|

Müzik piyasası beste hırsızından geçilmiyor

Burçin Birben, yaklaşık 15 yıldır popüler müzik camiasına besteler yapan bir söz yazarı. Seda Sayan, Hülya Avşar, Ebru Gündeş, İbrahim Tatlıses gibi bir çok sanatçıya beste yapan Birben, eser hırsızlığının müzik piyasasında çok yaygın olduğunu ve bunun önüne geçilmesi gerektiğini söylüyor. Birben'in önerisi Meslek Birliği'nin besteleri inceleme altına alması. Burçin Birben iddialı konuşuyor ve diyor ki; “Piyasada beste kralı ve kraliçeleri olarak anılan kişilerin ipliği pazara çıkacak”

Kübra Sönmezışık
00:00 - 29/05/2011 Pazar
Güncelleme: 23:51 - 27/05/2011 Cuma
Yeni Şafak
Müzik piyasası beste hırsızından geçilmiyor
Müzik piyasası beste hırsızından geçilmiyor

Burçin Birben 1996 yılından beri profesyonel söz yazarlığı ve bestecilik yapıyor. Müzik piyasasında önemli yer edinmiş birçok kişinin şarkı sözlerinde onun imzası var. Seda Sayan, Hülya Avşar, Kibariye, İbrahim Tatlıses, Ebru Gündeş, Bülent Ersoy gibi birçok isme şarkılarını vermiş olmasına rağmen kendisi o kadar çok bilinmiyor. Birben, bunun sebebini şöyle açıklıyor; “Tercih olarak çok hareketli bir yaşantı değil de eserlerimle ön planda olmayı istediğim için çok fazla bilinmedim. Bilmek gibi bir kaygımda olmadı. 15 yıldır böyle bir mücadele veriyorum.”

İLK BESTEMİ SEDA SAYAN OKUDU

Birben'in bu camia ile tanışma hikayesi, size bir yerlerden tanıdık gelebilir. Şöyle; Birben, uzun yıllar Konya'da yaşamış. Müzik yapmak için, bütün düzenini bozup 24 yaşında İstanbul'a yerleşmiş. Geldiğinde hiç kimseyi tanımıyormuş. Sadece Selim Çaldıran ve Tamer Özkan adında iki müzisyen arkadaşı varmış, o kadar. Halası terzi olan Birben'in hayatını aslında o değiştirmiş. Çünkü halası Seda Sayan'ın kıyafetlerini dikiyormuş. İşte harhangi bir dikiş provasında tanışmış Seda Sayanla ve o bir kaç bestesini dinlemiş. “İlk bestemi de Seda Sayan okudu. O sayede kısa bir süre içinde bilindik şarkılara imza attım.” Müzik piyasasıyla böyle tanışan Birben, kendi bestelerini de zaman içinde yorumladı. Şimdilerde mikrafon önünde gördüğümüz Soner Sarıkabadayı ve Sinan Akçıl gibi bir çok besteci ve söz yazarı o da kendi bestelerini yorumlamış. Neden böyle birşeye ihtiyacı duyuduğunu sorduğumda ise cevabı şöyle oluyor; “Belli bir noktadan sonra kontrolünüzden çıkmaya başlıyor. Eserler gündeme geldikçe, müzik severler tarafından sevildikçe, yakın müzisyen çevrenizden “senin de sesin güzel sen neden düşünmüyorsun” gibi telkinler oluyor. Zaten eser sahibi kendi eserlerini yorumlamak ister. Bu doğal birşey.”

BESTE HIRSIZLARI YÜZÜNDEN İNSANLARI ZEHİRLİYOR

Burçin Birben var olduğu müzik piyasasından uzak bir yaşam tarzı benimsediğini söylüyor. Sanata hassas yaklaşılması gerektiğinin altını çiziyor ve diyor ki; “Müziğin ve sanatın birinci kuralının ahlak olduğunu düşünüyorum. Bir kitleye hitap ediyorsunuz. Toplumda görünür olan kişiler, oturup kalkmalarına çok dikkat etmeliler.” Onun bunu söylemesindeki sebep aslında müzik piyasasında eser hırsızlarının olduğunu düşünmesi. Çalıntı bestelerin arttığını söyleyen Birben, "Bu isimler piyasada olduğu sürece sanatın ileriki kuşaklara sağlıklı bir şekilde aktarılamayacağını düşünüyorum" diyor ve şöyle devam ediyor: “Geriye gittiğimizde Osmanlı'da 36 padişahın 32'sinin bestekar olması, eski bestekarlarımızın yüzde yüze yakınının hafız olması bizi ilginç bir noktaya götürüyor aslında. Üç kuşak öncesi ve şuanki kuşağı içine alarak konuştuğumuzda bu nesiller bestekarları saçma sapan insan olarak kopyalamışlardır. Bugün eser hırsızlığı ile adı geçen şahısların müzik, sanat ve toplumumuza büyük zarar veriyor. Birben, tezini Bakü'de katıldığı bir konferanstan bahsederek şöyle güçlendiriyor; “Ülkemizde son on yılda devlet büyüklerimizin katkısıyla müzik sektöründe söz ve bestesini yapan insanlar söz sahibi olmaya başladı"


Beste kralı ve kraliçelerin maskesi düşecek

Birben, müzik sektöründe birçok isimle yanyana çalışmasına rağmen kendini diğerlerin arasında görmüyor. Çünkü o kişiler, sözleri ve halleri birbirini tutmayan insanlar. “O şahıslarla aynı ortamda hissetmediğim için bunları konuşabiliyorum.” diyen Birben, beste hırsızlığının önüne geçilmesi gerektiğini söylüyor. Bunun içinde bir önerisi var; “Bestekarların ve söz yazarlarının içinde yer aldığı Meslek Birliği var ve hırsızlıkla adı geçen şahıslara yıllardır telif ödeniyor. Kimse bunun şikayetini yapmıyor. Meslek Birliklerinin besteleri inceleme altına alması gerekiyor. O zaman piyasada kral ve kraliçe diye bilinen insanların basit birer hırsız olduğunu göreceksiniz.” Bir bestenin çalıntı olup olmadığını nasıl anlaşılıyor? Birben'in bu soruya cevabı oldukça manidar; Bugün kimin hırsız kimin hırsız olmadığını anlamak istiyorsak yapılan bestelerin ömrüne bakmamız lazım. Eğer eser samimiyse sonuna kadar ayakta kalır.” Birben, maddi olarak değil ama manevi olarak mağdur durumda olduğunu söylüyor. Sebebi ise isminin diğerleriyle aynı kefeye konulması...



13 yıl önce