|

Öldükten sonra tahta çıkan sultan

Mustafa Armağan’ın 12 yıl önce ilk adımını attığı Abdülhamid’in Kurtlarla Dansı serisinin yeni çıkan 3. cildi Ketebe Yayınevi taarfından yayınlandı.Kitap en az diğerleri kadar akıcı, sürükleyici, zengin ve renkli malzemeleriyle, bakir bilgiler ve Sultanın iç dünyasının derinliklerine inen hissedişleriyle dikkat çekiyor.

Yeni Şafak
04:00 - 10/03/2018 Cumartesi
Güncelleme: 03:51 - 10/03/2018 Cumartesi
Yeni Şafak
Sultan Abdülhamid
Sultan Abdülhamid
SALİH MERCAN

10 Şubat 1918 günü Beylerbeyi Sarayı’nın bir odasındaki mütevazı yatakta 9,5 yıldır esaret altında tutulan bir Osmanlı Padişahı vefat ediyordu. Normalde unutulması, hele arkasından ders kitaplarına kadar giren yalan ve iftiralar yüzünden kendisinden nefret edilmesi gerekirken tam tersi olmuş ve o gün tabutunu gören bir şair defterine şu beyti yazmıştı: Sen değil nâşın hükümdar olsa elyâkdır bize Dönsün etsin taht-ı Osmâniye tâbutun cülûs.

Diyordu ki şair: Sen değil, naşın hükümdar olsa devleti şimdikilerden daha iyi idare ederdi, öyleyse tabutun dönüp tahta cülus etsin. İşte bu tuhaf duygu, 1918 yılına hapsolup kalmadı, 2018 yılına katmerlenerek intikal etti. Nitekim vefatının 100. yıldönümünde kendi yaptırdığı Yıldız Sarayı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın iştirak ettiği görkemli bir törene ev sahipliği yaptı ve bizzat Cumhurbaşkanı’nın ağzından “Ulu Hakan Cennetmekân Sultan II. Abdülhamid Han”ı rahmet ve minnetle andığı cümleler Küçük Mabeyn Salonu’nun görsel bir şölen niteliğindeki duvarlarında yankılandı.

400 BİN OKURA ULAŞTI

Sadece orada mı? Mustafa Armağan’ın 12 yıl önce ilk adımını attığı Abdülhamid’in Kurtlarla Dansı serisinin yeni çıkan 3. cildinin sayfaları arasında da bu bir asırlık hasretin ve Sultana duyulan minnetin yankıları kulaklarımıza çarpmakta.

İlk cildi 2006 yılında yayımlanan Abdülhamid’in Kurtlarla Dansı 2009 yılında gelen devamı ile birlikte bugüne kadar toplam 400 bin okura ulaşmış durumda. Bu bir roman değil sonuçta, bir araştırma kitabı ama Abdülhamid hakkında bugüne kadar en çok satılan kitap unvanını açık ara elinde tutmasındaki sır nerede yatıyor?


Sırrı okurlarına sorduğumuzda aldığımız cevap şu oluyor: Bu kitaptan diğerlerinde rastlayamadığımız bir samimiyet tütüyor. Yazar adeta Sultanla özdeşleşiyor ve bizi de özdeşleştiriyor. Sayfalar akarken Sultan gibi düşünmeye ve hissetmeye başlıyoruz farkına varmadan…

Mart ayında vitrinlere çıkan ve uzun zamandır beklenen Abdülhamid’in Kurtlarla Dansı 3 de en az diğerleri kadar akıcı, sürükleyici, zengin ve renkli malzemeleriyle, bakir bilgiler ve Sultanın iç dünyasının derinliklerine inen hissedişleriyle göz alıyor.

Derin Tarih dergisiyle tarih alanına damgasını vuran Mustafa Armağan’ın bu yeni kitabında öne çıkan temalardan biri, 15 Temmuz’daki alçakça darbe girişimi sonrasında Sultan Abdülhamid’in halkın hafızasında kazandığı yeni anlam. Bu yeni anlam, tahttan indirildiği 1909 yılının bir rövanşı adeta. O tarihte bir askeri-sivil darbeyle tahttan zorla indirilen Sultanın günümüzdeki karşılığı yine bir askeri-sivil darbeye muhatap olan Cumhurbaşkanı Erdoğan oluyor.

100 YILLIK OYUN

100 yıl arayla yaşayan her iki devlet adamının dost ve düşmanlarının saflarını netleştirdiği yeni bir döneme girildiğini vurgulayan Armağan, 15 Temmuz gecesi Kısıklı meydanında bir gencin ağzından duyduğu “Abdülhamid’i deviriyorlar! Yetişin!” çığlığını tarih ile bugünün insanların bilinçlerinde özdeşleştiği an olarak yorumluyor ve “tarihin buluşturduğu iki lider”in benzerliklerini eğitimden sağlık yatırımlarına kadar örnekler vererek öne çıkarıyor.

Abdülhamid ile Erdoğan özdeşleşirken 27 Nisan 2007 muhtırasına da dikkat çeken Armağan, muhtıranın o gün verilmesinin tesadüf eseri olmadığını, özellikle Abdülhamid’in tahttan indirildiği güne rastlatılmasını da Abdülhamid/Erdoğan özdeşliğinin hasımlarının zihinlerinde de kurulduğuna dikkat çekiyor.

Abdülhamid’in Kurtlarla Dansı 3 toplam 6 bölüm üzerine kurulmuş. 1) Abdülhamid’in Ruhu, 2) Bitmeyen Kin, 3) Abdülhamid’in Emperyalistlerle Dansı, 4) Tarihin Azad Ettiği Sultan, 5) Son Halife, Son Sultan, 6) Yarım Kalan Diriliş.

Başlıklardan da anlaşılacağı gibi, ruhu olan bir kitap bu. Meslekten tarihçilerin kuru malumat yüklü kitaplarına inat, okuru yakalayıp sarsmayı ve önyargılarını yıktıktan sonra bilgilendirmeyi yöntem olarak benimsemiş.

ZEVCESİ 24 SAAT TAHTA OTURMUŞ

Neler yok ki elimizdeki 3. ciltte? Merhum Necmettin Erbakan’ın Milli Nizam Partisi’nin kuruluşunu Abdülhamid’in vefat tarihine denk getirme çabasından tutun da Sultanın Galatasaray’ı dindarlaştırma projesine, Hahambaşını nasıl ayağına kapandırttığından Ermeni terörünü nasıl durdurduğuna, Kıbrıs’ı İngiltere’ye verip vermediğinden gemileri Haliç’te çürüttüğü iddiasının çürütülmesine ve Hicaz Demiryolu’nun bir Peygamberler Yolu olarak tasarlanmasından vefatından önceki son sözünün ne olduğuna kadar her biri mücevher kıymetinde nice bilgi kitabın sayfalarında okuruna sürpriz yapabiliyor.

En ilginç ayrıntılardan biriyle bu renkli ve ruhlu kitabı tavsiye edelim okurlarımıza.

Sevgili zevcesi Müşfika Kadınefendi meğer Sultan Abdülhamid yerine 24 saat Padişahlık yapmış! Nasıl mı? Merakınızı Abdülhamid’in Kurtlarla Dansı 3’e saklayın derim. Zira sayfaları çevirirken toplayacağınız başka incilerden mahrum kalmanızı istemem.

Sultan II. Abdülhamid’in gündeme gelmesinde ve gündemde kalmasına yıllardır yorulmak bilmeden hizmet eden Mustafa Armağan’dan Sultanın 100. vefat yıldönümüne layık bir eser. Kalemine bereket diyoruz.

#​Mustafa Armağan
#Ketebe Yayınevi
#Abdülhamid’in Kurtlarla Dansı
6 yıl önce