|

Silahlar susunca diplomasi konuşur

Aa
00:00 - 31/08/2008 Sunday
Güncelleme: 18:09 - 31/08/2008 Sunday
Yeni Şafak
Silahlar susunca diplomasi konuşur
Silahlar susunca diplomasi konuşur

Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, Kafkasya'da son derece dar bir alanda iç içe yaşayan halkların geçmişlerinin olduğu gibi geleceklerinin de ortak olduğunu belirterek, “Bizim hep beraber bu geleceği şekillendirmek için çalışmamız gerekiyor” dedi. Babacan ve Gürcistan Dışişleri Bakanı Eka Tkeşelaşvili, Dolmabahçe'deki Başbakanlık Çalışma Ofisi'ndeki görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Bakan Babacan, Türkiye'ye çalışma ziyaretinde bulunan Tkeşelaşvili ile çok faydalı görüşmeler yaptığını söyledi.

Görüşmede Kafkasya'daki son gelişmeleri detaylarıyla ele aldıklarını ifade eden Babacan, “Hem bu gelişmeleri bölgesel anlamda hem de bu gelişmelerin küresel etkileri konusunda değerlendirme yapma imkanımız oldu” diye konuştu.

Yaklaşık 10 gün önce Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Tiflis'te olduklarını hatırlatan Babacan, “İçinde bulunduğumuz bu hassas dönemde bu tür temasların sıklıkla yapılmasını son derece önemsiyorum. Kaldı ki, değerli meslektaşım ile son 2-3 hafta içerisinde en az 5-6 kere telefon görüşmesiyle irtibatımızı oldukça yakın bir şekilde sürdürdük” dedi.

Babacan, görüşmede, son dönemde meydana gelen gelişmelerden duydukları endişeyi kendisine açıkça ifade ettiğini belirterek, Türkiye'nin, Gürcistan'ın bağımsızlığı, egemenliği ve toprak bütünlüğüne verdiği önemin çok açık olduğunu, bunu defalarca dile getirdiklerini, bu konuda kendilerine verdikleri desteği de tekrar teyit ettiklerini bildirdi.

GELİŞMELER, KAYGI VE ENDİŞEYE SEVK ETTİ

Ali Babacan, Türkiye ile Gürcistan arasındaki ilişkilerin son derece sağlam, kültürel, ekonomik ve stratejik temellere dayandığını ifade ederek, şöyle devam etti:

“Özellikle son dönemde devreye sokmuş olduğumuz Bakü-Tiflis-Ceyhan Petrol Boru Hattı, Bakü-Tiflis-Erzurum Doğal Gaz Hattı ve yine temelini atmış olduğumuz Bakü-Tiflis-Kars Demir Yolu Projesi, Güney Kafkasya'daki stratejik işbirliğimizin ve komşuluk ilişkimizin de doğal ürünleridir. Bu projelerle aslında Hazar Denizi ile Akdeniz, Hazar bölgesi ile Anadolu ve yine Hazar Denizi ile Karadeniz birbirlerine ekonomik olarak bağlanmıştır.

Son haftalarda Türkiye ile Gürcistan'ın ortak kaderinin oluştuğu bu bölgede yaşanan gelişmeler, kuşkusuz bizi büyük kaygı ve endişeye sevk etmiştir. Yaşanan gerginlikler ve tartışmalardan sonra, şimdi gerilime taraf olan herkesin, soğukkanlı şekilde, bir kez daha ciddi bir şekilde değerlendirme yapması gerektiğine inanıyoruz. Bu tür gerilimlerin kazanan tarafının olmadığını ve herkesin bir şekilde geleceğinden bir şeyler kaybettiğini, daha önce yaşanan tecrübelerden de biliyoruz. Kafkasya'da son derece dar bir alanda iç içe yaşayan halkların geçmişleri olduğu gibi gelecekleri de ortaktır. Bizim hep beraber bu geleceği şekillendirmek için çalışmamız gerekiyor.”

BÖLGESEL GERİLİMİN KÜRESEL BUNALIMA DÖNÜŞMEMESİ

Bakan Babacan, bugünlerin, bölgesel gerilimin küresel bir bunalıma dönüşmemesi için, herkesin uzun dönemli perspektif içeren ve çeşitli adımlar atması gereken bir dönem olduğunu vurgulayarak, diyalog yollarının açık tutulması gereğine işaretle, bölge ülkelerinin sorunlarının ortaya konulması için düşündükleri Kafkasya İstikrar ve İşbirliği Platformu'nun, Tkeşelaşvili ile görüşmesinde de gündeme geldiğini bildirdi.

Babacan, “Gürcü meslektaşımın platform konusundaki yapıcı görüşlerini almaktan da memnuniyet duydum ve bu konudaki istişarelerimize önümüzdeki günlerde, haftalarda devam edeceğiz” dedi.

Kafkasya'da barış ve istikrarın sağlanmasının, bölgenin sınır komşusu olan Türkiye açısından hayati önem taşıdığına dikkati çeken Babacan, “Aynı zamanda Kafkaslar'ın Türkiye ve Türkiye üzerinden Avrupa ile bağlantısı yine son derece önemlidir. Ülkemizin bu çerçevede önemli sorumlulukları bulunmaktadır. Türkiye hangi koşullar altında olursa olsun, sorunların barışçıl yöntemlerle ve diyalog yoluyla çözülmesi için elinden gelen gayreti sürdürmeye devam edecektir” diye konuştu.


"SİLAHLAR SUSTUĞUNDA, ZAMAN DİPLOMASİ ZAMANIDIR"

Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, “Silahlar sustuğunda, zaman diplomasi zamanıdır, zaman siyasi diyalog zamanıdır” dedi.

Bir soru üzerine Babacan, “Kafkasya İstikrar ve İşbirliği Platformu”nu, bölge ülkelerinin bir araya gelip, “özellikle ekonomik konularda, hangi alanlarda işbirliği yapılabileceği konusunu konuşabilmelerini sağlamak, güven artırıcı önlemlerle ilgili karşılıklı oturup bazı somut adımları tartışabilmek ve aynı zamanda sorun çözmek, mekanizma ve yapı üretmeleri için önemli gördüklerini” bildirdi.

Babacan, buna taraf olarak öngördükleri 5 ülkenin söz konusu olduğunu belirterek, bütün bu ülkelerle görüşmeler yaptıklarını, bugün Bakan Tkeşelaşvili ile detaylı şekilde bunun görüşmelerini gerçekleştirdiklerini, Azerbaycan'la da bu konuları ele aldıklarını kaydetti.

Ali Babacan, şöyle devam etti:

“Yine Moskova ziyaretimiz sırasında ve sayın Lavrov'un önümüzdeki salı günü yapacağı Türkiye ziyaretinde de bu konuları görüşmeye devam edeceğiz. Ayrıca önümüzdeki hafta bakanlığımızdan görevlendirdiğim bir heyet, Erivan'a gidecek ve sayın Cumhurbaşkanımızın olası Erivan ziyareti öncesinde muhataplarıyla hem bu ziyaretin bazı unsurlarını değerlendirecek hem de Kafkasya İstikrar ve İşbirliği Platformu ile ilgili yine ilk görüşlerimizi, bu platformun ilk unsurlarını Erivan'da muhataplarına sunacak. Bunun ne zaman başlayacağı, ne zaman resmi startın verileceği, mesleğiniz gereği merak ettiğiniz bir unsur... Ben özellikle 'şartlar oluştuğunda' ifadesini kullandım. Tabii her ülkenin farklı duruşu, bakışı var, kendi olumlu ya da belki kaygı duyduğu yaklaşımları var. Bütün bunları konuşacağız. Önümüzdeki haftalar ve hatta aylar içerisinde yoğun bir diplomasi trafiği göreceksiniz. Silahlar sustuğunda, zaman diplomasi zamanıdır, zaman siyasi diyalog zamanıdır. Bunu hem uluslararası platformlarda hem de bölgesel bazda ele almanın önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu yaptığımız çalışmaların da uluslararası yapılan çalışmalara katkıda bulunan, onları tamamlayıcı çalışmalar olacağını düşünüyoruz.”

LAVROV'UN TÜRKİYE ZİYARETİ

Babacan, Türkiye ziyaretinde Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile hangi konuları ele alacaklarına ilişkin soruya karşılık, Rus muhatabıyla Kafkaslar'daki son gelişmeleri görüşeceklerini belirterek, Kafkasya İstikrar ve İşbirliği Platformu fikrini de daha önce Moskova'da ana hatlarıyla ele aldıklarına işaret etti. Bakan Babacan, “Belki biraz daha detaylarını görüşeceğiz. Bölgemizde kalıcı bir şekilde istikrarın, güvenliğin nasıl sağlanacağı konusunda fikir alışverişinde bulunacağız” dedi. “Türkiye'nin önerisi Rusya'yı Kafkasya'daki siyasetinden vazgeçirecek mi” sorusu üzerine Babacan, öncelikle yakın çevredeki bütün sorunların çözümü için siyasi diyaloğun, diplomasinin temel araç olduğunu düşündüklerini kaydetti.

“BİZİM ÖNERİMİZ, DIŞLAYICI BİR YAPI DEĞİL”

Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, herkesin uluslararası hukuku, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarını bildiğini ifade ederek, şunları söyledi:

“Ancak şunu da görüyoruz ki, 1991'den bu yana mevcut hiçbir mekanizma, Kafkaslar'daki sorunların çözümü için sonuç vermemiştir. Sorunlar sadece büyümüştür ya da deep freeze konmuştur. Deep freezden çıkarıldığı anda da tekrar başka türlü zorluklar birbiri ardına gelmiştir. Kuşkusuz bizim bu önerimizle ilgili üzerinde uzunca tartışmalar, istişare yapacağımız önümüzde bir dönem olacak. Şu anda fikirlerimizi, düşündüklerimizi detaylarıyla bölge ülkeleriyle paylaşıyoruz. Önümüzdeki dönem için kalıcı bir istikrar, barış için ilgili tüm tarafların, tekrar ediyorum şartlar oluştuğunda, bir masa etrafında oturup kendi problemlerine çözümler bulmaları şart.

Bizim bu önerimiz, münhasır bir yapı değil, yani dışlayıcı bir yapı değil. Pek çok girişim var. Yarın Avrupa liderleri olağanüstü toplanıyorlar, sadece Gürcistan'daki son gelişmeleri ele almak için olağanüstü bir toplantı yapıyorlar.”

Türkiye'nin çalışmalara bizzat, ilk elden katkı verdiğini belirten Babacan, bölge ülkelerinin kendi girişimlerinin de önemli olacağını vurguladı.

16 years ago