|

Kazak sinemasının gözü Türkiye’de

Beş buçuk saatlik uçak yolculuğunun ardından indiğimiz Kazakistan'ın Almatı kenti, doğal güzellikleri ve planlı şehir yapısıyla etkileyici görünürken, yemyeşil cadde ve sokaklarındaki insan sayısının azlığı da dikkatimizi çekti.

Yeni Şafak ve
04:00 - 5/06/2016 Pazar
Güncelleme: 00:34 - 5/06/2016 Pazar
Yeni Şafak

Türk Filmleri Haftası etkinliğinin düzenlendiği kentin en büyük alışveriş merkezi ise tam aksine yoğun ve hareketliydi. Kalabalığın en yoğun olduğu yerler ise alışveriş merkezindeki sinema salonlarının önüydü. Bilet kuyruklarının göze çarptığı salonlarda ciddi bir Hollywood hâkimiyeti var. Aldığımız bilgilere göre Hollywood yapımlarını sırasıyla Kore, Rusya ve Hindistan takip ediyor. Listede dikkat çeken ülkelerden Singapur, ülke salonlarının %4'üne sahip. Peki ya Türk sineması?



İLGİ VAR AMA FİLM YOK


Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu'nun himayesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü'nün katkıları ve TİKA ile TÜRKSOY'un destekleriyle düzenlenen Türk Filmleri Haftası'na gösterilen ilgiden bu sorunun cevabını bulmak mümkün. Zira Türk Filmleri Haftası için salon önlerinde uzun kuyruklar oluştu, zaman zaman izdiham nedeniyle karışıklıklar yaşandı. Yani Kazakların Türk filmlerine ilgisi büyük. Ertuğrul 1890 filmi ile açılışı yapılan etkinlikte Ankara Yazı, Kelebeğin Rüyası, Selvi Boylum Al Yazmalım ve son olarak Uzun Hikâye gösterildi. Etkinlikte en büyük ilgiyi Selvi Boylum Al Yazmalım ile Kelebeğin Rüyası gördü. Kazak yetkililer, seyircinin Türk filmlerine ilgi gösterdiğini ancak seyredecek Türk filmi bulamadıklarının altını çiziyor.







TÜRK CUMHURİYETLERİ İHMAL EDİLİYOR


Geçen yıl Azerbaycan'da gerçekleştirilen Türk Filmleri Haftası'na ilgi yoğun olmuş, bu sayfada paylaştığım izlenim yazısında Türki cumhuriyetlere yönelik ayrı bir hassasiyetin gösterilmesi gerektiğini vurgulamıştım. Kazakistan tecrübesi bu tespiti doğrulamış oldu. Avrupa'da Türk sinemasına yönelik gerçekleştirilen çabaların Türki Cumhuriyetlerden esirgenmesi büyük hata. Kazakistan'daki etkinliğe konuk olarak katılan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu da, yaptığımız sohbette aynı kanaati taşıdığını ifade edip, Türk sinemasının bu coğrafyada daha güçlü bir varlık göstermesi gerektiğini ifade etti.







Film platosunu gezerken ilginç veriler aldık. Sinemamızın 80'lerin sonlarında koyulduğu çizgi film macerasına Kazaklar daha erken bir tarihte, 1966'da başlamış. Kendi çizgi filmlerini üreterek önemli bir adım atan Kazak sineması, şimdilerde iddialı animasyonlar yapmak için çabalıyor. En büyük şikayetleri kurmaca ve belgesel yapımlarından arta kalan mütevazi bütçelerle yetinmek durumunda olmaları.



Sinemacılar ilgi bekliyor


1930'ların ortalarından itibaren varlık göstermeye başlayan Kazak Sineması Şaken Aymanov ve beraberindeki birkaç yönetmenin omuzları üzerinden yükselmiş. Rus sinemasının ciddi biçimde etkilediği Kazakistan Sineması, film üretimi noktasında kayda değer bir gelişim gösteremese de, kendi yerel değerlerinden beslenme noktasında özel bir çaba göstermiş. Almatı'da ziyaret etme şansı bulduğumuz devlete ait film platosu, Kazak sinemasının yolculuğuna dair önemli ipuçları taşıyor.


#Kazak sineması
#Türk Filmleri Haftası
8 yıl önce