Almanya ile Fransa'nın Türkiye'nin AB üyeliği için daha sert şartların öne sürülmesini isteyeceklerini ve bunun önümüzdeki hafta yapılacak AB zirvesinde yeni fikir ayrılıklarına yol açacağını yazdı.
İngiliz Financial Times gazetesi Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'ın Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Polonya Cumhurbaşkanı Leh Kaczynski ile yapılacak geleneksel 'Weimar üçgeni' buluşmasında Merkel'in, 'limanlarını Kıbrıs Rum kesimine açması' için Türkiye'ye 18 aylık bir süre tanınması şeklindeki önerisini desteklediğini açıklayacağını duyurdu.
Avrupa Komisyonu tavsiye kararında böyle bir sürenin bulunmadığını da hatırlatan gazete, "Ama hem Berlin hem de Paris Türkiye üzerindeki baskının sürebilmesi için böyle bir süreye gerek olduğuna inanıyor" diye yazdı.
Gazete, Merkel'in "Konsey'in Türkiye'nin ilerlemesini belki 18 ay sonra yeniden gözden geçirebilmesi için Ankara'nın limanlarını açması konusunda bir gözden geçirme maddesi konulması gerekir" şeklindeki sözlerine yer verdi.
Fransa-Almanya eksenininin aralarında Portekiz, Yunanistan ve Kıbrıs Rum kesimi gibi ülkelerin de bulunduğu Türkiye'nin üyeliğine sıcak bakmayan ülkeleri birleştirebileceğini ve Türkiye'nin daha da dışlanmasına yol açabileceğini yazan FT, İngiltere ve İskandinav ülkelerinin Ankara'ya süre tanınmasına karşı olduğunu belirtti. Alman Haber Ajansı da, Merkel'in bugün geleneksel 'Weimar Üçgeni' görüşmeleri kapsamında Chirac ve Kaczyinski'yle Saarland eyaletinin Mettlach kentinde yapacağı görüşmede, bu konuyu ele almak istediğini bildirdi.
Haberde, Merkel'in Türkiye'nin AB üyeliğine karşı olmasına rağmen, üyeliği destekleyen Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier ile yeni öneriyle ilgili bir görüş ayrılığı bulunmadığının tahmin edildiği belirtildi. Alman hükümetinin sözcü yardımcısı Thomas Steg, dün Berlin'de yaptığı açıklamada, Başbakan Merkel'in, Türkiye'yle AB arasındaki müzakerelerin yeniden tümüyle başlatılması konusunda, 1,5 yıl sonra sonra AB ülkeleri hükümet ve devlet başkanlarının ortak karar alması şartını getirmek istediğini belirtti.
