|

Üç Krallık Savaşları’yla fikirsel aydınlanma

Düşünce tarihinin önemli isimlerinden İngiliz filozof Thomas Hobbes’un “Behemoth ya da İngiltere İç Savaşının İçyüzü” kitabı VBKY tarafından Türkçe’de ilk kez yayımlandı. Hobbes bu eserinde, tarihte “İngiliz Devrimi” olarak da bilinen, İngiltere, İskoçya ve İrlanda savaşlarının gelişmelerini değerlendiriyor, bireysel düşüncenin doğuşunu aydınlatıyor.

04:00 - 15/11/2020 Pazar
Güncelleme: 23:20 - 14/11/2020 Cumartesi
Yeni Şafak
Thomas Hobbes
Thomas Hobbes
ÖMER ÇEŞİT

İngiltere iç savaşını Thomas Hobbes’un nasıl yorumladığı ile ilgili olan “Behemoth”, farklı güçler ile taleplerin çatışmasını ve eş zamanlı yaşanan demokrasi hareketini konu edinen önemli bir eser. Hobbes’un kitaptaki tüm düşünceleri ise öznel; barışçı, eşitlikçi ve çok sesliliğin odağında… Hobbes, kralın ve devletin halkı korumasının elzem bir ihtiyaç olduğunu söylüyor, ona göre tam bu aşamada, kişilerin yaşamının korunmasının karşılığında yapılacak yeni ittifakın demokratik bir anlam içermesi gerekiyor. Çünkü ilk defa 1600’lü yılların ortasında insanların siyasi erkle aralarında hiçbir aracı kurumun olmamasıyla ilgili filizlenen düşünceler ortaya seriliyor.

HER ALANDA YAŞANAN ÇATIŞMA


Fiziksel ve fikirsel çatışmanın doruğa çıktığı yıllarda her şey iç içe geçiyor, keşmekeş anlar, büyük kayıplar yaşanıyor, taraflar düşüncelerini sert bir dille aktarmaktan asla çekinmiyor. Kralın hakları elinden alınırken halklar toplu halde şiddete başvurarak hareket etmeye karar veriyor, bu da iç savaşları ve akabinde düşünce hareketlerini doğuruyor. Savaşlardan önce kral meşruiyetini yaratıcıdan alıyordu. Hobbes’un toplum sözleşmesi ve sonrasında John Locke ve Rousseau ile gelişen süreçte demokrasinin ancak siyasi erk ile millet arasında aracısız bir şekilde olabileceği ifade ediliyor. Avrupa siyasi fikirler tarihinin en etkili toplumsal sözleşme kuramcılarından biri olarak felsefe tarihine damgasını vuran İngiliz filozof Thomas Hobbes, yaşamı boyunca birçok Avrupalı çağdaşıyla dostluk kurdu. Uzun yıllar boyunca siyasetle ilgilenen Hobbes, siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler alanına damgasını vurdu. Hobbesçu düşünce, Locke, Rousseau, Hegel gibi pek çok önemli ismi derinden etkiledi ve hem liberalizme hem de muhafazakâr düşünceye ilham verdi. Önce “Leviathan” isimli başyapıtını (1651) ardından onu tamamlayan “Behemoth ya da İngiltere İç Savaşının İçyüzü” isimli eserini kaleme alan Hobbes’un fikirleri zaman içinde tüm Avrupa’ya yayıldı.

SAVAŞIN DORUĞA ÇIKTIĞI YILLAR

“Behemoth”ta barışın gelmesini ve bunun için de ülkedeki çok sesliliğinin muhafaza edilmesi gerektiğini destekleyerek fikirlerini sıralayan Hobbes, 1600’lü yıllarda yaşanan ve yaklaşık 20 yıl süren oldukça sert bir iç savaş dönemine tanıklık etti. Öncesinde gerçekleşen ve neredeyse tüm Avrupa’yı etkileyen Otuz Yıl Savaşlarını da dikkate alan tarihçiler o yılları Genel Kriz Dönemi olarak tanımıyorlar. Ayrıca bu karışıklık dönemini aydınlanmanın ve modernleşmenin doğum sancıları şeklinde yorumlayanlar da bulunuyor. Katoliklerle, Protestanların savaşı aynı zamanda mecliste daha çok yetkiye sahip olmak isteyen kişilerin hiyerarşiyle çatışmalarını da içeriyor; taraflar örgütlenerek krala başkaldırıyor, haklarını talep edince savaşlar başlıyor, sayısı yüzbinleri aşan ağır kayıplar yaşanıyor. Kralın güçlenen lordlar ve burjuvazi karşındaki gücünü yitirmesi tıpkı 150 yıl sonra yaşanacak Fransız İhtilali’ndeki gibi eşitlikçi düşüncenin gelişmesine neden oluyor. Descartes’ın, Spinoza’nın, Pascal’ın, Leibniz’in ve Bacon’un görüşleri yine bu dönemde aydınlanma düşüncesinin temelini atıyor.

BÖLGESEL GÜÇ HAREKETLERİ

Hobbes, İngiltere iç savaşının güç istencinden doğan bir ikiyüzlülük ve aptallıklar silsilesi olduğunu düşünüyor, bununla ilgili olarak “Mekânda olduğu gibi, zamanda da yükseklik ve alçaklık dereceleri olsaydı, kesinlikle inanıyorum ki, zamanın en yüksek noktası olarak 1640 ile 1660 yılları arası gösterilirdi. Zira biri bu yükseklikten, Şeytan Dağı’ndan bakar gibi, aşağıya bakıp insanların, özellikle de İngiltere’dekilerin yaptıklarını gözlemiş olsaydı, dünyanın tahammül edebileceği her türden haksızlığı ve her türden aptallığı görme şansını yakalayabilir, bunların biri çifte günah ve diğeri de çifte aptallık olan ikiyüzlülüklerinin ve kendini beğenmişliklerinin eseri olduğuna tanıklık edebilirdi” sözlerini kaydediyor. Dolayısıyla savaşın yarattığı kaos onun için felaketler silsilesi anlamına geliyor. İngiliz iç savaşı inançta gerçekleşen reform hareketleri ve kralın yetkilerini kısıtlanması ile birebir ilişkiliydi. Krallıkların da birbiriyle yetkilerini paylaşmaları yine bu dönemde yaşandı. Merkezi otorite yerini, güçler dengesini gözetmek zorunda olan yumuşak bir güce ve anlayışa bıraktı. Bölgesel güçlerin birbirlerine daha çok muhtaç duruma gelmesi ise ticari ve siyasi ilişkilerin çapını genişletti. Bu durum coğrafi keşiflerin de ana nedenlerinden biri olarak öne çıktı. Kitapta, Hobbes’un gözünden kralın vergi yetkisinin meclis tarafından kısıtlanması, bu kısıtlamadan dolayı kralın yeni kaynak aramak zorunda kalması, parlamentonun kral tarafından feshedilmesi, Cromwell’in bir komutan olarak en az kral kadar güç kazanması, İskoç isyanıyla başlayan ve hızlı bir şekilde bölgenin diğer alanlarına da yayılan İngiltere iç savaşı gelişmeleri anlatılıyor. Akabinde, çok sesliliğin ve bireysel düşüncenin altı çiziliyor. Önemli olanın demokratik haklar olduğu belirtiliyor.

#Thomas Hobbes
#Behemoth
#İngiltere
3 yıl önce