|

Silik fotoğraflar arasında küllenen hatıralar

Trabzon’un bir köyünden henüz 10 yaşında küçük bir hafız olarak ilim tahsili yolculuğuna çıkan eski müftülerden İsmail Cömert yaşadıklarını Hayat Defteri adlı kitapta topladı. Cömert’in hatıraları bizi Cumhuriyet sonrasının din hocalarıyla ve ortamıyla tanıştırıyor.

Kamil Büyüker
04:00 - 15/05/2020 Cuma
Güncelleme: 23:29 - 14/05/2020 Perşembe
Yeni Şafak
Kitabın ilk bölümünü oluşturan Yokluk İçinde Yokluk başlığıyla yer alan satırlar bütün serencamı özetliyor.
Kitabın ilk bölümünü oluşturan Yokluk İçinde Yokluk başlığıyla yer alan satırlar bütün serencamı özetliyor.

Her hayat yazılmaya değer hatıralarla süslüdür. Kimi zaman acının, sıkıntıların kıyısında sürerken kimi zamanda bütün sıkıntılardan halas olup rahata huzura ermek de vardır işin içinde. İşte yazılmayı değer bir hayat, Hayat Defteri (Kitabevi yay. 2020, 405 s.) ismiyle yayımlandı. Hayat Defteri, İsmail Cömert isimli emekli bir Müftü Efendinin hayatı ve hatıralarından oluşuyor.

1940 yılında Trabzon Şalpazarı Düzköy’de, Hayat Defteri’ni yazmaya başlayan İsmail Cömert doğduğu yılların ve yaşadığı bölgede yaşanan mahrumiyetlerin getirdiği sıkıntılarla hayata başlamış bir isim. Çocukluk, tahsil yılları ve ilim tahsili için aşılması gereken engeller pek çok hatıratta gördüğümüz kimi zaman hüzünlü, kimi zaman gülümseten sahneleri içinde barındırıyor.

YOKSULLUK VE İLİM YOLCULUĞU


Kitabın ilk bölümünü oluşturan Yokluk İçinde Yokluk başlığıyla yer alan satırlar bütün serencamı özetliyor. Kimi askere, kimi gurbete, kimi ilim tahsiline giden insanlar köyün meydanında ciddi bir kalabalık oluşturmuşlar. 1950’li Kasım’ında ilim tahsili için yola çıkan bir isim vardır o da kitabın yazarı İsmail Cömert’tir. Yolculuk öylesine zahmetlidir ki 10 yaşında bir çocuğun kaldıramayacağı kadar zorluklarla doludur. Düzköy’de çıkılan yolla karayolu ile Durali Uşağı, Sivri Kıranı, İzmiş ve Beşikdüzü’nden geçilerek Vakfıkebir’e ulaşılır. Vakfıkebir’de gece misafir olup, motorla bir yük gemisine intikal edilir. Bir hafta süren gemi yolculuğunun ardından İstanbul’a ulaşılır. Karaköy rıhtımına yanaşan gemiden sonra arabalı vapur ile Haydarpaşa’ya oradan da trenle Arifiye ilçesine ve aktarmalarla Adapazarı’na kadar sürer bu ilim yolculuğu. Bütün bunlar ne için hafızlık yapmış bir talebenin, talim okumak üzere Düzce’de yaşayan Hafız Hasan Hoca’ya ulaşması için…

GİZLİ HAFIZLIK ÇALIŞMASI

Geçici olarak konakladıkları Gümüşova Saçmalıpınar Köyünde küçük Hafız İsmail Cömert yaşadığı bir hadiseyi aktarır. Köyde herkese “hafızdır, talim yapmak için Hafız Hasan Hocaya gidecek” diye tanıştırılması onu mahcup eder. Zira hafızlığı zayıftır. Hafızlığı ne yapıp edip pekiştirmesi gerekmektedir. Bunun için oturduğu evin kapısında içinde mısır dövülen ve adına çit denilen içine ancak bir adamın sığabildiği bir yer vardır. Bu çitin içine her gün giren küçük hafız, 30 gün boyunca ve her gün 6 saat bir cüzü tekrar etmek suretiyle hafızlığını pekiştirir. İsmail Cömert’in hayatında önemli bir aşama Hafız Hasan Hocanın rahle-i tedrisinden geçmesidir. Fakirlik, yoksulluk ve muhtaçlık o dönemde tartışmasız pek çok Anadolu insanının yazgısında vardır. Ama buna rağmen onlara kol kanat gerek hocalar, müesseseler hep olmuştur. Hafız Hasan Efendi de kendisine getirilen bu küçük talebe için “Bu çocuklar garip oluyorlar. Aileleri fakir oluyor. Durumlarını görüp üzülüyorum. Ailelerine yakın bir kursa gidip orada okusun” demiştir ama sonrasında dayanamamış ve talebeliğe kabul etmiştir.

BİZE BÖYLE TALEBE LAZIM

İsmail Cömert’in hayatında yakın tarihte iz bırakmış pek çok sima yer almıştır. 15 Mayıs 1952 yılında hafızlık cemiyeti merasiminde Kesikbacaklı İsmail Efendi, Fatih Camii İmamı Hafız Ömer Efendi, Nuruosmaniye Camii İmam-Hatibi Hafız Hasan Akkuş vd. hocalar iştirak etmiştir. İstanbul İmam Hatip Okuluna 1956 yılında geldiklerinde de yine türlü sıkıntılarla boğuşur İsmail Cömert. Ama nihayetinde aralarında Ali Rıza Sağman, Halil Ziya Erce, Fikri Aksoy gibi isimlerin olduğu mülakat komisyonunda hem hafızlığı, hem dini bilgileri konusunda geçer not almış ve Ali Rıza Sağman’ın “Bize böyle talebe lazım!” şeklinde takdirini kazanmıştır.

İstanbul’da Davutpaşa Camiinde başlayan vazifesi, Haseki Sultan Camii ve Şeyh Devati Camiinde devam etmiş. Arkasında bir vakit okullarda Din Dersi öğretmenliği yapan İsmail Cömert, Lüleburgaz Müftülüğü ile başladığı hayat defterinin yeni sayfalarını Bartın Müftülüğü’nden 2000 yılında emekli olarak tamamlamıştır.

Görev yaptığı yerlerde hep göz dolduran hizmetler yapan ve ilim tahsil etmekten hiç yorulmayan İsmail Cömert, Balıkesir Müftüsü olduğu vakitlerde Hafız Aşık Kutlu hocadan aşere dersi okumaya başlar. Tarih 4 Ocak 1974’tür. Kitapta bu bahis şöyle anlatılıyor:

ASR SURESİNDEN AŞAĞISINI OKUDUN MU

“4 Ocak 1974 tarihinde aşere okumaya başladım. 10 Eylül Salı günü kurstan ayrılmayı kararlaştırdım. Aşereden dersimiz Asr suresine kadar gelmişti. Asr suresinden aşağısını Balıkesir’de okuyacağımı hocaya söz vermiştim, kurstan ayrıldım.

Takriben bir sene sonra diğer arkadaşlar takribi bitirdikten sonra Ankara Maltepe Camiinde Aşere-Takrib bitirme hatim cemiyeti yapmayı kararlaştırmışlar. Cemiyete katılmak üzere beni de davet ettiler. Ankara’ya geldim hatim cemiyetinde ihlas suresini okuyacaktım. Bu surenin tatbikatını yapıyorduk. Aşıkkutlu Hoca bana asr suresinden aşağısını okudun mu? Diye sordu. Okumadım hocam dedim. Okuyacaktın onu, dedi. Hocam emret okuyayım dedim. Nasıl emredeceğim, dedi. Diyanet İşleri Başkanlığı’na bir dilekçe verirsin bu dilekçede “Balıkesir Müftüsü İsmail Cömert’in 10 gün başkanlıkta görevlendirilerek asr suresinden aşağısını okumasını beyan edersin. Başkanlıktan bir onay çıkar, ben de okurum.” dedim. (s.164)

Hakikaten denilen yapılır ve Başkanlık onayı ile asr suresinden aşağısını okumak üzere o dönem Balıkesir Müftüsü olan İsmail Cömert 10 günlüğüne Ankara’ya görevlendirilir.

Hayat Defteri’nin devam eden sayfaları okuyan ve ibret alan için çok önemli hatıralarla dolu. Kitabın yazımına vesile olan Müftü İsmail Cömert’in oğlu Gazeteci-Yazar Yusuf Ziya Cömert’e teşekkür edip, Müftümüze Hayat Defteri’nde sağlıkla nice sayfalar yazmasını temenni edelim.

#Hayat Defteri
#Trabzon
#Müftü İsmail Cömert
4 yıl önce