya


kıtasına geçmeyi planlayan Özdemir, Moğolistan ile başlayıp Japonya'ya kadar adım adım keşfe devam edecek.





#Kutluhan Özdemir
#Dünya turu
8 yıl önce