|

O hendeklerde yok olacaksınız

Türkiye hangi ülkeyle gerilim yaşasa o ülkenin yanında saf tutanlara dikkat çekerek “Millete ihanet bunların iliklerine kadar işlemiş” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kürt vatandaşlara hayatı zindan eden PKK ve onun siyasi destekçilerinin de ‘hendeklerde yok olacağını’ söyledi.

Yeni Şafak
04:00 - 18/12/2015 Cuma
Güncelleme: 08:28 - 18/12/2015 Cuma
Yeni Şafak
LOKMAN KOYUNCUOĞLU


Hz. Mevlana'nın 741. Vuslat Yıldönümü etkinlikleri için Konya'ya gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mevlana Meydanı'nda düzenlenen, Raylı Sistem Açılışı ve 72 Adet Tramvay Taşıtı'nın Hizmete Alım Töreni'nde konuştu. Diyarbakır'da tarihi Fatih Paşa Camii'nin terör örgütü PKK üyelerince yakılmasının ardından bir HDP Eş Başkanının “Camiyi helikopterle devlet bombaladı" dediğini hatırlatan Erdoğan, “Bunlar bakarkör, bu nasıl helikopter ki bombalıyor da minare yıkılmıyor, kubbe yıkılmıyor, alttan kapılar yanmaya başlıyor! Aynı zihniyet bölgede yaşayan insanların hayatlarını zindana çeviren hendeklere methiyeler düzecek, güvenlikleri için yer değiştirenlere hakaret edecek kadar alçalabiliyor" dedi. Bazı belediyelerin, devletin iş makineleriyle hendekler açtığını, oradaki Kürt vatandaşların hayatının zindan edildiğini anımsatan Erdoğan şunları söyledi:



BEDELİNİ ÖDEYECEKLER


“Bu insanlar, o bölgeyi terk etmek zorunda kaldılar. Ve utanmadan, sıkılmadan da 'geri dönemezsiniz' diyorlar. Onlar geri dönecekler ama o evlerde, binalarda, o açtığınız hendeklerde yok olacaksınız. Tüm güvenlik güçlerimiz, askeriyle, polisiyle, gönüllü köy korucularıyla, şu anki operasyonlar, oralar tertemiz hale gelinceye kadar devam edecek. Durmak yok. Fatih Paşa Camii'ni yakanlar, Kurşunlu Camii'ni kurşunlayanlar, benim inançlı, imanlı o Kürt kardeşlerimi istismar edenler bunun bedelini ödeyecekler."





ŞİMDİ RUS'ÇU KESİLDİLER


“Türkiye'nin başı hangi ülkeyle sıkıntıya düşse gidip hemen o ülkenin yanında saf tutanları ibretle takip ediyoruz. Ülkemiz yakın zamana kadar Rusya ile yakın ilişkiler kurduğunda bizi Batı'ya sırtımızı dönmekle Asya'cı, Avrasya'cı olmakla suçlayanlar vardı. Şimdi üstelik de egemenlik haklarımızı koruma konusunda Rusya ile bir gerilim yaşıyoruz, bunlar hemen başımıza Rus'çu kesildiler. Yine Türkiye, İran ile yakınken bizi İran'cı olmakla itham edenler aramızda bazı görüş ayrılıkları belirince bir anda İran'ın safına geçtiler. Bu tavır içinde olanların durumu Yunanistan'a, Ermenistan'a, Avrupa ülkelerine, Afrika'ya, velhasıl tüm dünyaya uyarlanabilir."



İHANET İLİKLERİNE İŞLEMİŞ


“Türkiye'nin sorun yaşadığı kim varsa onun safında yer almayı kendilerine görev bilenleri, siyasette, medyada, akademide her yerde görmek mümkün. Kendi ülkelerine ve milletine ihanet bunların adeta iliklerine işlemiş. Bu hastalıklı ruh hallerini Tayyip Erdoğan düşmanlığıyla, hükümet karşıtlığıyla, muhalefet etmekle perdelemeye çalışıyorlar ama hayır, bunların asıl düşmanlığı bu ülkeye ve bu milletedir. Hani 'ya benimsin ya kara toprağın' diyen psikopatlar vardır ya bunlarınki de o hesap. 'Türkiye ya bizim olsun ya da yok olup gitsin' mantığıyla kişisel ve ideolojik saplantılarını her fırsatta dışa vuruyorlar."







CHP'ye yazıklar olsun


Türkiye'nin, herkesin eteğindeki taşları döktüğü, maskelerin sıyrılıp gerçek yüzlerin ortaya çıktığı bir dönemden geçtiğini dile getiren Erdoğan, bu milletle hiçbir aidiyet bağı hissetmeyenlerin Rusya ile yaşanan kriz döneminde kendini daha da belli ettiğini söyledi. CHP İstanbul Milletvekili Eren Erdem'in Rus televizyon kanalına çıkıp Türkiye'yi suçlamasına da değinen Erdoğan, şöyle konuştu: “Bu ülkede, 'Cumhuriyetle yaşıtım' diyen bir partinin milletvekili, yabancı bir televizyon kanalında kendi devletini, 'terör örgütlerine kimyasal silah vermekle' suçlayacak kadar ihanet çukuruna batabiliyor. Mensubu olduğu partiden bir ses var mı? Neyi bekliyorlar? Bu nasıl bir ihanettir? Sen nasıl olur da bu ülkeyi, bu devleti Suriye gibi katil Esed'in başında olduğu bir terör devletine sarin gazı vermekle suçlayabilirsin? Ve bunu partisinin içinde barındırabilenlere, şahsım, milletim adına 'yazıklar olsun' diyorum. Güya bir profesör, Nobel ödülü alan Aziz Sancar hocamızı, sırf kendi gibi düşünmüyor diye aşağılamaya çalışabiliyor. Siyasetiyle, medyasıyla, üniversitesiyle Türkiye bu tabloyu hak etmiyor."



Yeni Türkiye'nin lokomotifi






Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın siyasi hayatı boyunca neredeyse hiç aksatmadığı törenlerin başında Mevlana-Şeb-i Arus geliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile dün Konya, havalar oldukça soğuk olmasına rağmen gönüllerin ısındığı sıcak bir atmosfer yaşadı. Konuşmasında Konya'ya yatırımları anlatan Erdoğan, burayı 'Yeni Türkiye'nin lokomotif şehirlerinden biri' olarak tanımladı. Erdoğan, geçmişteki ihtişamını günümüzde de sürdüren Konya'nın asaletinden hiç nasiplenmemiş olanlara yüklendi.









Bir terslik var


Yeni anayasa ve başkanlık sistemiyle birlikte Türkiye'nin daha iyi yönetileceğini vurgulayan Erdoğan, “40 milyonluk Türkiye'ye yeten, 80 milyonluk Türkiye'ye yetmiyor, 2-3 bin dolarlık milli geliri olan Türkiye'ye yeten, 10 bin dolarlık milli gelire sahip Türkiye'ye yetmiyor. Bunu görmek için siyaset dahisi, yönetim gurusu, hukuk kompedanı olmaya gerek yok. 13 yıldır bu ülkenin yönetiminde esamesi okunmayanlar, bu kafayla daha nice on yıllar boyunca da okunmayacak olanlar, mevcut sistemde direniyor. Halbuki normalde onların sistem değişikliği talep etmesi, bizim de mevcut sistemi sürdürmekte ısrar etmemiz gerekiyor değil mi? Burada bir terslik var. Niçin biliyor musunuz? Bunların 'ülke' diye, 'millet' diye bir dertleri yok" diye konuştu.





Şeref Malkoç başdanışman oldu




AK Parti'nin YSK temsilcisi ve Siyasi Etik Kurulu Başkanı Şeref Malkoç, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başdanışmanlığına atandı. Meclis'te 20 ve 21'inci dönem milletvekilliği yapan 1960-Trabzon doğumlu Malkoç, AK Parti'nin etkili isimlerinden biri olarak biliniyor. Aynı göreve atanan diğer üç isim ise eski Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşen Gürcan, eski Kars Milletvekili Mehmet Uçum ve eski Güreş Federasyonu Başkanı Hamza Yerlikaya oldu.







#Hz. Mevlana
#Vuslat Yıldönümü
#terör
#pkk
8 yıl önce