|

Bu film benim vefa borcum

Doğu Türkistan’dan kaçarak Türkiye’ye sığınan ve 2011 yılında T.C. vatandaşı olan Abdurrahman Uygur Öztürk, Beyaz Balina isminde bir film çekiyor. Filmin konusu Doğu Türkistan’daki bir hikayeye dayanıyor. Öztürk, bu filmin kendisi için bir vefa borcu olduğunu söylüyor.

Yeni Şafak ve
04:00 - 12/07/2015 Pazar
Güncelleme: 21:10 - 11/07/2015 Cumartesi
Yeni Şafak

Vatanı Doğu Türkistan'daki baskılara dayanamayarak 2006 yılında ülkesini terk eden Abdurrahman Uygur Öztürk, 2011 yılında vatandaşlığa kabul edildiği Türkiye'de bir sinema filmi çekiyor. Filmin adı Beyaz Balina. 80'li yıllarda geçen, hayatları Anadolu'nun ücra bir köyünde kesişen Ali ve Vahap'ın samimi hikâyesini konu alan film, kardeşlik, dostluk ve daha nice yitirilen duyguları samimi bir dille anlatıyor. İran sinemasından çok etkilendiğini belirten Öztürk, Macid Macidi'ye yakın bir dil kurduğunu da itiraf ediyor. Türkiye'nin kendisini vatandaşlığa almasından gururlanan Öztürk de Türkiye'yi uluslararası arenada en iyi şekilde temsil etmek istiyor ve “Bu film, benim vefa borcum” diyor. Öztürk, yurt dışında sinema filmi çeken ilk ve tek Uygur yönetmen.



BASKILARA DAYANAMIYOR


Öztürk, 1981 yılında Doğu Türkistan Aksu doğumlu. 2001 yılında Kültür ve Sanat Akademisi'nden mezun oluyor ve aynı yıl Doğu Türkistan'ın başkenti Urumçi'de Ezitku Studios şirketini kuruyor. Yapımcı olarak yirminin üzerinde klip ve film çeken çok sayıda yabancı filmin dublaj ve dağıtımını gerçekleştiren Öztürk, politik sebeplerden dolayı 2006 yılında Hollanda'ya gitmek zorunda kalıyor. 2008 yılında Uygurların Avrupa'da çektiği ilk uzun metrajlı televizyon filmine imza atıyor. 2009'da ise dünyanın çeşitli yerlerindeki Uygur Türklerinin sesini dünyaya duyurmak için bir internet televizyonu olan erktv.com'u kuruyor. 2012 senesinden bu yana Erk Medya şirketini kurarak TRT ve diğer televizyon kanallarına çeşitli projeler üretiyor.







TÜRKİYE'DEKİ İLK FİLMİ


Beyaz Balina Öztürk'ün Türkiye'de çektiği ilk uzun metrajı. Filmin iki önemli kahramanı var: Ali ve Vahap. Onları buluşturan, dostluklarını pekiştiren de İngiliz yazar Herman Melville'nın yazdığı dünyaca ünlü roman Moby Dick oluyor. Başlarda çok iyi geçinemeyen bu ikilinin ilişkileri sonradan ölümsüz bir dostluğa dönüşüyor. Vahap, kendisi yüzünden sakat kalan arkadaşı Ali'ye bu romanın her gün birkaç sayfasını okuyor. Çünkü kitabı kütüphaneden alacak parası yok. Vahap, kitabın her gün birkaç sayfasına eline ne geçerse onlara yazıyor sonra arkadaşına getiriyor. Öztürk filme Milli Eğitim Bakanlığı'nın destek vermesini arzuluyor. Bir sosyal sorumluluk projesi gibi düşünülebilir. Okuma sevgisi aşılayacak bir film. Bir çocuğun imkânsızlıklar içinde okumaya çalışması anlatılıyor.







BENİ MUHALİF GÖRÜYOR


TRT'ye Uygurların Türkiye'ye göçü, Uygur tarihi, Türk dünyasındaki önemli yerlerle ilgili birkaç belgesel yapan Öztürk, Çin Büyükelçisi'nin gözüne batıyor. Çin Büyükelçisinin kendisiyle ilgili TRT'ye ve Dışişleri Bakanlığı'na sürekli “Abdurrahman Öztürk muhalif bir güçtür. Ona destek verilmesi iki ülke arasında soğuk etki yaratır” diye şikayet dilekçeleri gönderdiğini söyleyen Öztürk, burada da sansürlenmeye çalışılıyor. Ama o yılmıyor. Türkiye'de de sıkıntılar yaşıyor tabii. Piyasayı tanımadığı ve karşısına yanlış insanlar çıktığı için bir miktar para kaybediyor.



Yaşananların hepsi gerçek


Doğu Türkistan hala Çin'in baskılarıyla yaşıyor. Birkaç haftadır medyaya yansıyan fotoğraflar, haberler herkesin gündeminde. Birtakım çevreler yaşananların gerçek olmadığı görüşünde. Doğu Türkistan'da yaşananları birinci ağızdan dinliyoruz: “Doğu Türkistan'da yaşanan her şey gerçek. Yapılan katliamlar gerçek. Sadece 2010'da çekilen bir fotoğraf şimdi medyaya yansıyor. Bu Ramazan değil de beş sene önce Ramazanda çekilen fotoğraflar paylaşılıyor. Çin bile yalanlamıyorken bu ülkede neden yalanlanıyor?” 'Acaba Öztürk neden bunları anlatan bir film çekmedi?' diye bir soru geliyor akıllara. Öztürk'ün böyle bir film çekme düşüncesi var. Ancak bütçesi çok fazla olacağından, bakanlığın da ilk filminde o kadar destek veremeyeceğinden dolayı şimdilik projesini bekletiyor.



Uygur sineması gelişmedi


Doğu Türkistan sineması ne alemde diye soruyoruz Öztürk'e. “Doğu Türkistan'da sinemacılık gelişmedi. Ta eskiden Uygurların Çin devletine bağlı bir tane film şirketi vardı. Özelleşmemişti yani. Hatta 1990'ın sonlarında yeni yeni yönetmenler çıkıp kendi filmlerini çekmeye başladılar” diyor. Doğu Türkistan'dan çıkmış uluslararası bir yönetmen de yok. Ama Çin'in propagandasını yapan filmler ve yönetmenler var. Vatanında hala doğru düzgün bir sinema salonu olmadığını olan salonlarda da bir tane bile Uygur filminin gösterilmediğini söyleyen Öztürk, Beyaz Balina ile hem ülkesinin hem de Türkiye'nin sesini uluslararası arenada duyurmak istiyor. Bu yüzden de hedefi gişe değil uluslararası festivaller. Ne diyelim. Yolu da bahtı da açık olsun.







Cebimde 14 dolarım vardı bulaşıkçılık yaptım


Öztürk, ülkesini terk edip İstanbullara kadar geliyor ama bu geliş öyle kolay olmuyor. Türkiye'ye geldiğinde cebinde sadece 14 dolar olan Öztürk, Gaziantep'te İmam Çağdaş'ta bir ay bulaşıkçılık yapıyor. Yapacak başka bir şey yok ve o bundan utanmıyor. Öztürk buraya maddi sıkıntılar yaşadığı için gelmediğinin altını çiziyor. Doğu Türkistan'da durumunun iyi olduğunu söyleyen Öztürk, “Eğer benim Doğu Türkistan'da hayallerimi gerçekleştirebileceğim, kendi çabamı gösterebileceğim durumum olsa tamam burası çok güzel İstanbul'u da çok sevim ama bir dakika durmam” diyor.



Hem okulda hem sette başarılılar


Beyaz Balina'nın başrollerini iki çocuk üstleniyor. Efe Karaman ve Kaan Ürkmez. Efe daha önce, Ulak, Issız Adam, Hicran Sokağı, Aşk Ekmek Hayaller, Elde Var Hayat, Yol Arkadaşım, Canım Ailem gibi dizi ve filmlerde rol almış. Kaan da Çakallarla Dans, Karakutu, Aramızda Kalsın, Aşk Ekmek Hayaller'de oynamış. İkisi de oldukça yetenekli. Okulda öğretmenlerini memnun eden ikili sette de yönetmenin yüzünü güldürmüş.






#Vatanı Doğu Türkistan
#uygur türkleri
#Uygur Öztürk
#Beyaz Balina
#Issız Adam
#Hicran Sokağı
#Aşk Ekmek Hayaller
#Elde Var Hayat
#Yol Arkadaşım
#Canım Ailem
9 yıl önce