Yönetmen ve senarist Erkan Yazıcı, Karadeniz’de 1925’te geçen bir mübadele hikayesini işleyen “Uzak Ülke” filmine ilişkin, “İki öteki insanın hikayesini anlattığımız için doğrudan hikayeyle insanların ilişki kurmasını istedim. (İzleyicinin) Manzaranın ayartıcılığa kapılıp hikayeden kopmalarından çekindim. Mekan hikayeye hizmet etmeli, onu taşımalı” diyor. İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından Kültür ve Turizm Bakanlığı desteğiyle düzenlenen “39. İstanbul Film Festivali”nde sinemaseverlerin beğenisine sunulan film, festivalin “Ulusal Yarışma” kategorisinde yarışıyor. Yazıcı, 2006’dan itibaren sinema sektörünün içinde olduğunu belirterek, kısa film ve belgesellerle işe başladığını söylüyor. Edebiyata ilgisinden dolayı senaryo yazmaya başladığını, eğitimini aldıktan sonra ise sinemaya geçtiğini aktaran yönetmen, bir kısa filminin 2012’de destek almasının ardından mübadeleyi anlatan “Uzak Ülke” filminin fikrinin ortaya çıktığını dile getiriyor.
ÖNCE BELGESEL DÜŞÜNDÜM
Erkan Yazıcı, senaryosunu ve yönetmenliğini üstlendiği filmi öncelikle “belgesel” çekmeyi düşündüğünü dile getirerek, “İnsanlar bir süre orada (Karadeniz’de) kampta yaşamış. Ben onun bir belgeselini yapmak istiyordum fakat fikir olgunlaşmaya başladıkça bunun iyi bir sinema filmi olabileceğini düşündüm ve sinopsisi oluşturmaya başladım” diyor. Üzerinde 3 ay çalıştığı senaryoyu 2017’de Kültür ve Turizm Bakanlığı’na gönderdiğini, 2018’de ise Trabzon’da çekimlere başladıklarını dile getiren Yazıcı, şunları anlatıyor: “Kamp dışı çekimlerimizin yanı sıra Of’ta sahilde küçük bir koy vardı, orada bir plato kurduk. Toplam 5 haftada bitirdik filmi. Post prodüksiyonu uzun sürdü çünkü çok titiz çalışmak istedim. Ortaya uzun bir film çıkmıştı. 93 dakikada izliyoruz filmi ama aslında biraz daha uzundu. Hikayeden fedakarlık etmeden olabildiğince makul sınırlara çekmeye çalıştım.”
Daha geniş kitlelere ulaşmak istiyoruz
- Filmde “Binbaşı Osman” karakterini canlandıran başrol uyuncusu Haydar Şişman, Trabzon’un Of’ ilçesinde yapılan çekimlerin 5 hafta sürdüğünü anlattı. Şişman, mübadele hikayesini işleyen yapımda, iki farklı dünyada yaşayan iki farklı karakterin buluşmasının işlendiğini söyleyerek, şöyle devam ediyor: “Birinin yeni rejimle yaşadığı bazı sorunlar var. Diğerinin de esasında öyle. Ama Paris’in sorunu tek taraflı değil. Çünkü Yunanistan ile karşılıklı yapılan bir mübadele bu. Batı Trakya’daki Türklerin Anadolu’ya gönderilmesiyle Doğu Karadenizdeki Rumların da gönderilmesi söz konusuydu fakat bunların bir kısmı kaldı. Tamamı gitmedi. Bir kısmı İstanbul’a geldi.” Filmin festival dışında da sinema gösterimlerinde izleyiciyle buluşarak geniş kitlelere ulaşmasının önemine değinen Şişman, “Bu ülkenin tarihinin küçük bir kısmını, çok bilinmeyen geride kalmış bir sayfasını anlattık. İzleyicide nasıl bir karşılığı olacağını göreceğiz” diyor. “Uzak Ülke” 31. Ankara Uluslararası Film Festivali Ulusal Uzun Film Yarışması’nda ve çeşitli festivallerde de izleyiciyle buluşmaya devam edecek.
