2003'te vefat eden Hilmi Topaloğlu'nun oğlu Volkan Topaloğlu, ilk kez konuştu: Babam, en büyük ihaneti Mahsun Kırmızıgül'den gördü. Üzüntüsünden beyninde tümör çıktı. Mahsun için 'nankör' derdi.
90'lı yılların başında Prestij Müzik'te Mahsun Kırmızıgül ile ortak olan Hilmi Topaloğlu'nun büyük oğlu Volkan Topaloğlu, babasının vefatından Kırmızıgül'ü sorumlu tuttu. Bugüne kadar sessiz kalan, hatta ünlü yapımcının oğlu olduğu yakın çevresi tarafından bile bilinmeyen Volkan Topaloğlu, Sabah gazetesine konuştu. Kırmızıgül'ün Twitter'da, operasyonlar nedeniyle Başbakan Ahmet Davutoğlu'nu eleştirip 'Nasıl bu kadar zalim oldunuz?' diye yazmasına tepki gösteren Volkan Topaloğlu; Kırmızıgül'ün önce babasına, sonra da ülkesine ihanet ettiğini söyledi. Topaloğlu'nun açıklamaları şöyle:
Prestij Müzik'te kendisinin dışında kimsenin parlamasını istemezdi. Özcan Deniz askerden döndükten sonra, içindeki kıskançlık duygusuyla onun albüm yapmasına engel olmaya çalıştı. 'Prestij Müzik'in ağası da, kralı da ben olayım' diye düşünüyordu. "Özcan'ın askerden önceki albümünden zarar ettik, başka albüm yapmayalım" dedi. Halbuki zarar edilen bir albüm değildi. Rahmetli babam, "Ben bu albümü yapacağım. Zarar ederse, benim haneme yazarız" dedi. Sonra 'Yalan mı?' albümü yapıldı ve müthiş patladı! "Zararı bana yazın" diyen babam, sonra o albümün karını ortaklarıyla paylaştı.
Prestij Müzik zora girdiğinde babamı yapayalnız bıraktı. Babam üzüntüsünden hastalandı. Bunu yapan kişi bir yabancı olsa, babamın ağrına gitmezdi. Mahsun'u evladı gibi gördüğü için darmadağın oldu. "Bana bunu bir yabancı yapsa ağrıma gitmez. Oğlum dediğim insan bunu yaptı" derdi. Sonunda da sağlığından oldu.
Babamı hastalığı sırasında arayıp sormayan, öldükten sonra da sadece insanlar görsün diye üzüntülü tavırlar sergileyen Kırmızıgül, babam hayattayken bazı aşiret aileleri ile görüşüp onun öldürülmesini isteyecek kadar alçalmış bir insandır. Bu çok acı... Onu bugünlere getiren Hilmi Topaloğlu'nu ortadan kaldırmak için gittiği aşiret aileleri ona, 'Hilmi Topaloğlu'nun sende büyük emeği var. Bir sıkıntı varsa konuşarak çözmeye çalışalım' demişler. Mahsun ise babamın öldürülmesini istemeye devam etmiş.
Daha konuşulacak çok şey var fakat ben suskunluğumu devam ettireceğim. Babam, hastalığı sırasında Mahsun'un gerçek yüzünü görünce kim bilir kaç defa öldü...