Başkent Saraybosna'daki tarihi Başçarşı'da "Kalem-i Misk" isimli küçük bir parfümeri dükkanında kişiye özel kokular üreten Tarik Lusija, kokunun insan hayatındaki önemini ve bu işe nasıl başladığını anlattı. Dünyanın farklı yerlerinden getirdiği mistik kokulu yağlarla mütevazi dükkanını koku diyarına dönüştüren Lusija, parfümeri işine başlamasında Bosna'daki savaşın ardından yaşadığı bir anının etkili olduğunu belirtti.
Çocuk yaştayken cereyan eden Bosna savaşında, parkta oynadığı esnada bir bombanın patladığını ve ardından yaşanan dehşet anlarını, yıllar sonra şahit olduğu bir yangının ardından duyduğu kokuyla yeniden adeta yaşadığını kaydeden Lusija, bu olayın ardından kokunun özel ve büyük bir gücü, kendisinin de kokuya karşı yatkınlığı olduğunu keşfettiğini söyledi.
Lusija, yangında duyduğu kokunun, bomba patladığında ortalığa yayılan kokuyla neredeyse aynı olduğunu ifade ederek "Bu koku beni tetikledi ve o an kafamda bombanın patladığı ana gittim. Yer, görseller, koku, ses, renk gibi her şeyi hissettim ve yaşadım." dedi. Lusija, kokunun insanlara manevi tecrübe kazandırdığını savunarak "Fotoğraf size geçmişte yaşadığınız bir şeyi hatırlatabilir ancak orada koku, ses ya da daha fazlası olmaz. Ama koku ile tamamen tamamlanmış bir duyu çemberi içindesiniz" diye konuştu.
Çok az kişinin kendilerinde var olan vücut kokularını tamamlayan parfümler seçtiğini ya da aradığını kaydeden Lusija, Kalem-i Meşk ismini verdiği dükkanında insanlara, kendi kokusunu bulmaya yardımcı olduklarını söyledi.
İyi bir parfümün kişinin görüntüsünü tamamlayan bir etkisi olduğunu savunan Lusija, "Bir kişi kendisine ait, özgün bir parfüm kullanıyorsa insanlar bu kokuyu duyduğunda parfümü değil o kişiyi hatırlar. Eğer tanınan bir parfüm markası kullanıyorsa herkes bu kokuyu duyduğunda o parfümün ismini ya da reklamında oynayan ünlüyü hatırlar" dedi.