MÜNEVVER CEVİZOĞLU
Mucize, bu sene de gerçekleşti. Hiç bitmeyecek sandığımız soğuğun kar boranın hemen ardından bir şenliktir koptu. Ağaçlar tomurcuğa durdu, çiçekler birden boy atıp güzel başlarını gösterdiler. Şehrimiz yeni bir elbise giyindi. Gözümüz gönlümüz bahara açıldı. Ağaçlar arka arkaya bahar şarkıları söylemeye başladılar. Boylanıp büyüdüler, yeşillendiler. Şehirlerimizi şenlendiren, baharın habercisi bu harikalardan bir tanesi, hatta en büyüğü Manolya ağacı. Her mevsimde yeşilliğini koruyan manolya ağaçlarına saraylarda, okul bahçelerinde hatta kaldırımlarda bile rastlamanız mümkün. Yayılım alanları bu kadar çeşitlilik gösteren, farklı bir bitki manolya. Gelin, bu zarif ağacı daha yakından tanıyalım…
Kimlik Kartı
Tarihçesi: İsmini, Fransız botanikçi Pierre Magnol’dan (1638-1715) almıştır. Aslında bitkiyi keşfeden bir başka Fransız botanikçi Charles Plumier’dir. Manolyagiller (Magnoliaceae) familyası geniş bir ağaç ailesi. 12 cinsi, yaklaşık 240 türü ve pek çok kültür varyetesi bulunuyor. Manolya ağacının ana vatanı ise Güney Amerika. Ülkemizde daha çok büyük çiçekleriyle dikkatleri çeken magnolia grandiflora ile saray lalesi yahut çıplak manolya olarak bildiğimiz magnolia soulangeana türleri görülür.
İstanbul’da sıklıkla rastladığımız Saray lalesi -çıplak manolya, Paris’te Fransız botanikçi ve asker Étienne Soulange-Bodin (1774–1846) tarafından Magnolia denudata ve Magnolia liliiflora adlı iki türün melezlenmesiyle ortaya çıkmıştır. Kısa zamanda bu tür iri ve gösterişli çiçekleriyle en fazla talep edilen manolya ağacı haline gelmiştir. Saray lalesinin en önemli botanik özelliği, kışın yapraklarını dökmesi ve erken ilkbaharda yapraklanmadan önce; laleye benzer görkemli çiçekler açmasıdır. Ağacın yaprakları ise diğer ağaçların tersine çiçekleri solduktan sonra ortaya çıkar.
- Zonguldak (1897 yılında demir yollarını işletme hakkını alan Fransız Şirketinin çalışanlarının Fransa’dan getirdikleri manolyalar)
- Rize’nin manolya ağaçları
- Çanakkale İskele Meydanı’ndaki 1933’de dikilmiş manolya
- Giritli Baştopçu Ali beyin, Girit adasından getirdiği tohumlardan yetiştirdiği manolya
- İzmir’de Kültürpark’ın içinde 1936 yılında dikilmiş manolya
-Trabzon Lisesi’nin bahçesindeki 100 yaşını aşmış manolya ağacı. İstanbul Ortaköy’deki meşhur “Taut Evi’nin de mimarı olan Alman mimar Bruno Taut’un (1880-1938) bu ağacı kesmemek için lisenin projesinin yerini değiştirdiği söylenir.
İlkbahar, yürüyüş yapmak için en ideal mevsim. Yürüyüş yaparken, rotanızı ağaçlarla belirlerseniz, çok daha keyifli geçecektir zamanınız. İşte sizlere İstanbul’da yürünebilecek bir Manolya yürüyüş rotası:
- Fatih Saraçhane Parkı
- Taksim Gezi Parkı’ndan Harbiye TRT Radyoevi ne kadar olan bölge
- Şişli- Osmanbey’den Nişantaşı’na doğru Rumeli caddesine girince yol boyunca
- Dolmabahçe Sarayı Bahçeleri (Beşiktaş-Dolmabahçe)
- Milli Saraylar Resim Müzesi Bahçesi (Beşiktaş-Dolmabahçe)
- Fındıklı’daki Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’ne ait yol tarafındaki bahçedeki Manolya Ağacı (bir rivayete göre Caddebostan’daki manolyanın değil de, bu ağacın öğrenci iken Zeki Müren’e ilham verdiği söylenir.)
- Ihlamur kasırları, Maiyet Köşkü’nün ön tarafı ve Aslanlı Havuz çevresi (Şişli-Teşvikiye)
- Yıldız Korusu (Beşiktaş-Yıldız)
- Serencebey Parkı (Beşiktaş-Yıldız)
- Vişnezade Mahallesi (Beşiktaş)
- Arnavutköy Korkmaz Yiğit Lisesi Bahçesi (Beşiktaş-Arnavutköy)
- Arnavutköy sokakları
- Bebek Sahil Yolu (Beşiktaş-Bebek)
- Bebek sokakları
- Bebek Parkı
- Bebek İnşirah yokuşu (Beşiktaş-Bebek)
- Boğaziçi Üniversitesi Bahçesi (Beşiktaş-Bebek)
- Baltalimanı Kemik Hastalıkları Hastanesi--Mustafa Reşit Paşa Yalısı (Beşiktaş-Baltalimanı)
- Emirgan Korusu (Sarıyer)
- Boğaziçi
- Kıraç yalısının bahçesi (Üsküdar-Vaniköy)
- Beylerbeyi Sarayı (Üsküdar-Beylerbeyi)
- Caddebostan’daki Manolya ağacı (Zeki Müren’e ilham verdiği söylenen meşhur ağaç Kadıköy-Caddebostan)
- Muğla Köyceğiz
- Yalova Atatürk Orman Çiftliği
- İzmir Fuar Alanı
- Dolmabahçe Sarayı
Büyüklüğüne, ihtişamına karşın manolya çiçekleri pek narin, pek dayanıksızdır. Koklamaya kıyamam sözü de aslında bu hassas yapısına bir işarettir. Çünkü manolya çiçeğine dokunursanız veya koklarken burnunuzu değdirirseniz, temas edilen yer hemen zedelenir ve koyu bir renk alır. İşte o meşhur şarkıdaki koklamaya kıyamamak meselesi de burdan gelir.
Manolya ağacının tohumları kozalaklarında saklıdır. Ekim ayının başından Aralık ayının sonlarına kadar manolya kozalaklarını toplayabilirsiniz. Manolya tohumunun, genellikle 4 ay kadar soğuk katlama denilen işlemden geçmesi gerekir.
Bu işlemin ardından
toprağa ekilebilir.