|

Kartpostal öldü ruhu sanal alemde

Postane kapılarında harçlıklarımızla alıp, bayramlarda sevdiklerimize gönderdiğimiz kartpostallar, artık sanal alemin e-mail pazarına düştüğünden beri kartpostal firmaları da ölüm döşeğinde. Fakat ne korkunun ne acının ne de feryadın ecele faydası yok. En iyisi Azrail'e gülümsemek.

Ayşe Olgun
00:00 - 31/12/2006 Pazar
Güncelleme: 19:33 - 30/12/2006 Cumartesi
Yeni Şafak
Kartpostal öldü ruhu sanal alemde
Kartpostal öldü ruhu sanal alemde

Bayram geldi ama itiraf edin hiçkimsenin aklına sevdiklerinin bayramını kartpostalla kutlamak gelmedi. Acaba kartpostalların en popüler olduğu yetmişli ve seksenli yıllarda bu bayram olduğu gibi, bayram ve yılbaşı birlikte kutlansaydı hangi kartpostallar daha çok satılırdı; kurbanlık koçlar mı, simli kar manzaralı olanları mı? (Bu arada kartlara acaba neden kurbanlık inek değil de kurbanlık koç resmi konulur hep?)

Neredeyse son 10 yıldır bayramlarda sevdiklerimize kartpostal gönderme geleneği terkedildi. Zaten bayram öncesi postanelerin önünde kurulan kart tezgahları da yok artık. Birçok şey gibi kartpostallar da bir anı olarak kaldı. Ruhları ise artık sanal alemde e-mail pazarında dolaşıyor. Peki bir zamanlar bu kartpostalları hazırlayanlar şimdi nerede ne yapıyor? Hala hayattalar mı? Küçük bir araştırmanın sonucunda, Türkiye'nin en büyük kartpostal firmalarından biri olan Keskin Color Kartpostalcılık Sanayi ve Pazarlama A.Ş'nin kapısını çaldık. Gördük ki burada sadece kartpostalların çok satıldığı günlere dair birçok anı ve bir de firmanın adı kalmış. Çünkü onlar da kartpostallar satılmayınca son 10 yıldır kırtasiyecilik sektörüne yönelmiş. Ama yine de bu işin peşini bıraktıklarını söylemek doğru olmaz. Yabancı turistlere ülkemizin tarihi mekanlarının fotoğraflarının yeraldığı kartpostalları satıyorlar.

Aslında gelinen nokta bir anlamda firmanın kartpostalcılık sektörüne ilk başladığı altmışlı yıllardaki çıkış hikayesiyle örtüşüyor. Baba ve amcasının kurduğu şirketin bugün başında olan Reşit Keskin, kartpostalcılık sektörüne başlama hikayelerini amcasının turistler için çektiği İstanbul manzaralı siyah beyaz cami fotoğraflarıyla anlatıyor: "O zamanlar Fransızca öğretmeni olan amcam, turistlere çektiği cami fotoğraflarını satarmış. Bu fotoğraflar ilgi görünce babamla şirket kurmuşlar."


Boğaz Köprüsü karaborsa oldu

Kartpostallar de zamanın rengine ve dokusuna uygun olarak zaman zaman çok keskin çıkışlar yapmış. Öyle ki karaborsaya düştüğü dönemler bile olmuş. Mesela 1973 yılında Boğaz Köprüsü yapılınca, Boğaz Köprüsü'nün yer aldığı kartpostallar karaborsaya düşmüş. "Tezgah altından mal satmaya başladık. Çünkü çok yoğun bir talep vardı, talebe yetişemiyorduk" diyen Keskin, zaman zaman bazı kartpostal resimlerinin diğerlerine göre çok popüler olduğunu söylüyor ve yakın tarihe tanıklık eden kartpostallarla ilgili şu bilgileri veriyor:

" Yetmişli yıllarda sinema oyuncularının resimlerinin yer aldığı kartpostallar çok satılırdı. Türkan Şoray, Hülya Koçyiğit, Cünet Arkın, Tarık Akan, Kadir İnanır, Fatma Girik gibi o dönemin ünlü sinema oyuncuları, hayranlarına fotoğraf değil, bu kartpostalları imzalardı. Yeni ünlü olan sanatçılar ise bize gelir kartpostallarını basmamızı rica ederlerdi."

Sanatçılardan sonra futbolcular, dizi oyuncularının kartpostalları çıkmış. Yine dönem dönem bebek, kurbanlık koç, simli kart, kalpli ve şiirli kartlar çok satılmış.


Kurbanlık koçlar çok sevilirdi

“Kurban bayramlarında en çok kurbanlık koçların yer aldığı resimler giderdi. Yılbaşında ise kar manzaralı simli kartlar” diyen Keskin, ekliyor: “ Yaşa ve cinsiyete göre alınan kartlar değişirdi. Mesela, hafta sonu postane önleri asker akınına uğrar ve askerler sevgililerine romantik asker ve kızların yer aldığı kartpostalları, aile büyüklerine ise askerlik yaptığı şehrin resimlerini seçerdi. Yine çocukların, gençlerin, yaşlıların seçtiği kartpostal resimleri birbirinden farklıydı.”

Sadece kişilerin değil firmaların da mutlaka özel kartpostal bastırdığını dile getiren Keskin, "Firmalar manzaralı ve gravür resimli kartpostalları tercih ederdi. Karta firmaların amblemlerini basardık" diyor.

Bugün yine kartpostal var. Ama artık kart gönderme geleneği yok. Fakat, o günlerin tatlı hatırasını canlandırmak adına bayramlarda kart almaya gelenler olduğunu söyleyen Keskin, bunların genellikle orta yaş grubu olduğunu sözlerine ekliyor.


Kartpostallar şimdi koleksiyonerlerde, sergi ve arşivlerde kaldı

- Parisli bir ressamın buluşu olan kartvizitler Amerikan İç Savaşı'nda büyüyüp kartpostala döndü. Kartpostal gönderme modası bir anda dünyayı sardı.

-Bir zamanların yabancı dizi, film, çizgi film ve yıldızları arasında Ninja Kaplumbağaları, Rambo, Samanta Fox gibi isimlerin kartpostalları çok ilgi görmüş.

- Bugün kartpostalları turistler alıyor. En favorileri ise camiler.

-Artık kartpostal göndermiyoruz. Ancak dünyada öyle değil. Özellikle Batı'da kartlar hala çok moda.Noel, doğum günü, taziye, mezuniyet gibi özel günde insanlar hala birbirine kart atıyor.Biz ise onlara kart satıyoruz.

-Bugün basılan kartlardan biri de Atatürk resimleri. Onları da okullarında Atatürk köşesi yapan öğrenciler alıyor.

-Koleksiyoncular son yıllarda kartpostallara da merak sardı. Özellikle siyah beyaz ve eski olanlar sıkça el değiştiriyor,sergileniyor ve arşivleniyor.

-Bir zamanlar çok moda olan askerli kartpostallar askeriye tarafından yasaklanmış. Çünkü askerlerin kılık ve kıyafet kurallarına uygun değilmiş.


17 yıl önce