|

Dijital faşizmle mücadele edelim

4. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi’ne katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, az sayıda şirketin tüm dünyanın dijital verilerini kontrol ettiği çarpık durumun gelecekte büyük sıkıntılara yol açacağını söyledi. Bireyi bir isim veya numaradan ibaret gören dijitalleşmeyi de ‘faşizm’ olarak niteleyen Erdoğan, “Dijital faşizme karşı hep birlikte mücadele etmeli, hep birlikte çözüm yolları aramalıyız” ifadelerini kullandı.

00:00 - 27/11/2020 Cuma
Güncelleme: 23:51 - 26/11/2020 Perşembe
Yeni Şafak
Cumhurbaşkanı Erdoğan
Cumhurbaşkanı Erdoğan
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) tarafından Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı iş birliğinde
“Dijital Çağda İnsan Kalmak”
temasıyla çevrim içi olarak düzenlenen 4. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi’nde konuştu:
  • Günlük alışverişten ev eşyalarına, siyasetten iş dünyasına, eğitimden adalete kadar her alanda dijitalleşme kendini hissettiriyor.
    Gencinden yaşlısına, kadınından erkeğine her kesimden insanın telefonuyla, tabletiyle, bilgisayarıyla, internetiyle her an karşı karşıya bulunduğu dijital dünyanın dışında kalmak giderek daha da zorlaşıyor.

İNSAN ODAKLI DEĞİLSE ZULÜM ÜRETİR

Her yenilik gibi dijitalleşme de beraberinde yeni sorunlar getiriyor.
Bize göre eşref-i mahlukat olan insanı merkeze almayan, ona hizmet etme gayesi taşımayan hiçbir gelişmenin kıymetli ve kalıcı olması mümkün değildir. Maddi ve manevi tüm ihtiyaçlarıyla insana hizmet için çalışmayan her mekanizma sonuçta zulüm üretir.
Koronavirüs salgını, yaklaşık bir asırdır süren küresel siyasi ve ekonomik güç dengelerindeki sarsıntıyı hızlandırdı.

VAHİM SONUÇLARI ORTADA

  • Bu süreçte dünyadaki üretim, ticaret, teknoloji ve insan gücü kaynaklarındaki tekelleşmenin nasıl vahim sonuçlara yol açabileceği acı bir şekilde görüldü.
    Gelişmiş ülkelerin salgınla mücadelede yaşadıkları zorluklar siyasi ve ekonomik gücün tek başına yeterli olmadığını ortaya çıkarmıştır. Tam tersine suçu sığınmacılara, yabancılara, Müslümanlara atarak bu eksiğin üzerinin örtülmeye çalışıldığına şahit oluyoruz.

EN BÜYÜK ZAAF VERİDE TEKELLEŞME

Benzer bir tehdit dijitalleşme konusunda da yaşanıyor.
Güvenlikten eğitime, sağlıktan enerjiye, bireysel alışkanlıklardan ticari faaliyetlere kadar her alanda giderek yaygınlaşan dijitalleşmenin en büyük zaafı, veri kontrolünün tekelleşiyor olmasıdır. Az sayıda şirketin tüm dünyanın dijital verilerini kontrol ettiği bu çarpık durum gelecekte yaşanacak çok büyük sıkıntıların habercisidir.
Artık dünyada savaşların bile dijital tabanlı hale dönüştüğü bir dönemde böylesine bir güç temerküzünün yol açacağı sorunları tahmin etmek zor değildir.

SONU MODERN KÖLELİK OLUR

  • İnsanın geleneksel hayat tarzında çeyrek asır gibi kısa bir sürede yaşanan bu radikal değişimin sonu doğru bir altyapıyla desteklenmez ve adil bir anlayışla yönetilmezse modern köleliğe varır.
    Etnik ve dini faşizmin acılarını asırlarca çeken, sömürgecilik ve doymak bilmeyen kazanç hırsının ağır bedellerini ödeyen insanlığı bu tehditten korumak hepimizin görevidir. Bireyi bir isim veya numaradan ibaret gören dijitalleşmenin sonu faşizme çıkar.
    Dijital faşizme karşı hep birlikte mücadele etmeli, hep birlikte çözüm yolları aramalıyız.

YENİ ÇEKİŞME VE KAVGA UYARISI

Elbette bunu söylerken dijitalleşmeyi reddetmeyi kastetmiyorum, insan hayatını kolaylaştıracak her yeniliğin başımızın üzerinde yeri vardır.
Bunun için teknolojiyi geliştirenin de üretenin de kullanıcı olan insana karşı sorumluluğunu sadece kazanç parantezine hapsetmenin önüne geçilmeli.
Aksi takdirde dünya yeni çekişme, kavga ve hatta savaş tehditleri ile karşı karşıya kalacak.

Siber saldırıların hedefindeyiz

  • Geçmişte basit amaçlar ve üst düzey yetkinlikte kişiler tarafından yapılabilen siber saldırıların artık devletler düzeyine kadar çıktığına dikkat çeken Erdoğan, Türkiye’nin son dönemde siber saldırılara en çok hedef olan ülkelerin başında geldiğini dile getirdi. Türkiye’ye yönelik 2016’da 9 bini bulmayan siber saldırı sayısının artık 100 binlerle ifade edildiğini aktaran Erdoğan, “Akıllı sistemlerle kullanılan saldırıları püskürtmenin yolu daha akıllı sistemleri geliştirmek ve kullanmaktır. Sınırlarımızın güvenliği ne kadar önemli ise elektronik sistemlerimizin ve buralarda saklanan verilerin güvenliği de o derece önemlidir. Türkiye’nin verisi Türkiye’de kalmalı anlayışıyla başlattığımız çalışmalarda henüz istediğimiz yere gelemedik. İnşallah bu hususta da en kısa sürede hedeflerimize ulaşacağız” dedi.
Anlaşılmakta biraz zorlandık

Türkiye’nin dijitalleşme konusunda oldukça iyi bir seviyeye geldiğini kaydeden Erdoğan, Türkiye’de bilgi ve teknoloji sektörünün hacminin 18 yılda 20 milyar dolardan 132 milyar dolara yükseldiğini, sektörün yatırımlarının 100 milyar lirayı aştığını ifade etti.

Erdoğan, 2016 yılında 4,5G’ye geçildiğini şimdi ise 5G sürecinde olduklarını belirterek,
“O zaman da ben bunu ifade ettim fakat anlaşılmakta biraz zorlandık. Endüstride hızlı bir dönüşümü beraberinde getirecek 5G, akıllı şehirler, akıllı ulaştırma sistemleri, akıllı hastaneler gibi nice alanın temel altyapısını oluşturacaktır. Yerli 5G teknolojisi altyapısını kurmadan bu süreci yürütemeyiz. Bunun için tüm kurumlarımızdan ve firmalarımızdan hızlı, etkin ve kararlı bir şekilde hareket etmelerini bekliyorum”
dedi.
#4. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi
#Dijital faşizm
#Cumhurbaşkanı Erdoğan
3 yıl önce