Başbakan Tayyip Erdoğan, dönemin son grup toplantısında Türkiye'nin AB sürecinde yaptığı demokratik dönüşüm adımlarını anlatarak, AK Partili ve CHP'li milletvekillerine teşekkür etti. "Yaşasın Cumhuriyet, yaşasın TBMM" diyen Erdoğan, "Keşke Avrupa da, AB'nin geleceği konusunda Türkiye kadar gayretli ve inançlı olsaydı" dedi.
1 Temmuz'da tatile girmesi planlanan TBMM'de dönemin son grup toplantısında bir yılı değerlendiren Erdoğan, reformlara ve son günlerde yaşanan tartışmalara değindi. "AB yolculuğunun tüm spekülasyonlara rağmen 17 Aralık'ta çizilen rotada devam edeceğini" vurgulayan Erdoğan, "AB süreci hangi hızla ilerlerse ilerlesin, Biz, öncelikle insanımızın layık olduğu uygarlık standartlarını hayata geçirmenin hesabını yapıyoruz" dedi.
Bazı AB ülkelerinin, Türkiye'nin üyeliğinin dünya barışına sağlayacağı katkının farkına varamadığını da belirten Erdoğan, şöyle devam etti: "Kendi değerlerimiz ile evrensel değerler arasında bir uyum olduğuna dair büyük inanç ve özgüven, bu toprakların damarlarında akmaktadır. Parlamentomuz, bu gerçeğin ne derece farkında olduğunu çalışmalarıyla tün dünyaya göstermiştir. Bazı AB ülkelerinin parlamentoları ise farklı kültür ve medeniyetleri aynı evrensel değerler etrafında buluşturan ve dünya barışı için çok değerli olan bu fırsatın farkında olamamışlardır. İnsanlığın çocukluk hastalığı olan dini ya da kültürel önyargılardan kurtulamamış dostlarımıza, insanlığın büyük değerlerini hatırlatma konusunda ısrarlı olmayı sürdüreceğiz. Bugün AB bütünlüğü içinde sadece kültürel ya da ekonomik nedenlerle değil, demokratik nedenlerle de Türkiye'ye büyük ihtiyaç vardır."
Erdoğan, TBMM'nin gerek AB'ye uyum yasalarını hayata geçirirken, gerek ülkenin ihtiyaç duyduğu yasal düzenlemeleri bir bir ortaya koyarken, ne kadar olgun bir demokrasi kültürüne sahip olduğunu ortaya koyduğunu söyledi. Türkiye'nin menfaatleri için Parlamento'nun her unsurunun üstüne düşen sorumluluk ve hassasiyeti gösterdiğine dikkati çeken Erdoğan, "Keşke Avrupalı dostlarımız da AB'nin geleceği için bizim kadar gayretli, dikkatli ve istekli olabilselerdi" dedi.
Bugün özellikle kendi kamuoylarına mesaj vermek adına Türkiye'nin AB üyeliğini tartışma gayreti içine girenlerin, kendi demokratik samimiyetlerini tartışılır hale getirdiklerini bilmeleri gereğine işaret eden Erdoğan, Türkiye'nin başından beri AB üyeliği konusunda samimi olduğunu hatırlattı. Türkiye'nin son 2.5 yılda ortaya koyduğu büyük gayretle de bu samimiyetini gösterdiğini ve ispat ettiğini kaydeden Erdoğan, "Bundan sonra Türkiye kendi kazanımlarıyla ilerleme yolunda sizin gayretlerinizle adımlar atmaya devam edecek, AB üyesi ülkelerin sözlerindeki samimiyet test edilecektir" dedi.
TBMM BÜROSU
Erdoğan, TBMM'de gerçekleştirilen yasal reformların önemine vurgu yaparken, iktidar ve muhalefet partilerine mensup tüm milletvekillerine ayrı ayrı teşekkür etti. Erdoğan, şöyle devam etti: "Türkiye'yi özlemini çektiği parlak bir geleceğe taşıyacak yolun bütün kaldırım taşları döşenmiştir. Büyük gayret ve fedakarlıklarla çok önemli yasama faaliyetlerine imza attınız. Her partiden milletvekillerimizin gösterdikleri samimi çabayı, demokratik temsil düşüncesi içinde milletimizin ülke meselelerine sahip çıkması olarak görmek de mümkündür. Zaten bu Meclis'in ruhunda milli egemenlik, Cumhuriyet ve demokrasi vardır." Erdoğan, Meclis'in, bu çalışmalarıyla, "milletin kahir ekseriyetinin aksine düşünen, demokrasiden korkan, dinamizmin yerine ataleti, değişimin yerine statükoyu tercih eden, kendi iradesini millet iradesinin üstünde gören; ülkeyi sevmeyi kendi inhisarında gören" zihniyeti de "demode" hale getirdiğini vurguladı. Erdoğan, konuşmasını, "Ben Türkiye'nin yarınları adına coşku ve heyecanla doluyum. Gelecek Türkiye'nin, yarınlar milletimizindir. Yaşasın Türkiye Büyük Millet Meclisi, yaşasın milletimizin selameti, yaşasın devletimizin bekası, yaşasın Türkiye! Her şey Türkiye için" diye tamamlandı.
Başbakan Erdoğan, AK Parti grup toplantısının basına kapalı bölümünde "Meclis İçtüzüğü'nün değiştirilmesi gerektiğini" de söyledi. Erdoğan, önceki gece Meclis'e geldiğini ve CHP'nin çalışmaları engellediğini gördüğünü anlattı. Erdoğan, "Muhalefet sıralarında 7-8 kişi vardı. Bu kadar kişi ile engelleme gayretlerini sürdürüyorlardı. Bir kişinin karar yeter sayısı istemesiyle Meclis çalışmaları engellenebiliyor. Bütün bunlar İçtüzük'ün marifeti. Adam Hakimler ve Savcılar Kanunu üzerinde söz almış. Ama yasayla ilgili de tek kelime etmiyor. Derdi ortalığı karıştırmak. Bunlar TRT'den alıp millete gösterelim" dedi. Erdoğan'ın CHP Ankara Milletvekili Bayram Meral'i kastettiği belirtildi. Belediyeler, Bankalar, Özelleştirme, TCK ve Tübitak kanunları ile Sosyal Güvenlik Reformu'nun mutlaka çıkması gerektiğini belirten Erdoğan, bazı yasaları "temel yasa" yaparak çıkaracaklarını da söyledi.
----------------- imza------------------
