“Alçak” diplomasi krizinde özür mektubu sunulana kadar İsrail'de de yoğun bir gerilim yaşandı. Diplomatik nezaketsizlik olayında, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, “Gereken özür resmen dilenmezse Büyükelçinin geri çekileceği' yolundaki uyarısının ardından, İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres devreye girdi. Peres, önce Başbakan Binyamin Netanyahu'yu ardından Ayalon'u aradı ve “Böyle bir davranış güzel olmadı' uyarısında bulundu.
Bunun üzerine Ayalon, halen İsrail dışında resmi ziyarette bulunan Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman ile bir telefon görüşmesi yaptı. Lieberman'ın Ayalon'a cevabı da “Terbiyesizlik ettiysek, özür dilemekte yarar var' oldu. Bunun üzerine Ayalon, ilk özrünü daha önce Tel Aviv'de büyükelçi olan Namık Tan'ı arayarak iletti. Daha sonra da Ayalon'un resmi özür mektubu hazırlandı. Mektup, önce Tel Aviv'deki Türkiye Büyükelçiliği'ne iletildi, buradan da Ankara'ya, Dışişleri Bakanlığı'na gönderildi. İsrail Dışişleri Bakan Yardımcısı Ayalon, mektubunun hazırlandığı saatlerde Knesset'te yaptığı açıklamada, yaşanan son krizin, Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkilerin 'yararına bir sonuç vereceğine' inandığını dile getirdi.
Öte yandan, İsrail parlamentosunun 17 milletvekili, Büyükelçi Oğuz Çelikkol'a, Ayalon'un tavrından dolayı özür dileyen bir mektup gönderdi. Knesset'in Kadima milletvekillerinden Robert Tibayev'in öncülük ettiği girişimle gönderilen mektupta milletvekilleri, Ayalon'un nezaket sınırlarını aşan davranışından dolayı Çelikkol'dan özür dilerken, “En önemli ihtilaflarda bile nezaket sınırlarının aşılmaması gerektiğini vurguladılar; karşısındaki kişi veya devletin haysiyetinin rencide edilmesinin doğru olmadığını' dile getirdiler.