Organik tarım hakkında oldukça büyük soru işaretleri var. Kimilerine göre bu sadece ekonomik kaygılarla oluşturulmuş bir ‘moda’dan ibaret. Kimileri ise bu konunun hassasiyetine vurgu yapmaya çalışıyor. Yönetmen Ceren Öney Kalan, doğal olana ulaşmaya çalışanların peşine düşerek ‘Doğalın İzinde’ isimli bir belgesele imza attı. Kalan çevresindeki çoğu insanın bile organik tarıma olan mesafeli yaklaşımı nedeniyle bu belgeseli çekmeye karar vermiş. 27 Eylül’de gösterilecek belgeselde, Ankara’da organik tarım yapmaya çalışan bir çifçi ailesinin hayatına, onların çalışmasına odaklanıyor. Belgeseli ve doğal olanın izinde olup olmadığımızı Kalan ile konuştuk...
AAnnemi organik tarıma inandırmak için yaptım aslında bu belgeseli. Espiri tabii, ama çok etkisi oldu. Tarımda kimyasal kullanımının zararlarını öğrendiğimden beri bir arayış içerisindeydim. Anne olduktan sonra bu arayış daha da arttı. Sağlıklı gıdaya nasıl ulaşılır, hangisi sağlıklıdır, doğaldır diye. Derken organik tarım, organik pazarlar, kooperatifler, topluluk destekli tarım ağlarıyla tanıştım ve buralardan alışveriş yapmaya özen gösterdim. Organik pazara gidiyorum, ordan alışveriş yapıyorum ama ailem bile inanmıyor organik tarıma, “onlar para tuzağı” diye eleştiriyorlar. Sonra dedim ki, neden bir belgesel çekmiyorum? Önce kendi çevremi ikna ederim, onları inandırabilirsem, herkesi inandırabilirim. Zaten yönetmenim, kurgucuyum, bildiğim yoldan anlatayım derdimi. Çok fazla bilgi kirliliği olan da bir konu, hep beraber öğreniriz diye düşündüm. Süreç böyle başladı ve devam ediyor. Çevremi inandırmaya başladım ama bir alışveriş alışkanlığına dönüşmesi zaman alacak. Annem de organik tarıma güveniyor artık anlayacağınız.
AMACIM ÖNYARGIYI KIRMAK
Öncelikle ‘organik tarım’a olan önyargıyı kırmaya çalışıyorum. Bu nedenle çok kıymetli bir ekiple yollara düştük. Organik ürünler konvansiyonel tarım ürünlerine göre pahalı, çünkü bir sertifika süreci var ve daha zahmetli bir iş, üstelik talep az, destek az. Talep arttıkça dengelerin değişeceğini düşünüyorum. Organik ürüne önyargının sadece parayla ilgili olduğunu da düşünmüyorum, bir alışkanlık da var ortada. Marketten hızlıca alışveriş yapmak, yerelde temiz üretim yapan bir üretici bulup ondan sipariş vermekten ya da organik pazara gitmekten daha kolay geliyor. Bunun değişmesi lazım. Kimyasalsız, temiz ürünlere ilginin artmasına bir katkımız olsun istiyorum.Tarım her yönüyle tartışmalı bir konu, tartışalım, araştıralım ve doğru bilgiye ulaşalım. Bu nedenle Ankara’daki herkesi 27 Eylül cuma günü, saat 19.00’da, Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezinde ücretsiz gösterimin ardından söyleşiye bekliyoruz. Öncesindeki organik pazar üreticilerinin ikramlarını da tadınca farkı anlayacaklar.
HER TÜRLÜ ÇOK DAHA SAĞLIKLI
Organik tarım her aşamada çok sıkı denetlenen ve takip edilen bir üretim şekli. Bir kontrolden kaçsanız, diğerinde muhakkak ortaya çıkar kimyasal kullanımı. Üstelik çok ciddi cezası var. Bu sebeplerden hiçbir üreticinin göze alabileceğini düşünmüyorum. Dahası, hata payı bile olsa konvansiyonel üretime göre çok daha sağlıklı olduğunu düşünüyorum.
Bir sürü alt başlığı ve ilişkili konu var, hepsine değinmek istiyorum. Yaş meyve sebzeye üretiminden başladım ama devamında yerel üretimlerden kooperatiflere, biyolojik mücadeleden atalık tohumun önemine, hayvancılıktan işin denetim kısmına, diğer tarımsal üretim yöntemlerine, organik pamuklu ürünlerden ekolojik deterjanlara kadar bir sürü konuyu ele almak istiyorum.
Evet, bu gösterim sonrası filmi Youtube’a koyacağım. Bizi Youtube’da ‘Doğalın İzinde’ kanalından takip edebilirler. Ayrıca Facebook ve Instagram’da da @dogalinizinde hesabını takipte olabilirler.
Biyolojik mücadele önemli
- Bu süreçte sizi şaşırtan bilgilere de ulaştınız mı?
- En çok şaşırtan, tarımdaki zararlı böceklerle mücadelede biyolojik mücadele diye bir yöntemin olduğu bilgisiydi. Çok değerli danışmanımız Prof. Dr. Cem Özkan, Ankara Üniversitesi Bitki Koruma bölümünde bir hoca. Onun uzmanlık alanı Biyolojik Mücadele ve bu konuda çok güzel işler yapıyor. O bahsettiğinde çok etkilenmiştim, çünkü çoğu kişi bilmiyor ve bahsi geçmiyordu bu konunun. Kimyasal ya da organik ilaçlara karşı sürdürülebilir bir mücadele yöntemi ve her türlü tarımsal üretimde kullanılabilir. Organik ilaç, en son çare olmalıymış. Çünkü yine ilaca bağımlı kalıyorsunuz. Ama yararlı böceklerle bir ekosistem oluşturduğunuzda müdahalesiz ya da çok daha az müdahale gerektiren bir düzen oluşuyor. Biyolojik Mücadele bence çözümün önemli alanlarından biri.
